Güzel , önemli bir geceye daha kavuşmuş oluyoruz.Hepimize hayırlı olur
inşallah.
Mirac'ın nedenini ,nasılını çoğunuz biliyorsunuz. Biz işi ehline bırakarak kıyısından köşesinden birşeyler yazmaya çalışalım.
Böyle mübarek gecelerde genelde ne yapılır?
Elbette bolca namaz kılınır, dua edilir. Camiiler dolar. Tv yayınları izlenir. Kuran okunur. Fatihalar , yasinler yollanır geçmişlere...Huzur bulur insan.
İnsanın tüm organları kıymetli. Hiçbir şeyi Allah (cc ) boşyere yaratmamış. Mutlaka ama mutlaka bir hikmeti var, değeri var.
Ama bir organ varki ,tüm organların beyi. Adı BEYİN.
Allah (cc ) bu kıymetli hazineyi güzelce kafatasının içine öyle bir
yerleştirmişki kolay kolay dışarıdan etkilenmiyor. Beynimiz 1. derecede koruma altında..! Yüce Allah'ın canlılara bakşettiği en büyük nimetlerden biri bu bence.
İçine de birazcık akıl koymuş mevlam. Güle güle ,iyi günlerde kullan diye...!
Lafı uzatmayalım...
Mirac' la başlamıştık, beyinle ne alakamız var demeyin. Çok alakası var. Hemde çok...
Böyle gecelerde olsun. Böyle günlerde olsun veya dini duyguların çok yoğun olduğu
zamanlarda olsun; maalesef beynimiz devre dışı oluyor birden..!Anlamıyoruz okuduğumuzu..! Sevabı var mutlaka..Elbette okuyacağız.. Ama birazda anlamak için Turkçe açıklamara göz atalım.
Kuran-i Kerim okununca, huşu ile dinliyoruz. Okuyan güzel okuyorsa, ortam
güzelse duygu yoğunlaşıyor.Bu durumdan büyük zevk alıyoruz. Bazen gözlerimiz yaşarıyor.
Allah(cc) insanlara göndermis bu kitabı. Okuyun, anlayın, rehber edinin ,
ilham alın, amel edin diye. Kuran-ı Kerim canlılara yol gösteremesi için gönderilmiş. Gelmiş, mezarlıklarda ölülerinize okuyun diye değil.
Sakın kimse yanlış anlamasın, benim derdim Türkçe ibadet falan değil. Bu
konular beni aşar. Aslında söylemek istediğim okuduğumuzu iyi anlamamız gerektiğidir. Beynimizi kullanmamız gerektiğidir.
Bakın bir örnek verelim.
Yasin suresi Kuran'ın kalbi denilir.
Hepimizin önemli günlerde, gecelerde aklımıza ilk gelen sure. Bilhassa
mezarlıklarda geçmişlerin ruhuna okunur üflenir. Hiç merak edip okudunuzmu? Hiç manasını merak ettiniz mi?
Bir bakın lütfen. Birde Türkçe'sini de okuyun bu sefer. Lütfen...
Eğer okuduysanız, daha çok yaşayanlara hitap etmiyor mu ?
Okuyalım. İstediğiniz gibi okuyun. Geçmişlerinize okuyun.,Üfleyin. Anlayınca da azıcık beynimize doğru üfleyelim. Tozunu alalım. Daha iyi olmaz mı acaba?
Daha canlı bir örnek daha verelim müsadenizle. İbadetlerden sonra yapılan
dua bölümünde, Arapça yapılan dualardan sonra, Türkçe devem edilince insanların sesleri, amin deyişleri, oturuşları dahi değişiyor...Neden? Beyin giriyor devreye BEYIN.
Sizde gözlemlemeye Çalışın bu dediklerimi. Galiba haklı gibiyim..!
En iyisimi biz , besmele çekip başlayalım. Şöyle içimize sindire sindire, anlaya anlaya , baştan sona kadar bir okuyalım. Olmadı bir daha okuyalım. Zorlandık, birdaha...
Allah(cc) taşıyamayacağı yükü vermez kullarına. Bize yollandıysa anlaşılır elbette. Yeterki istek olsun, öğrenme azmi olsun.
Çocuklarımızın Türkçe'simi yeterli değil ; Flamanca okusunlar: Yeterki anlasınlar.
Arapça'da okuyun efendim. Daha da güzel. Kuran dili hem de. Sevap da. Ama kaç
babayiğit anlayabiliyor, okuduğunu acaba?..!
Kolay gelsin hepinize...Sağlıcakla kalın.
