Gerçekleri saptırarak, insan kılığında yaşayan yazık ki insan kelimesi içerisinde var olan hadsizlere bir göndermedir.
Devir iki satır yazmakla, yayınlamakla "Delinin kuyuya bir taş atıp Kırk akıllının çıkaracağı devir değildir. Tarihimiz, Arşivlerimiz Ermenilerin Katliamları, Soykırımları na dair Delillerle, Belgelerle dolup taşmaktadır.
Dünya kamuoyu şunu çok iyi bilmelidir; AZERBAYCAN ve TÜRKİYE kardeştir. Aynı soydan gelme, aynı kanı taşıyan, isimleri, sınırları farklı da olsa tek yürektir.
Burada Ulu Önder ATATÜRK`ÜN bir sözüne yer vermek yerinde olacaktır; "Kafkasya’daki Milletimizin iç ve dış işlerini çevirmede, karıştırmada ve zayıf noktaları arayıp bulmakta pek usta olan Düşmanlarımız, Memleketimizde bunu adeta bir teşkilat haline getirmiştir.
Fakat, Mukaddesatını kurtarma gayesiyle çırpınan Milletimiz, iş bu azim ve mücadele yolunda her türlü güçlükleri muhakkak ve mutlaka aşacak süpürecektir.” Siz Zavallılar (Terör örügütü Asala, Ermeni diasporası, Lobi ve dernekleri) ancak saklanarak maşalarla oynarsınız. Çünkü Karşımıza Çıkma Cesaretiniz yoktur. Tarihiniz ve geçmişiniz bu tür kirli oyunlarla doludur.
Soyunuzun değişmediğini Atalarınızdan almış olduğunuz oyunları, miras olarak günümüze taşıyor olmanız ne üzücü ve komik! Ama Merak Etmeyin; Yakında, tüm Dünya takmış olduğunuz o maskenin altında yatan canavarı görecektir.
Ne kadar Çırpınırsanız çırpının, ne kadar kendinizi masum göstermeye çalışırsanız çalışın ama şunu unutmayın ki; Tarih kanıtlar, belgelerle dolu bunu değiştiremezsiniz. Bizleri katil olarak tanıtmaya çalışan zavallılar 1918 yılına kadar Kadim Türk Yurdu, Azerbaycan toprağı olan Yerivan (Erivan)’a bağlı bölgede nüfusunuzun Yüzde 84’ünü Türkler oluştururken, bu tarihten sonra nasıl olduda bu oran %01’lere düştü?
Nereye gitti bu insanlar bunun hesabını verin önce?
Veremezseniz?
Soykırıma, Vahşice katliamlara, bu sürgünlere, Hocalı’da, Karabağ’da, Fuzuli’de, Laçin ve Kelbecer’de yaptıklarınız en büyük isbat değilmi?
Çıkıpda Katliamlarınızı, Soykırımlarınızı, Canilik ve Vahşetlerinizi anlatamazsınız, çünkü bu yürek işi!!! AZERBAYCAN, AZERBAYCAN; Dert yurdu, Acılar toprağı, Sessiz Çığlıkların diri diri toprağa gömüldüğü Canım, Aziz Atayurdum! Ellerinizdeki kırmızı boya değil Milletimin Evlatlarımızın , Anaların, Babaların Kanları. Bunların hesabını elbette vereceksiniz...
Bize adaletin var olduğunu gösterdiği için "Macaristan`a teşekkür ederiz." De Levis`in bir sözübü bu arada bir anektot olarak da paylaşmak istiyorum. “Bir insanın zekası vereceği cevaplardan değil, asıl soracağı sorulardan anlaşılır.” Şu an için aklından şüphe ettiğimiz Sizler; Ali Kumandan Sayın İLHAM ALİYEV`İN önderliğinde Tek vücut, Tek yürek olarak karşınızda dimdik duracak, Sizi yerle bir edebilecek bir TÜRKİYE -AZERBAYCAN varken ne cesaretle tehdit edebiliyorsunuz?
Bu cesaret değil, ancak aptalca deliliktir. Isırmasını bilmiyorsanız dişlerinizi göstermeyin... Dünya üzerindeki tüm Milletleri inceleyin, hangi Ülkenin vatandaşı, vatanından söz ederken gözleri dolupda " CAN AZERBAYCAN "der.
Yok olan umutlarımızı, sönmeye yüz tutmuş içimizde Vatan ateşini tutuşturan ve elindeki meşaleyle en önde bize yol gösteren Sayın"İLHAM ALİYEV`İN varlığından aldığımız cesaretle bu Aziz Vatanı, Kadim Türk Yurdunu Size mi bırakacağımızı sandınız?
Ben Dedeleri Azerbaycan’dan, Karabağ’dan sürgün edilmiş bir TÜRK vatandaşı olarak Ulu Önderimiz ATATÜRK`ün dediği gibi AZERBAYCAN`IN sevinci bizim sevincimiz kederide bizim kederimizdir diyerek, en ön safda da seve seve canımı vermeye hazırım ve benim gibi niceleri!!! Biz bu yola baş koyarken ve yürüdüğümüz bu yolda onurlu ve cesurca, daima dik ve mağrur bir şekilde ilerlerken sayısız tehditler aldık...
Bunların olacağınıda gayet iyi biliyorduk ve devamıda gelecektir... Hiçbir tehdit bizi ve bu uğurda ölmeyi göze alanları, bu haklı davadan asla vazgeçiremez ve yarınlarımıza bırakacağımız Azerbaycandan, Karabağ’dan men edemez.
Son olarak; Konuşurken bile boğazımıza düğümlenen, yarının Azerbaycanı uğrunda canlarını feda eden, vahşice, canice katledilen Milletimizin hesabını soracağız...
Babasını, Anasını bile tanımayan nice yetimlerin, göz yaşlarında evlatlarını sayıklayan nice anaların, belleri bükülen, kanatları kırılan, Ocakları sönen nice babaların hesabını vereceksiniz...
Şu an üzerinde dolaştığınız toprakların AZERBAYCAN deyişini bağrında sakladığı Şehidlerimizin sessiz çığlıklarını duyacaksınız...
Tüm kamuoyuna saygıyla duyurulur...
Saygılarımla,
ABBAS UÇAR
BELKAD GENEL BAŞKANI