Her ne kadar Gold Fm’deki Sekizinci Gün programında şahsıma yöneltilen sorular bazı seçmenlerimi, destekçilerimi kızdırmış olsa da, o soruları gayet mantıklı bulduğumu belirtmek isterim.
Bana göre sorulması gereken sorulardı, ve de cevapsız kalmadılar.
Sonradan aldığım duyumlar da güzeldi..
Program yapımcılarının güzel hazırlandıkları belliydi, ama programın sonunda ‘’sorulara açık yüreklilikle cevaplar verdiğiniz için size çok teşekkür ediyoruz’’ demeleri de hoşuma gitti, dikkatimi çekti.
Artık açık yürekli olmak günümüzde zorlaştı..
Ve herkes de bunun bilincinde.
Zeki olmak da artık pek bir şey ifade etmiyor sanki, genelde çoğu yerde aptalı oynamamız bizim için daha kârlı gibi gözüküyor..
Gel gelelim, tiyatroda oynadığım gibi gerçek hayatta bir turlu oynayamadığımı daha önce de bir kaç kez belirtmiştim..
Herkesin bir huyu, bir tarzı vardır, kimisi kendini güzel, hatta olduğundan daha güzel ifade edebilir, kimisi utangaçtır, kimisi ise doğaldır, içinden geldiği gibi hareket eder.
Aslında siyasette bu üçüncü tipler pek makbul değildir.
Siyaset var olanı yönetme sanatıdır, doğal olma sanatı değil.
Yalnız her alanda olduğu gibi siyasette de dürüst, bilgili, kendisini bu alanda iyi yetiştirmiş ve doğal insanlara ihtiyaç vardır.
Dürüstlük, demokrasi, eşitlik, etik gibi kavramları zaten yıllardır hemen hemen bütün büyük filozoflar tarafından araştırılmış ve bu konularla önemli eserler ortaya koyulmuştur.
Bana göre dürüstlük önce insanın kendinde baslar, kendi vicdanında, ruhunda..
Kişi önce kendisine dürüst olmalı, neyi sevdiğini, hangi alanda başarılı olabileceğini çok iyi düşünmeli. Kendisine dürüst olamayan, başkalarına ya da halka nasıl olabilir ki?
Doğallığa gelince, o da zaten insanın doğasında ya vardır, ya da yoktur.
İnsanlar zaten sahte ile gerçeği, doğal ile yapmacığı ayırt edebilecek kapasitedeler.
O yüzden doğal olan insanlar her zaman kazanır diye düşünüyorum.
Bu gün azınlık siyasetçileri olarak bizim bize, yani birbirimize köstek değil, destek olmamız gerekiyor.
Belki medya güçtür, para ve bilgi de öyle ama, hiç bir şey birlikten doğan kuvvet kadar büyük bir güç olamaz..
İşte biz buradan kaybediyoruz, çünkü Almanya’da bulunan bir dostumun da dediği bizler burada sanki “amip” gibi bölünmüşüz..
Her zaman söylediğim bir söz vardır; “ Doğruları mezarda söylemeyeceğiz, zira onların ölülere hiç bir faydası olmaz..”
Birgul KAPAKLIKAYA