Bu günlerde gel tezkere, gel tezkere`yi dinliyoruz bol bol..
Başka bir türkü daha var;
"Yiğidin harcı ölüm, Yezid`in harci zulüm"...diye.
Eeee bizim asker, büyük asker, yiğit asker..
Sıvazla sırtını, ver coşkuyu.
Kazsın orta-doğuda dibi derin kuyuyu..
Orta-doğu’da, ateşi yakanlar için,
Maşa lazım, kendi elleri yanmayacak, nasıl olsa maşa var!
Terör`ün bir gayesi de, ortalığı bulandırmak, karıştırmak,
Yıkmak, yakmak.
İnsanları, sağlıklı düşünemez hale getirmek değil mi?
Zaten bilemiyoruz artık, neyin doğru neyin yanlış olduğunu.
Alavere dalavere, Mehmetçik göreve!
1. dünya savaşına nasıl dahil edildik,
Sam amca, Irak`a nasıl girdi (kitle imla silahları vs yalanları)
Şimdi de aynı dalavere,
İşid taşeron örgütünün, geçici görevi;
Türk askerini ne yapıp edip, bataklığa çekmek.
Biz nazlanırsak, mızıkçılık yaparsak,
Oltanın ucuna, Süleyman Şah türbesini takacaklar haberiniz olsun..
Memlekette o kadar akıllı adam var,
Büyük adamlar var, onların bir bildiği mi var acaba diyorsunuz.
Onlara sorarsanız geç bile kaldık.
Onlar değil miydi, Süleyman Şah türbesine,
Birkaç füze atıp, bahaneyle Suriye’ye dalmak.
Demek ki İŞİD falan hikaye,
Esas oğlan Esad, pardon Esed!
Valla bizimkiler sanki düğüne gidiyorlar!
"Gelin ata binmiş, gör bakalım nereye inmiş "..
Perşembe’nin gelişini Çarşamba’dan göremeyenlerin eline düştük.
Güzel Mevlam sen bilirsin, ne varsa sende var,
Hakkımızda hayırlısını eyle de;
Her zaman, iyi ki varsınız diyebilelim birbirimize....
Kalın sağlıcakla...
Gerçekten özlemiştik sizleri..
Zeki YALÇIN/BELÇİKA