Belçika Federal Meclisinde EuroAcademic EASC adlı düşünce kuruluşu tarafından düzenlenen panelde, ‘AB’nin Geleceği ve Genişleme Politikası’ kapsamında Türkiye ele alındı. Panelde konuşan Belçika Dışişleri Bakanı Didier Reynders, Türkiye’nin göçmen krizinde oynadığı rol ile Avrupa’nın istikrarını sağladığını söyledi.
2008 yılında Brüksel Üniversitesi bünyesinde kurulan ve kısa adı EuroAcademic EASC olan ve AB alanında akademik çalışmalar yapan ‘Avrupa Akademik Çalışmalar Merkezi’nin 10. Kuruluş yıldönümü nedeniyle Federal Meclis’te düzenlenen panele Federal Meclis Başkan yardımcısı Françoise Schepmans ev sahipliği yaptı. Moderatörlüğünü EuroAcademic EASC başkanı Mustafa Ulusoy’un yaptığı panelde Brüksel Üniversitesi öğrencilerini temsilen hukuk fakültesi öğrencisi ve Liberal öğrenciler birliği başkanı Laura Hidalgo ve MUSIAD Belçika başkanı işadamı Hayri Apaydın konuşmacı olarak katıldılar.
AB TÜRKİYE’YE ÜYELİK STATÜSÜ VERMELİDİR.
Panelde açılış konuşmasını yapan Meclis başkan yardımcısı ve Federal Milletvekili Françoise Schepmans, Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki soğukluğun acilen sona ermesi gerektiğini söyledi. Türkiye’nin son derece önemli bir ülke olduğuna dikkat çeken Schepmans, AB’nin Türkiye’ye üyelik statüsü vermesi gerektiğini vurguladı.
TÜRKİYE AB İÇİN VAZGEÇİLMEZ BİR ÖNEME SAHİPTİR.
Panele onur konuğu olarak katılan Dışişleri Bakanı Didier Reynders ise AB’nin Türkiye’ye ihtiyacı olduğunu, bunu sığınmacı krizi ve NATO bünyesinde çok net görüldüğünü, bizzat kınadığı 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında normalleşme süreciyle birlikte AB ile Türkiye arasında yakın işbirliğinin güçlenmesi gerektiğini ifade etti.
Türkiye ile Belçika arasındaki ikili ilişkilere de değinen Dışişleri Bakanı, Türkiye ile ekonomik ve ticari ilişkilerde daha ileriye gitmek istediklerini, Belçika’da daha fazla Türk yatırımcı beklediklerini söyledi.
İŞADAMLARIMIZ VİZE ENGELİNE TAKILIYOR
Panelde iş dünyası adına konuşan işadamı ve MUSIAD Belçika Başkanı Hayri Apaydın Belçika’da ve Avrupa’da çok sayıda Türk kökenli işadamı olduğunu, bu girişimcilerin çok kıymetli bir görevi yürüttüklerini ifade etti. Apaydın, Dışişleri Bakanı Didier Reynders’in de yakından ilgi gösterdiği sunumunda, Türk işadamlarının yaşadığı vize sorunlarına dikkat çekti. Birçok işadamının Belçika’ya yatırım yapmak istediğini ancak vize engeline takıldıklarını, diğer yandan uzun süren prosedürlerin de yatırımcıları kaçırdığını, bu sorunların düzelmesi için AWEX adlı Walon Ticaret Ajansı ile ortak çalışmalar yürüttüklerini ifade etti.
TÜRKİYE’YE VERİLEN FONLAR KISILAMAZ.
Panelde söz alan diğer bir konuşmacı Liberal Öğrenciler Başkanı ve AB seçimlerinde aday olan Laura Hidalgo ise, AB ülkeleri ile Türkiye arasındaki Erasmus+ gibi programları desteklediğini belirtti. AB tarafından yürütülen ve Türkiye’nin de yararlandığı bu programların bütçelerinin artması gerektiğini, Türkiye’ye ayrılan fonlara yönelik azaltma girişimlerine ise karşı olduğunu söyledi.
Panelin değerlendirmesini yapan EuroAcademic EASC başkanı Mustafa Ulusoy Türkiye’nin AB üyelik sürecinde desteklenmesi gerektiğini, Belçika ile ikili ilişkilerin güçlendirilmesinin iki ülkenin de yararına olduğunu, uygulanan vize engellerinin kaldırılması gerektiğini ve AB ile Türkiye arasındaki AB fonlarının kullanılmaya devam edilmesi gerektiğini vurguladı.