AB – Türkiye
- 28 Nisan'da Brüksel'de Avrupa Politikalar Merkezi (EPC) ve Dünya Bankası'nın katkılarıyla "Türkiye'de Sürdürülebilir Büyüme: Fırsatlar ve Zorluklar" konulu bir toplantı düzenlendi.
Hazine Müsteşarı İbrahim Çanakçı, Dünya Bankası Türkiye Direktörü Ulrich Zachau, AB Komisyonu Genişleme Genel Müdürlüğü'nde Türkiye, Hırvatistan ve Makedonya'dan sorumlu Direktör Christian Danielsson, Türkiye Ekonomi Kurumu Başkanı Ercan Uygur ve TÜSİAD AB Temsilcisi Bahadır Kaleağası'nın konuşmacı olarak katıldığı panelde Dünya Bankası'nın Türkiye'yle ilgili hazırladığı "Ülke Ekonomik Memorandumu" adlı rapor tanıtılarak Türk ekonomisinin son yıllarda gerçekleştirdiği gelişmenin altı çizildi.
Özetle ileriye yönelik sürdürülebilir bir büyüme yakalanması için kayıt dışı ekonomi, tarım sektöründe verimlilik, bölgesel kalkınma, eğitim sistemi reformu ve doğal kaynakların daha etkin bir biçimde kullanılması gibi konulara ağırlık verilmesi gerektiği ifade edilen toplantıda, Türk ekonomisinin küresel çalkantılar ve enflasyonist baskılarla mücadele edebilecek güce ulaşmış göründüğü belirtildi.
Toplantıda söz alan AB Komisyonu Genişleme Genel Müdürlüğü'nden Christian Danielsson, Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinin devam ettiğini belirterek enerji gibi stratejik konularda Türkiye ile daha yakın bir işbirliği içinde olmak istediklerini belirtti.
- AB Dönem Başkanlığı'nı yürütmekte olan Slovenya'nın Cumhurbaşkanı Danilo Türk, 23 Nisan tarihinde Strazburg'da Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmasında AB'nin stratejik öneme sahip bir küresel oyuncu olmak istiyorsa Türkiye'ye ihtiyacı olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Türk, Türkiye'nin AB'ye üyelik müzakerelerinin devam etmesi gerektiğini söyledi. AB'nin Türkiye'yi üyelik perspektifinden mahrum etmemesi gerektiğini belirten Cumhurbaşkanı Türk, bu noktada AB'nin itibarının söz konusu olduğunu vurguladı.
AB – ABD
- İlk olarak 2005 yılında toplanan AB-ABD Düzenlemelere İlişkin Yüksek İşbirliği Forumu 25 Nisan'da Brüksel'de toplandı. AB ve ABD arasında düzenlemeler açısından gereksiz ve ekonomiye zarar veren farklılıkları ortadan kaldırmayı amaçlayan forumun son toplantısında ithal edilmiş ürünlerin güvenliği ve iş dünyası ve tüketici temsilcilerinin karar alma sistemine ne şekilde katıldıkları tartışıldı.
Toplantı sırasında bir konuşma yapan AB Komisyonu'nun şirket işleri ve sanayiden sorumlu üyesi Günter Verheugen, AB-ABD arasında ekonomik bütünleşmenin pekiştirilmesinin ancak düzenlemeler konusunda yakın bir işbirliği ile gerçekleştirilebileceğinin altını çizerek, bunun üçüncü ülkeler için de yararlı olacağını vurguladı.
AB – Japonya
- Bu yıl 17.si düzenlenen AB-Japonya Zirvesi 23 Nisan'da Brüksel'de gerçekleştirildi. Özellikle iklim değişikliği ve Afrika için Binyıl Kalkınma Hedefleri konuları üzerinde durulan zirvede ayrıca Dünya Ticaret Örgütü Doha Kalkınma Gündemi müzakereleri, küresel ekonomik durum, Doğu Asya, Orta Doğu, Afganistan ve Myanmar gibi bölgesel konular ile AB-Japonya ilişkileri tartışıldı.
AB ile Japonya arasındaki ikili ilişkiler 2001 yılına ait Ortak Hareket Planı belgesine dayanıyor. 2003 tarihli Avrupa Güvenlik Stratejisi'nde Japonya, AB'nin "stratejik partneri" olarak tanımlanmıştı.
AB - Genişleme
- Hırvatistan AB'ye üyelik müzakerelerinde 2 yeni başlığı daha müzakere etmeye başladı. 21 Nisan tarihinde gerçekleşen Hükümetler Arası Konferans'ta "enerji" ve "ulaştırma" başlıkları müzakerelere açıldı. Böylece Hırvatistan AB'ye üyelik sürecinde toplam 35 başlıktan toplam 18 başlığın müzakerelere açılmasını sağlamış oldu. Halihazırda Hırvatistan sadece 2 müzakere başlığını kapatabildi. Hırvatistan AB ile müzakereleri 2009 yılında bitirmeyi ve 2011 yılında da AB'ye üye olmayı hedefliyor.
AB – Lizbon Antlaşması
- Lizbon Antlaşması'nın kendi ulusal yasalarıyla çelişen maddeler içerip içermediğini ortaya koymak üzere Çek ve Alman mahkemeleri bir inceleme süreci başlattı. 24 Nisan'da Çek Cumhuriyeti Senatosu 48'e karşı 70 oyla Lizbon Antlaşması'nın Çek yasalarıyla uyumlu olup olmadığını belirlemek üzere Çek Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi'ni görevlendirdi.
Anayasa Mahkemesi özellikle İnsan Hakları Şartı ve bazı yetkilerin AB kurumlarına devredilmesine ilişkin konuları inceleyecek.
Anayasa mahkemesi konuyla ilgili son kararını vermeden Çek Senatosu Lizbon Antlaşması'nı oylamaya sunmayacak. Ancak senatonun alt kanadı Lizbon Antlaşması'nı yaptığı oylama sonucunda kabul etmişti.
Lizbon Antlaşması'nın Almanya Anayasa Mahkemesi tarafından incelenmesi gerektiğini savunan muhafazakar parlamenter Peter Gauweiler, Alman Anayasası ile Alman vatandaşlarına verilen hakların Alman Anayasa Mahkemesi tarafından korunduğunu, ancak Lizbon Antlaşması'nın bu görevi Alman Anayasası üzerine yemin etmeyen kişilerin koruma ve denetimine verdiğini ve bu durumun Anayasa'ya aykırı olduğunu ileri sürmüştü.
Anayasa Mahkemesi'nin kararı Lizbon Antlaşması'nın Almanya Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmasını geciktirebilecek.
Dış Ticaret
- AB Komisyonu 22 Nisan'da, gelişmekte olan ülkelerin AB pazarına erişimine ilişkin düzenli raporunu Avrupa Parlamentosu'na (AP) sundu. Rapor, AB'nin dış ticaret politikasını kullanarak nasıl bir kalkınma gündemi oluşturduğunu ortaya koyarak AB'nin gelişmekte olan ülkeler için önemli bir pazar olduğunun altını çiziyor. AB'nin gelişmekte olan ülkelerden yaptığı ithalat miktarı 2006 yılında 2005 yılına göre %16 arttığı, Çin'den yapılan ithalat dışarıda tutulursa bu artışın %14 civarında olduğu belirtiliyor.
Raporda belirtilen önemli noktalar arasında şunlar bulunuyor:
• AB'nin gelişmekte olan ülkelerden yaptığı ithalat miktarında 2005 ile 2006 yılları arasında %16'lık bir artış gözlemlenmiştir. AB'nin Serbest Ticaret Anlaşması'nın olduğu gelişmekte olan ülkelerden yapılan ithalat miktarında da önemli bir artış görülmüştür: Meksika'dan yapılan ithalat miktarı %15 artarken, Güney Afrika'dan yapılan ithalat %10 ve Şili'den olan ise %54 artmıştır.
• Gelişmekte olan ülkelerden AB'ye giren ithal ürünlerin neredeyse %70'i sıfır vergiyle içeri girmiştir. Afrika, Karaipler ve Pasifik ülkelerinden gelen ithalat ürünlerinin %98'i vergisiz giriş yapmıştır.
• Aynı ülkelerden ithal edilen tarım ürünlerinde 2005-2006 yılları arasında %12'nin hemen altında bir artış kaydedilirken, aynı süre zarfında tekstil ürünlerinin ithalatında %12,3'lük bir artış görülmüştür.
AB'nin en az gelişmiş 50 ülkeden olan ithalat miktarı 2005-2006 yıllarında %7'nin hemen altında bir artış kaydetmiş ve bu artış en fazla tekstil ürünlerinde yaşanmıştır.
Enerji
- AB Komisyonu 25 Nisan'da bir AB Deniz Üstü Rüzgar Enerjisi Eylem Planı oluşturulmasına yönelik hazırlıklar çerçevesinde bir danışma süreci başlattı. Komisyon, yatırımcılar, proje geliştiriciler, rüzgar tribünü üreticileri, enerji şirketleri , hükümet yetkilileri, çevre konusunda faaliyet gösteren STKlar ve diğer tüm ilgilileri rüzgar enerjisinin daha etkin kullanılmasının önündeki engeller konusunda bilgi paylaşımına davet ederek bu enerji kaynağının kullanımını ne şekilde teşvik edebileceğini daha iyi belirleyeceğini duyurdu. Danışma süreci 20 Haziran 2008' kadar devam edecek.
Deniz üzerine yerleştirilen rüzgar tribünlerinden elde edilen denizüstü rüzgar enerjisi, 23 Ocak 2008'de açıklanan enerji ve iklim değişikliği paketi çerçevesinde 2020 yılına kadar yenilenebilir enerjilerin payını %20'ye çıkarma hedefine yönelik önemli bir unsur olarak nitelendiriliyor.
- Dünya Bankası ve Birleşmiş Milletler Gıda Programı gibi uluslararası kuruluşlardan gelen istek üzerine AB Komisyonu gıda fiyatlarında son dönemde tüm dünyada artış olması ve biyo-yakıtlar arasında herhangi bir bağlantı olup olmadığını incelemek amacıyla bir çalışma gerçekleştirecek. AB liderlerinin ortaya koyduğu 2020 yılına ulaşıldığında AB'de kullanılmakta olan enerjinin %20'sinin biyo-yakıtlardan elde ediliyor olması hedefi bazı sivil toplum kuruluşları tarafından mısır, buğday gibi ürünlerin biyo-yakıt üretmek amacıyla kullanılacağı ve sonucunda da dünya üzerinde gıda kıtlığı sorunları ortaya çıkabileceği gerekçeleriyle eleştirilmişti.
Artan gıda fiyatlarıyla bu hedef arasında bir ilişki olup olmadığını ortaya koymak üzere bir çalışma yapılacak olması Komisyon'un söz konusu hedefi geçersiz kılacak bir karar ortaya koyduğu anlamına gelmiyor. Yürütülecek çalışmaya ilişkin bulguların kamuoyuyla paylaşılıp paylaşılmayacağına daha sonra karar verilecek.
Ulaştırma
- AB Komisyonu, 23 Nisan'da tren sinyalizasyonu ve hız kontrolü alanındaki Avrupa standartlarının bir parçası olan Avrupa Tren Kontrol Sistemi'nde değişiklik yapılmasına yönelik bir önlem paketi kabul etti. Trenlerin ulusal sınırları sorunsuz bir biçimde geçmesini ve yolculuk güvenliğini pekiştirmeyi amaçlayan sistem çerçevesinde, AB'deki 20'den fazla farklı sinyalizasyon sisteminin birbirleriyle uyumlu hale getirilerek masrafların düşürülmesi, dakikliğin ve yol güvenliğinin artırılması amaçlanıyor.
Günümüzde 2000 kilometre demiryolunu kapsayan sistemin 2012'ye kadar 11000 kilometrelik bir uzunluğa ulaşması öngörülüyor. Sistemin tamamlandığında, taşıma hacmini %55 arttırması, seyahat süresini %20 kısaltması ve güvenirliği %26 arttırması bekleniyor.
Araştırma
- AB Komisyonu 24 Nisan'da, 2007 Nisan ayında yayınladığı "Avrupa Araştırma Alanı: Yeni Perspektifler" adlı Yeşil Kitap üzerine gerçekleştirilen danışma sürecinin sonuçlarını açıklayan bir rapor yayınladı. 1000'den fazla kurumun katıldığı sürecin sonuçlarına göre, Avrupa Araştırma Alanı girişimi çerçevesinde alınan önlemler büyük bir çoğunluk tarafından desteklenirken, AB çapında bölgesel, ulusal ve uluslar ötesi düzeylerde daha etkin ve iddialı eylemler oluşturulması gerektiği düşünülüyor.
Rapora göre üniversiteler, araştırma kuruluşları ve STK'lar daha fazla "bilgi paylaşımı" gerektiğinin vurgularken, sanayi ve hükümet temsilcileri "dünya standartlarında araştırma altyapıları oluşturulması"nın önemine dikkat çekiyor. Raporda ayrıca araştırma, eğitim ve yenilikçilik arasında daha güçlü bir bağ kurulması, sanayinin bu alanlardaki rolünün artırılması, AB Komisyonu ve üye ülkelerin ortak araştırma öncelikleri belirlemesi gerektiği belirtiliyor.
Avrupa Araştırma Alanı çerçevesinde önümüzdeki aylarda 5 yeni girişim daha başlatılacak:
• Kamu araştırma kurumları tarafından fikri haklar yönetimi
• Araştırmacıların hareketliliğinin ve kariyer perspektiflerinin desteklenmesi
• Avrupa çapında araştırma altyapıları için yasal bir çerçeve oluşturulması
• Ortak programlar oluşturulması
• Bilim ve teknoloji alanlarında uluslar arası işbirliği.
Bilgi Toplumu
- AB Komisyonu 24 Nisan'da "Görsel İşitsel Medya Aracılığıyla Avrupa'yı Tanıtmak" başlıklı bir bildirge yayınlayarak AB ile ilgili konuların televizyon, radyo ve çoklu ortamlarda daha fazla yer almasına yönelik olarak almayı planladığı önlemleri açıkladı. Bildirgede yer alan önlemlerden bazıları şunlar:
• 1 Nisan 2008'de kurulan radyo istasyonları ağına ek olarak, 2010 yılına kadar bir televizyon ağı kurulması,
• AB Radyo Ağı'nın dil ve kapsam açısında genişletilmesi,
• Haziran 2008'de Arapça da yayın yapmaya başlayacak Euronews kanalına verilen desteğin devam ettirilmesi,
• Uydu ile Avrupa sisteminin kapasitesinin artırılması,
• Komisyon tarafından hazırlanan görsel işitsel malzemenin artırılması ve EUTube gibi yeni dağıtım kanlarlından yararlanılması,
• 2008 Haziran ayında bir AB Etkinlik Takvimi oluşturularak medya çalışanlarının hizmetine sunulması.
Eurobarometre'nin Mart 2007 rakamlarına göre AB vatandaşlarının %64'ü AB ile daha çok bilgiye daha rahat bir şekilde ulaşmak istiyor. Medya araştırmalarına göre ise ulusal haberlerde AB ile ilgili konulara ortalama sadece %10'luk bir zaman ayrılıyor.
- AB Komisyonu AB ülkelerinde bireyleri şiddet içeren video oyunlarının olumsuz etkilerinden korumak üzere bir uygulama başlattı. Komisyon bütün üye ülkelerde video oyunlarının yaş kategorilerine göre nitelendirilmesinin aynı ilkelere göre yapılması gerektiğini belirtti.
AB üyelerinin 20 tanesi 2003 yılından itibaren Pan-Avrupa Oyun Bilgisi (Pan European Games Information / PEGI) olarak adlandırılan yaş kategorisi sistemini kullanıyor. Bu sistemde 5 yaş kategorisi bulunuyor. G.Kıbrıs, Lüksemburg, Romanya ve Slovenya video oyunları için herhangi bir sınıflandırma sistemi kullanmıyor. Komisyon bu ülkelerin de yaş kategorisi sistemini uygulamaya koymasını gerekli görüyor.
Şiddet unsurları içeren video oyunlarının satışı konusunda ise 15 üye devletin belirli bir yasası bulunurken, şu ana kadar bunların sadece 4'ü (Almanya, İrlanda, İtalya, İngiltere) söz konusu oyunları yasakladı. Avrupalıların %42'si haftalık zamanlarının yaklaşık 1-5 saatini, %11'i ise 15 saatini video oyunları oynayarak geçiriyor.
Bölgesel Politika
- AB Komisyonu'nun bölgesel politikalardan sorumlu üyesi Danuta Hübner ve Avrupa Bölgeler Komitesi Başkanı Luc Van den Brande 24 Nisan'da bir toplantı düzenleyerek Avrupa Bölgeler ve Şehirler Haftası'nın (OPEN DAYS) 6-9 Kasım tarihlerinde Brüksel'de gerçekleştirileceğini duyurdu. 32 ülkeden 217 bölge ve şehrin katılacağı etkinliğin bu yılki teması "Zorlaşan Dünyada Bölgeler ve Şehirler" olacak.
Bankacılık, iş dünyası ve sivil toplum gurupları temsilcileri ile AB ve bölgesel düzeyde karar alıcıları bir araya getiren en önemli etkinliklerden biri olarak değerlendiren OPEN DAYS çerçevesinde Brüksel'de 120, AB çapında ise 250'den fazla etkinlik düzenlenecek. Bu sene AB ülkeleri, Türkiye, Hırvatistan, Norveç, İsveç'in yanında Bosna-Hersek ve İzlanda da etkinliğe katılacak.
İyi uygulama örnekleri paylaşımı, Uyum Politikası araçlarının etkin kullanımı gibi konuların ele alınacağı hafta çevresinde 4 ana konu etrafında seminerler düzenlenecek:
• Yenilikçi bölgeler: araştırma, teknolojik kalkınma ve yenilikçilik.
• Sürdürülebilir kalkınma: iklim değişikliğine karşı bölgesel çözümler.
• İşbirliği ve ağ oluşturma: bölgesel kalkınmada iyi uygulama örnekleri.
• İleriye yönelik düşünme: gelecekteki Uyum Politikası'nı belirleme.
Bu yıl 6. kez gerçekleştirilecek Avrupa Bölgeler ve Şehirler Haftası ile ilgili daha fazla bilgi için: www.opendays.europa.eu
Maliye
- AB Komisyonu 24 Nisan'da ödeme ve menkul kıymet mutabakat sistemlerindeki sistemden kaynaklanan risklerin azaltılmasını amaçlayan 1998 tarihli Mutabakatı Sonlandırma Yönergesi (Settlement Finality Directive) ve sınır ötesi teminat karşılığı işlemlerin uygulanması ve geçerliliğine ilişkin 2002 tarihli Mali Teminat Yönergesi'nin (Financial Collateral Directive) değiştirilmesine yönelik bir öneri paketi sundu. AB Komisyonu'nun İç Pazar ve hizmetlerden sorumlu üyesi Charlie McCreevy, söz konusu iki yönergenin mali piyasaların istikrarının küresel çalkalanmalara karşı korunabilmesi açısından önemli birer araç olduğunu vurgulayarak, sayıları giderek artan sınır ötesi işlemlerin sağlıklı bir biçimde yürütülebilmesi için yönergelerin yenilenmesi gerektiğini belirtti.
Öngörülen değişiklikler arasında gün sonu işlemlerinin muhasebeleşmesinin Mutabakatı Sonlandırma Yönergesi kapsamına alınması gibi değişiklikler yer alıyor.
Adalet ve İçişleri
- Avrupa Parlamentosu 23 Nisan'da sivil ve ticari konulardaki arabuluculuğa ilişkin yeni bir yönerge kabul etti. Amacı sınır aşırı anlaşmazlıkların çözüm süreçlerine erişimi kolaylaştırmak, arabuluculuğu teşvik ederek ve adli süreçlerle arabuluculuk arasında sağlıklı bir ilişkiyi garanti ederek anlaşmazlıkların dostane çözümünü desteklemek olan yönerge, Komisyonun 2002'de hazırladığı anlaşmazlıkların alternatif yollarla çözümüne ilişkin Yeşil Kitap'ın devamı niteliği taşıyor.
36 ay içinde ulusal yasalara geçirilmesi gereken yönerge ana hatları ile şu değişiklikleri getiriyor:
• Üye devletlerin arabulucuların eğitimini, gönüllü yürürlük kurallarının hazırlanmasını, bu kurallara uyulmasını ve de arabuluculuk hizmetinin verilmesine dair diğer etkili kalite kontrol mekanizmalarını kurmaları gerekiyor.
• Yargıçlara davanın her aşamasında, taraflara arabuluculuk hakkında bilgilendirme toplantısına katılmayı önerme ve gerekli görürse de tarafları arabuluculuğa davet etme hakkı veriliyor.
• Yönerge çevresinde, taraflar arasında arabuluculuk sonrası varılmış bir anlaşmaya dava kararı statüsüne yakın bir statü verilmesi mümkün olabilecek.
• Yönergenin zaman aşımı sürelerini ilgilendiren maddesi, tarafların arabuluculuktan kaynaklanan zaman aşımı nedeniyle yargıya başvuramama sorunlarını önleyecek.
- Eurobarometre 26 Nisan'da AB vatandaşlarının adalete erişimi ile ilgili yürüttüğü araştırmanın sonuçlarını açıkladı.
Araştırmaya göre AB vatandaşlarının dörtte üçü, vatandaşların diğer üye ülkelerde de adalete ulaşabilmeleri için yeni önlemlerin alınması gerektiğini düşünüyor. Vatandaşlar, bu yeni önlemlerin AB düzeyinde ortak kurallar çerçevesinde alınmasını tercih ediyor. Ayrıca, on kişiden sekizinden fazlası, bir üye ülkede alınmış ve başka bir üye ülkede ceza ödenmesini gerektiren sivil adli kararların uygulanmasında AB'nin işe el koyması gerektiğini düşünüyor.
*
BRÜKSEL'DE GELECEK AY
AB Kurumları
• 28-29 Nisan, Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi
• 14-15 Mayıs, Ekonomik ve Mali İşler Konseyi
Konferanslar-Seminerler
• 29 Nisan, "Women in business: Driving Change and Growth", European Club for human resources,
http://www.europeanclub-hr.eu/index.html
• 29 Nisan, "Co-operatives: Building Development through Self-Help", Cooperatives Europe,
http://www.coopseurope.coop/
• 9 Mayıs, Avrupa Günü
• 16-17 Mayıs, European Solar Days, EPIA,
http://www.epia.org/
European Maritime Day,
• 19-20 Mayıs,
http://ec.europa.eu/maritimeaffairs/maritime-day-2008_en.html
Dr Bahadir Kaleagasi
TUSIAD
Turkish Industrialists' & Business Association
Representative to the EU and BUSINESSEUROPE
(The Confederation of European Business)
Avenue des Gaulois, 13 - 1040 BRUSSELS
T: +32 2 7364047 F: +32 2 7363993
kaleagasi@tusiad.org www.tusiad.org