Son zamanlarda minarelerden minarelerden ezan okunsun mu , yoksa okunmasınmı tartışması yaşanıyor..

Ben şahsen bu tartışmayı çok yersiz buluyorum . Demokrasinin beşiği olarak sayılan Avrupa'nın böyle zaten varolan temel insan haklarını kısıtlamak gibi bir duruma geleceğini sanmıyorum. Böyle bir şeye teşebbüs edilirse Avrupa kendisi ile çelişir, gülünç duruma düşer .

İslam dini 1974 yılında tanındı. Ezan konusunda istenirse ön çalışmalar yapılır ve herşey olması gerektiği gibi düzenlenir. Bu konuda sadece bir yapılanma ve organize olma boşluğu bulunuyor.

Ezan sesinden rahatsız olduklarını belirten bazı kesimlere ise şu soruları yöneltmek gerekir. Brüksel-Zaventem havaalanına her dakika da ne kadar ucak iniyor, biliyorlar mı? Birilerini uçak sesi, araba sesi, korna sesi, çan sesi gibi onca gürültü rahatsız etmiyorda ezan sesimi rahatsız ediyor? .

Şu demokrasi savunucuları Ezan yasağı getirilsin diyenler bunun ne kadar mantıksız bir şey olduğunu bilmiyorlar mı?,

Bence gayet iyi biliyorlar .

Ben Belçikalı hemşerilerimizin bu şekilde yasak getirmek isteyeceğini tahmin etmiyorum. Belki sadece inceleyelim diyerek karşı olan vatandaşlarına küçük bir gülücük saçacaklar. Burada özellikle siyasetçilerin biraz oy kaygısından korktukları görülüyor.  

Fakat benim burada dikkatimi başka bir konu çekti. Camilerin tanınmasında bizimle birlikte hareket eden, hatta Camileri resmen tanıyan ,eski bir bakanın Minarelerden Ezan okunmasına karşı olduğunu açıklaması çok ilginç geldi bana.

Eğer basına yansıyan bilgiler doğru ise, eski bakan Marino Keulen'ün sağında solunda dolanan bizim kardeşlerde  herhalde bu açıklamaları görünce şaşırmışlardır. Sen seçimlerde bu partiye o kadar açıktan oy topla, o da senin ibadetine karşı garip bit tavır takınsın.. Olacak şey değil.. .

Acaba bu eski bakan kendi bakanlığı döneminde tanıdığı Camilerin Ezan'ına niye karşı olur  anlayamadım . İnsan kendisi  ile bu kadar çelişir mi?

Executif kurumunda Camiler departmanı sorumlusu olduğum dönemlerde  yaptığımız toplantılarda çok demokratik olan ve kendi isteği ile tanınmayı destekleyen, bir Müslüman dostu olarak tanıdığımız Marino Keulen'ün açıklamalarını anlamakta gerçekten zorluk çekiyorum. Ben şahsen bu haberin doğru olmadığını düşünüyorum. Temennim yanlış haberdir veya yanlış anlaşılmıştır.

Ben birazda Executif'de yaşanan yeni yapılanma ile alakalı konuya değinmek istiyorum. Hazır yazmaya başlamışken üzerimizdeki sorumluluğu ve düşüncelerimizi sizlerle paylaşayım .

Belçika'da oluşturulan İslam Üst Kurulu şu andaki sistemle yürümez. Bu kurumda görev yaptım ve durumu yakından gözlemledim, yaşadım. Olmuyor, olmuyor, olmuyor..

Seçimle din temsilcisi olmaz, ancak siyasetçi olur. Bunu bir kere kafamıza yerleştirelim.
Ayrıca kişilere has bir dini kurum oluşturulur mu?

Hangi din temsil kurumunda böyle bir mantık var? Bu yanlış bir sistem.

Sağlıklı bir din hizmetleri sistemi kurabilmek için bir kere bu ülkede hizmet veren mevcut kurumlarla istişare edip buralardan çıkan sonuçlarla hareket edeceksin. Yoksa bir kırk yıl daha geçse bir adım ilerleyemezsin. Hep usulsüzlük boşluk ve tecrübesiz çıkmazında boğulur gidersin. 

Executif Denen kurumu merdiven gibi kullananlar oldu. Kontrolsüzlük ve denetimsizlik sonucu kurum onun bunun  oyuncağı oluyor.

Bu şekilde bir yere varmamız mümkün değil. Düzensiz ve sistemsiz bir yapılanma bizleri zamanla içi boşaltılmış ibadethaneler ve akabinde dinden uzak Müslümanlar ve kültüründen mahrum topluluklar haline getirecektir.

Böyle bir şeye nasıl müseade ederiz?

Bu sorumluluğu kim üstlenecek? Gelecekte yaşanabilecek kaos ortamını düşünmek bile istemiyorum..O nedenle aklı-selim davaranalım ve doğruyu çabuk görelim. Yanlıştan çabuk dönmeliyiz..Yoksa sırasıyla yasaklar zincirinde buluruz kendimizi.

Haydi gün birlik günü. Belçika'da İslam Dini bağlamında oluşturulacak yeni bir din hizmetleri sistemi için gerçekçi bir yapılanmaya destek verelim. Bu hepimizin, bütün Ümmet-i Müslüman'ın görevi..

O nedenle uyanalım artık. Birlik olup hakkımız olanı alalım .

Yazımın sonuna yaklaşırken bütün Müslüman kardeşlerimin Hicri Yılbaşını tebrik ediyor saygı    ve sevgilerimi iletiyorum .

Hüseyin Ulusoy
Mehmet Akif Camii Genel Başkanı