Haberin yayım tarihi
2010-06-10
Haberin bulunduğu kategoriler

Bakan Bağış Anvers'de STÖ Temsilcileri İle Bir Araya Geldi.

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Belçika'nın Anvers kentinde Türk sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle bir araya geldi.

Bakan Bağış Anvers Türk Spor tesislerinde Flaman Bölgesinde bulunan STÖ temsilcilerine hitaben yaptığı konuşmasında satır aralarına gizli önemli mesajlar verdi.

Türk Spor tesilerinde organize edilen buluşmada açılış konuşmasını TC Anvers Başkonsolosu Deniz Çakar yaptı.

Başkonsolos Deniz Çakar konuşmasında."Sayın bakanımızın bölgemizde bulunan TSÖ temsilcileri ve vatandaşlarımızla bir araya gelme isteği bizlere iletildikten sonra yaptığımız davete bölgemizde bulunan tüm stö temsilcilerinin üst düzey ilgi göstermesini birlik  ve beraberliğimiz adına takdirle karşılıyoruz. Gözterdiğiniz bu ilgiden dolayı hepinize teşekkür ederiz" dedi.

Büyükelçi Murat Ersavcı ise:"Bugün burada Büyükelçiliğimizin değerli mensupları ile birlikte aranızda bulunuyoruz. Burada daha önce yılbaşı repsiyonu dolayısı ile biraraya gelmiştik. Yine bir şekilde biraraya gelerek hep birlikte bir kaynaşma imkanı bulduk. Bu güzel tablodan oldukça mutlu olduğumuzu ifade etmek isterim" dedi.


Bakan Egemen Bağış'ın konuşmasının satır araları:

-İsrail'in Gazze'ye insani yardım götüren gemilere kanlı saldırısı karşısında bazı Müslüman ülkelerin liderlerinin, Papa 16. Benediktus'un gösterdiği hassasiyeti gösteremediler.

-İnsanlara gıda, hastalara ilaç, çocuklara oyuncak götürmek için yola çıkmış gönüllülerin, korsanlığa özenen İsrail askerlerinin saldırısına hedef oldular.

-Bugün dünyanın dört bir tarafında vicdanı olan herkes bu olay karşısında çok ciddi bir duyarlılık sergiledi. Ümit ediyorum ki bu devlet terörü, Gazze'ye uygulanan insanlık dışı blokajın kaldırılmasına vesile olacaktır. Filistin halkının kendi egemenliklerini belirleyecekleri, gerçekten demokratik bir yönetime kavuşabilecekleri, dünya ile iletişim ve ulaşım imkanlarının açık olacağı bir devlete kavuşmalarının önü açılacaktır.

-Gazze'ye insani yardım götüren gemilerde onlarca ülkenin vatandaşı bulundu. Ama hiçbir ülke Türkiye'nin gösterdiği dik duruşu gösterememiştir. Hatta bazı Müslüman ülkelerin liderleri, Papa'nın gösterdiği hassasiyeti bile gösterememiştir..

-Şu anda eğer dünyada Gazze'ye uygulanan ambargonun kalkması için, Filistin devletinin kurulması için farklı merkezlerde farklı çalışmalar yürütülüyorsa, Türkiye'nin kararlılığı neticesinde olmuştur. Orta Doğu'da biran önce barışın egemen olmasını, dini ve milliyeti ne olursa olsun bütün insanların huzur içinde yaşamasını istiyoruz.

-Türkiye'nin "halkı Müslüman olduğu için AB'ye alınmıyor" konusu resmen söylenmese de Türkiye'ye karşı duranların bir kısmının zihinlerinin arkasında bu tür endişeler olabilir. Ama Türkiye, rahmetli Adnan Menderes'in AB'ye ilk müracaatı yaptığı 1959 yılında da Müslüman bir milletti. Rahmetli İsmet İnönü 1963'te Ankara Anlaşmasını imzalarken dinimiz yine İslam'dı. Rahmetli Turgut Özal tam adaylık statüsünü netleştirirken, Tansu Çiller Gümrük Birliği anlaşmasını imzalarken, 2004'te Sayın Başbakanımız (Recep Tayyip Erdoğan) o tarihi 17 Aralık zirvesinde masaya yumruğunu vurup Türkiye'nin AB üyelik müzakerelerine başlayabilmesi için tarih alırken Türkiye Müslüman idi, yeni olmadı. Yani 1959'dan bu yana Türkiye'yi üyelik konusunda umutlandıranlar, bu süreci canlı tutanlar Türkiye'nin Müslüman olduğunu bilmiyorlar mıydı?"

-Türkiye'nin İslam dininin benimsendiği bir ülke olması AB için bir dezavantaj değil tam aksine avantajdır. Bugün 5 milyonu Türk olmak üzere Avrupa'da 30 milyona yakın Müslüman yaşamaktadır. Bunların entegrasyonu açısından, özellikle gençlerin doğru mesajı anlayabilmesi açısından, demokrasi kültürüyle İslam kültürünün uzun yıllardır birlikte, huzur içinde yaşandığı Türkiye çok önemli bir ilham kaynağıdır.

-Türkiye'nin AB sürecinin "sadece İslam coğrafyasında değil, kendini batıdan izole edilmiş hisseden Afrika'da, Hindistan ve hatta Çin'de yakından takip ediliyor. Eğer Türkiye üzerine düşen bütün sorumlulukları yerine getirdikten ve bunca yıl AB tarafından umut verildikten sonra hala bazı AB üyeleri tarafından inançlarından dolayı engellenirse, işte o zaman birilerinin rüyası gerçekleşir, medeniyetler çatışması meydana çıkar.

-Türkiye AB yolunda gerekli adımları attıktan sonra, kendi vatandaşlarının da standartlarını yükselterek AB üyesi olduğu zaman, 100 küsür ülkenin desteğini alarak Türkiye'nin İspanya'yla birlikte eşbaşkanlığını yaptığı medeniyetler ittifakı gerçekleşmiş olur.

Anvers Türk Spor tesilerinde organize edilen buluşmaya başta Türkiye Avrupa Birliği Genel Sekreterliği Temsilcisi Büyükelçi Volkan Bozkır olmak üzere, TC Brüksel Büyükelçisi Nazif Murat Ersavcı, Türkiye AB Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Cihangir, AB Genel Sekreterliği İletişim Başkanı Faruk Kaymakçı, Tek Pazar ve Rekabet Başkanı Erkan Çakıroğlu, Bakanlık Danışmanı Salih Kündüroğlu, Büyükelçilik Müsteşarı Can İncesu, Anvers Başkonsolosu Deniz Çakar, Flaman Bölgesi TSÖ Temsilcileri ve Basın Mensupları katıldılar.

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.