Yazının başlığına bakıp da LGBT kısaltmasının ne anlama geldiğini bilmeyenler olabilir. Bu yüzden önce bunu açıklayayım. LGBT, lezbiyen, gay, biseksüel ve transeksüel kelimelerinin baş harflerini özetliyor. Cinsel tercihleri farklı olan bu insanlar, tıpkı Kürt açılımında olduğu gibi kendilerinin de dikkate alınmasını isteyerek, farklılıklarla barışılmadığı sürece, aidiyet kaygısının yarattığı ötekileştirmenin hep devam edeceğini savunuyorlar. Kürtlerin Türklerle yaşaması ne kadar doğalsa, lezbiyen, gay, biseksüel ve transeksüellerin de herhangi bir ayrımcılığa maruz kalmadan aramızda olmak istemeleri, sorunların tanınması, tanıtılması ve konunun gerçekliği için gerekli görülüyor.
Terör örgütü PKK'nın yayın organı Fırat Haber Ajansı'nda yayınlanan bir yazıda; Haziran 2010 ayında İstanbul'da düzenlenen "Onur Haftası" etkinlikleri kapsamında LGBT oluşumuna mensup şahısların Kürtçe ve Türkçe yazılı pankartlar eşliğinde yürüyüş yaparak, şikayetlerini dile getirdikleri belirtilerek, Taksim Meydanı'nda renkli görüntüler oluşturan grubun pankartları arasında özellikle "Barış" yazılı olanın dikkatlerden kaçmadığı vurgulanıyor.
Üç yıldır gizli gizli sürdürdükleri örgütlenme çalışmalarını Kürtçe ve Türkçe yayımladıkları "Hevjin" adlı dergiyle duyuran Kürt gaylar ise, cinsel yönelimleri ya da cinsiyet kimlikleri nedeniyle şiddete maruz kalmalarına karşı mücadele etmek için bir araya geldiklerini kaydediyorlar. BDP Milletvekili Sebahat Tuncel ile yapılan röportajın yer aldığı derginin ilk sayısının da önemli bir özelliği bulunuyor. Sözkonusu ilk sayı, evinde katledilen Kürt eşcinsel gazeteci yazar Baki Koşar'a ithaf edilmiş. Hevjin Diyarbakır LGBT oluşumunun önderlerinden M. adlı şahıs, bölge insanının ve bir çok kuruluşun kendilerine destek verdiğini, problemlerini kendi bölgelerinde çözebileceklerine inandıklarını, ancak bölge insanının mesafeli olarak konuya yaklaşmasına rağmen artık bir şeylerin değiştiğini ve toplumun kendilerini kabul etmesi gerektiğini ifade ediyor. Dergi temsilcisi M., Kürtlerde olduğu gibi LGBT'lerin de kendi aralarında sorunları bulunduğunu, bazen birbirlerine ne kadar yabancı olduklarını, kendileriyle barışık olamamalarından kaynaklanan durumlarda çelişkiye düştüklerini de sözlerine ekliyor. Bütün bu yönlerden Kürtlerle benzeştikleri ve kendilerini onlara yakın hissettikleri gerçeğinin üzerinde duruyor.
Bu arada LGBT topluluğunun örgütlenme ve ifade hürriyetinin gelişmesi ve ayrımcılığa uğramamaları yönünde önemli bir adım olan Uluslararası Homofobi Karşıtı Buluşmanın bildiri ve tartışmalarından oluşan Anti-Homofobi Kitabı'nın ikincisinin çıktığına yönelik haber de Eylül 2010 ayında basındaki yerini alıyor. Dağıtımının ücretsiz yapılacağı belirtilen kitabın Ankara, İstanbul, İzmir, Eskişehir, Adana ve Diyarbakır'daki LGBT örgütlerinden temin edilebileceği, anılan kitapta; Yurtseverlik ve milliyetçilik: fark varsa nerede?, Birlikte özgürleşmek için birlikte mücadele, LGBT'ye mensup bireylerin İnsan Hakları Alanında Yaşadıkları Sorunlar başlıklarından oluşan çeşitli bölümler yer alıyor.
LGBT oluşumuna mensup şahısların, zaman zaman PKK yanlısı gösterilerde ve yürüyüşlerde de boy gösterdikleri dikkatlerden kaçmıyor. Tabi ki her yerde ve her oluşumda rastlandığı gibi onların içlerinde de teröre destek veren ve karşısında bulunanların mevcut olduğu biliniyor.
Kısaca bu ülkede herkese, her cinsel kimliğe, her fikre yer var. Yeter ki birlikte yaşamasını bilelim. Birbirimizden nefret etmeyelim, farklılıklarımızı düşmanlık sebebi haline getirmeyelim. Birlikte nice yarınlara diyerek barış içinde yaşayalım.
Helin Demir
helindem@mynet.com
