BU SAYIDA:
AB - TÜRKİYE
AB - KIBRIS
ADALET VE İÇ İŞLERİ
DİJİTAL GÜNDEM
ULAŞIM
VERGİLENDİRME
KİMYASAL MADDELER
EKONOMİ
AVRUPA YATIRIM BANKASI
AB - Türkiye
- 16-17 Aralık'ta gerçekleşecek olan AB liderler zirvesi öncesinde toplanacak olan AB Dışişleri Bakanları Konseyi taslak sonuç bildirgesinde, Türkiye hükümetine gelecekte yapılacak olan anayasa değişikliklerinde tüm siyasi partiler ve sivil toplumla, zamanında, diyalog ve karşılıklı adım atarak müzakereler yapılması ve geniş tabanlı bir uzlaşma aranması çağrısında bulunulacağı belirtiliyor. Ayrıca belgede ifade ve basın özgürlüğünün yanı sıra, azınlık haklarında yaşanan sorunlara da dikkat çekilecek. Türkiye'nin limanlarını Rum bandıralı gemilere açması gerektiği de taslakta yer alan maddeler arasında. Taslakta, Türkiye'nin üyelik müzakereleri açısından kritik bir dönemece girdiği belirtilecek ve Ankara'nın müzakereleri hızlandırmak için açılış kriterlerini vakit kaybetmeden hayata geçirmesi istenecek. Taslakta Türkiye için yeni bir yaptırım öngörülmüyor. G. Kıbrıs'ın çabalarına karşın, Türkiye'nin limanlarını G. Kıbrıslı gemilere açma konusunun liderler zirvesinde ele alınması beklenmiyor.
- İç işlerinden sorumlu AB Komiseri Cecilia Malmström Türkiye ile Yunanistan sınırında yasa dışı göçü ve insan kaçakçılığını önlemek üzere çalışmalar yapan görev gücünün (RABIT) faaliyetlerinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Söz konusu görev gücü faaliyetlerine 2 Kasım'da başlamıştı İki ay süresince yürütülecek ortak operasyonların 2 Mart 2011'e kadar uzatılması kararı verildi.
- Avrupa Parlamentosu Türkiye raporu taslağının ilk görüşmesi 9 Aralık'ta Dış İlişkiler Komisyonu'nda yapılacak. Raporu kaleme alan Hıristiyan Demokrat Grubu üyesi Hollandalı Ria Oomen-Ruijten, Türkiye'de temaslar raporla ilgili temaslarda bulunmuştu. Bu yıl yayımlanacak olan Türkiye raporunun özellikle Kıbrıs ile ilgili paragraflarının daha da sertleştirilmesi bekleniyor. AP'deki Türkiye karşıtı cephenin 2009 seçimleri sonrasında güçlenmesi AP Türkiye 2010 raporuna yansımıştı.
Rapora son anda yapılan müdahalelerle Kıbrıs ile ilgili paragraflardaki ifadeler sertleştirilmişti. Raporun son halinin 2011'in ilk yarısında Genel Kurulda ele alınarak kabul edilmesi öngörülüyor.
AB - Kıbrıs
- Avrupa Parlamentosu (AP) Liberaller Grubu (ALDE) ve Yeşiller Grubu (Greens) Kıbrıs sorununun çözümlenmesi sonrasında ortaya çıkarak ticari fırsatları ele almak üzere ortaklaşa bir seminer düzenledi. Norveç/Oslo merkezli Barış Araştırmaları Enstitüsü (PRIO) sponsorluğunda düzenlenen seminerde Özlem Oğuz Çilsal, Fiona Mullen ve Praxoula Antoniadou Kyriacou konuşmacı olarak yer aldı. Çilsal, Mullen ve Kyriacou sırasıyla "Kıbrıs'ta bir çözüm sonrası doğacak ticari fırsatlar"," birleşik Kıbrıs'ın yeniden inşası" ve "Türkiye ve Yunanistan açısından bir kar payı olarak Kıbrıs" konularında birer sunum yaptılar. Sorunların tümüyle çözümlenerek Ada'da birleşmenin sağlanması sonrasında aile başı yıllık gelirin 5,500€ tutarında artacağı kaydedilen sunumlarda 33 bin yeni istihdam yaratılması fırsatının da doğacağına işaret edildi.
Çözümün Türkiye ve Yunanistan'a getirilerinin irdelendiği üçüncü raporda ise Türkiye'nin ve Yunanistan'ın ve askeri harcamalardan yapacağı tasarrufun yanı sıra Türkiye'nin Yunanistan ve Kıbrıs'ın barış ve istikrar bölgesine dönüşecek olmasından; Yunanistan'ın ise turizmden ek kazanç elde edeceği belirtildi.
Adalet ve İç İşleri
- AB Adalet Bakanları boşanma talebinde bulunan farklı ülke vatandaşı olan, farklı ülkelerde ayrı yaşayan ya da kendi ülkeleri dışında bir ülkede birlikte yaşayan çiftlerin durumuna yasal açıklık getiren yeni bir uygulamayı yürürlüğe koydu. Yeni düzenlemeyle boşanma durumunda hangi ülke yasalarının geçerli olacağı konusunda seçim hakkı tanınması sağlanıyor. Bu yeni uygulama AB ülkelerinin ilk kez Lizbon Antlaşması'nda öngörülen "geliştirilmiş işbirliği" mekanizmasının ilk kez kullanıldığı durum olması açısından da önem taşıyor. Geliştirilmiş işbirliği mekanizması dokuz ya da daha fazla üye devletin önemli buldukları ancak normal oylama usulü içerisinde yeterli oyu sağlayıp düzenleme yapamadıkları konularda ilerleme kaydedebilmelerini sağlıyor. Uluslararası yönü olan boşanma taleplerine ilişkin bu düzenleme ilk olarak 14 üye ülkede (Belçika, Bulgaristan, Almanya, İspanya, Fransa, İtalya, Letonya, Lüksemburg, Macaristan, Malta, Avusturya, Portekiz, Romanya ve Slovenya) geçerli olacak. Diğer ülkeler de istedikleri takdirde AB Konseyi ve Komisyonu'nu bilgilendirmek suretiyle uygulamaya taraf olabilecekler.
Dijital Gündem
- AB Komisyonu iş dünyası, tüketiciler, telekomünikasyon operatörleri ve kamu makamlarına AB genelinde şirketlerin tek bir telefon numarası kullanabilmesi konusundaki görüşlerini bildirmeleri için bir kamu istişare süreci başlattı.
Komisyon tek bir telefon numarasının Avrupalı şirketlere sınır-ötesi satışlarda ve tüketicilerin satış sonrası sorularını yanıtlamada kolaylık sağlayabileceği görüşünü dile getirdi. Şu andaki durumda Avrupalı şirketlerin kullandıkları telefon numaralarına Avrupa'nın her yerinden erişim sağlanamıyor. Bu nedenle şirketler farklı ulusal ve uluslar ötesi telefon numaraları kullanmak durumunda kalıyor. Bu da hem şirketler hem de tüketiciler için ek bir masraf olarak, AB'nin Tek Pazar'ının gelişimi önünde bir engel teşkil ediyor.
AB Komisyonu tarafından başlatılan istişare süreci 28 Şubat 2011 tarihine kadar devam edecek. AB Komisyonu istişare süreci sonucunda elde ettiği görüşleri değerlendirdikten sonra bu konudaki yaklaşımını belirleyecek.
Ulaşım
- AB üye ülkelerinden uzmanlardan oluşan bir heyet Tek Avrupa Hava Sahası için performans hedeflerine oybirliği ile karar verdi. Bu hedefler AB Komisyonu tarafından 2012-2014 dönemi için çevre, kapasite/gecikmeler ve maliyet verimliliği başlıkları altında kamuoyuna sunuldu. Hedeflerin ışığında güvenlik ulusal performans tasarılarının oluşturulmasında birinci öncelik olacak ve AB Havacılık Güvenlik Dairesi ve Performans Denetimi Kurumu tarafından denetlenecek. Uzmanlar heyeti tarafından belirlenen performans hedeflerine göre hava yolu taşımacılığı kullanıcıları için yılda yaklaşık 340 milyon €, 2012 – 2014 döneminde ise 1 milyar €'nun üzerinde tasarruf sağlanacak. Hedefler arasında daha az ve daha kısa süreli gecikmeler yer alıyor ve bu şekilde yılda 250 milyon € ek tasarruf sağlanması öngörülüyor. Tek Avrupa Hava Sahası hedeflerinden bir diğeri ise uçuş güzergâhlarının kısaltılması ve Avrupa hava alanının daha verimli kullanılması sonucunda karbon gazları salınımının azaltılması. Bu şekilde yılda 500 bin ton daha az karbondioksit salınımı olacağı ve 150 bin ton yakıt tasarrufu yapılacağı hesaplanıyor.
- Tek Avrupa Hava Sahası yolunda önemli bir adım olan "İşlevsel Hava Sahası Bölümleri – Merkez Avrupa" oluşturulması için Belçika, Fransa, Almanya, Lüksemburg, Hollanda ve İsviçre arasında bir anlaşma imzalandı. Tek Avrupa Hava Sahası kapsamında birçok "işlevsel hava sahası bölümü" oluşturulması planlanıyor. Merkez Avrupa bölümü, İngiltere-İrlanda ve Danimarka-İsveç bölümleri sonrasında oluşturulan üçüncü işlevsel hava sahası bölümü olma özelliği taşıyor. Diğer AB üyelerinin de benzer bir takım anlaşmaları önümüzdeki iki yıl içinde imzalamaları planlanıyor.
- AB ve Gürcistan arasında kapsamlı bir havacılık hizmetleri anlaşması imzalandı. Anlaşma ile iki bölgenin ilgili pazarlarının bütünleşmesi ve karşılıklı olarak erişime açılmasının yanı sıra tüketiciler ve şirketler için yeni olanaklar sağlanması amaçlanıyor.
Anlaşma kapsamında AB ve Gürcistan arasında havacılık güvenliği, çevre, tüketicilerin korunması, hava yolu trafiği yönetimi, iktisadi düzenlemeler, rekabet konuları ve sosyal alanlarda işbirliğini ve ortak yasal düzenlemeler yapılmasını öngören bir "Ortak Havacılık Alanı" oluşturulacak. Anlaşma ile tüm AB havayolları AB'nin herhangi bir yerinden Gürcistan'a, Gürcü havayolu şirketleri ise Gürcistan'ın herhangi bir yerinden AB'ye seferler düzenleyebilecek. Anlaşma aynı zamanda Gürcistan ile AB arasında yapılacak uçuşların haftalık sayısı ve fiyatları ile ilgili kısıtlamaları da kaldırıyor. AB ile hâlihazırda kapsamlı havacılık hizmetleri anlaşması bulunan ülkeler arasında Batı Balkan ülkeleri ve Fas bulunuyor. AB benzer anlaşmaları Ukrayna, İsrail ve Lübnan ile müzakere etmeye devam ederken, önümüzdeki günlerde Tunus ve Cezayir'le de müzakerelerin başlayabileceği kaydediliyor.
Vergilendirme
- AB Komisyonu Avrupa Birliği'nde KDV sisteminin nasıl güçlendirilip geliştirileceği, bu sistemin nasıl vatandaşların, iş dünyasının ve üye ülkelerin lehine isleyeceği konusunda geniş çaplı bir kamu istişare süreci başlattı. İstişare süreci KDV alanındaki sorunların çözümünde tüm paydaşlara kendi düşünce ve görüşlerini ifade etme olanağı tanıyor.
AB Komisyonu, bu süreç ışığında gerçekleştireceği yeniden düzenlemeyle gelecekte daha sağlıklı, kalıcı ve etkili bir KDV sistemi oluşturmayı amaçlıyor. Günümüzde yürürlükte olan KDV sistemi 40 yıldan daha fazla bir süre önce pazar piyasasının bugünkünden oldukça farklı olduğu bir dönemde oluşturulmuştu. KDV sisteminin modernleştirilmesi ve basitleştirilmesi çabalarına rağmen, sistemin hala hizmet odaklı, teknoloji tabanlı modern ekonominin ihtiyaçlarını karşılayamadığı son derece açık bir şekilde görülüyor. KDV sisteminin karmaşık yapısının vergi mükellefleri ve hükümetlere gereksiz masraf ve sıkıntılar yaratması gibi sorunlar tek pazarın oluşturulmasının önünde büyük bir engel teşkil ediyor.
Üye devletlerin en önemli gelir kaynaklarından biri olan ve toplam gelir vergisinin yaklaşık % 20'sini oluşturan KDV'nin Avrupa ekonomisini yeniden canlandırmada katkı sağlayacağı düşünülüyor. AB Komisyonu tarafından kamu istişare sürecine katkı sağlamak için yayımlanan belge önemli konu başlıklarını ve bazı önemli soruları ortaya koyuyor.
Bu konular arasında indirimli KDV oranlarının halen anlamlı olup olmadığı, indirimlere ilişkin kuralların tarafsızlığı ve sistemin nasıl yolsuzluktan korunacağı yer alıyor. AB Komisyonu bu sorulara bağımlı kalınmaksızın bütün fikirlerin bildirilmesini ve diğer önemli soru ve sorunların da dile getirilmesini destekliyor. KDV sistemine ilişkin kamu istişare süreci 31 Mayıs 2011 tarihinde sona erecek.
AB Komisyonu yeni KDV sistemine ilişkin önceliklerini ise 2011 yılı sonunda açıklayacak.
Kimyasal Maddeler
- Avrupa Birliği'nin Kimyasal maddelerin kullanılmasına yönelik Düzenleme, Değerlendirme, Müsaade, Sınırlandırma (REACH) uygulaması kapsamında Avrupa Kimyasal Maddeler Ajansı'na (ECHA) ilk dönem kayıtlar 30 Kasım tarihinde sona erdi. 2007'de yürürlüğe giren REACH düzenlemesinin başlıca temel hedefleri arasında zararlı kimyasalların neden olacağı olası tehlikelere karşı insan sağlığının ve çevrenin korunması, diğer test yöntemi seçeneklerinin teşvik edilmesi ve buna ek olarak da Ortak Pazar içinde maddelerin serbest dolaşımının sağlanarak rekabet ve yenilikçiliğin geliştirilmesine öncülük etmek bulunuyor.
REACH düzenlemesi, en çok kullanılan kimyasalların AB pazarında üretimi ve ithalatı hakkını elde etmek için son kayıt tarihini 30 Kasım olarak belirlemişti. Son kayıt tarihi olan 30 Kasım'a kadar toplam 25674 dosya Avrupa Kimyasal Maddeler Ajansı'nın onayına sunuldu. Avrupa Kimyasal Maddeler Ajansı önümüzdeki dönemde başvuruların gerekli kıstaslara uyup uymadığını denetleyecek.
Hâlihazırda çok sayıda şirket kayıt süreci içerisinde kendi güvenlik standartlarını yükseltmeyi başarmıştır. REACH kapsamında daha az miktarda üretilen ve ithal edilen kimyasallar için iki farklı son kayıt tarihi daha (2013 ve 2018) belirlenmiştir.
Ekonomi
- Perakende ticaret hacmi, Ekim 2010'da bir önceki aya kıyasla Euro Alanı'nda %0,5 ve AB27'de %0,4 oranında arttı. Eylül ayında perakende ticaret hacmi her iki bölgede de %0,1 oranında azalmıştı.
Perakende satış endeksi Ekim 2010'da bir önceki yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında her iki bölgede de %1,8 artış gösterdi.
Ekim 2010'da "Yiyecek, içecek ve tütün" bir önceki aya göre Euro Alanı'nda %1 ve AB27'de %0,7 artış sergiledi. Yiyecek dışındaki sektörlerde Euro Alanı'nda %0,1, AB27'de ise %0,2 artış gözlendi.
Üye ülkeler arasında perakende ticaret hacmindeki en yüksek artışlar Almanya (%2,3), Belçika (%1,4) ve İsveç'te (%0,9), en fazla düşüşler ise Slovakya (%2,8), Letonya (%1,7) ve Malta'da (%0,8) gözlendi.
Avrupa Yatırım Bankası
- Avrupa Yatırım Bankası (AYB) Çin'e iklim değişikliği ile mücadele konusunda gerçekleştirilecek projelerin finansmanı için 2. İklim Değişikliği Çerçeve Kredisi kapsamında 500 milyon € tutarında kaynak sağlayacak. Kasım 2007'de imzalanan 1. İklim Değişikliği Çerçeve Kredisi anlaşması ile Çin'de yıllık olarak 3 milyon ton karbondioksit salınımının önüne geçildiği hesaplanırken, bu yeni kredi ile sera gazı salınımlarının önlenmesi ve azaltılması amacı taşıyan çok sayıda projeye kaynak sağlanması öngörülüyor. AYB finansmanından yararlanacak projeler yenilenebilir enerji kaynakları kullanımları ve enerji verimliliğini artırma kıstaslarına göre seçilecek. Projelerin Çin'in farklı bölgelerinde uygulanması hedefleniyor. Yeni çerçeve kredisi kara üzerinde rüzgâr, biyokütle, güneş, jeotermal ve küçük ölçekte su gücü gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanan, sanayide enerji verimliliğini artırmak ve sera bazı salınımını azaltmak amacı taşıyan toplamda en çok 15 projeye bölüştürülecek.
*
B R Ü K S E L ' D E G E L E C E K A Y
AB Kurumları
• 6-7 Aralık, İstihdam ve Sosyal İşler Konseyi
• 7 Aralık, AB – Rusya Zirvesi
• 7 Aralık, Ekonomik ve Mali İşler Konseyi
• 10 Aralık, Rekabet Konseyi
• 13 Aralık, Dışişleri Konseyi
• 13 Aralık, Genel İşler Konseyi
• 13-14 Aralık, Tarım ve Balıkçılık Konseyi
• 16-17 Aralık, AB Liderler Zirvesi
• 20 Aralık, Çevre Konseyi
Konferanslar
• 7 Aralık, A Renewed Political Deal for Sustainable Growth within the Eurozone and the EU, CEPS, http://www.ceps.be
• 8 Aralık, Caspian Energy 2035: a chance for Europe, EPC, http://www.epc.eu
• 9 Aralık, Reform of economic governance: taking stock and looking ahead, EPC, http://www.epc.eu
• 16 Aralık, Implementing innovation targets, EPC, http://www.epc.eu
HAZIRLAYANLAR :
Dilek İştar Ateş – Gamze Erdem Türkelli
bxloffice@tusiad.org
www.tusiad.org
Dr Bahadir Kaleagasi
International Coordinator
TUSIAD - Turkish Industry & Business Association
BRUSSELS :
Representation to the EU and BUSINESSEUROPE
(The Confederation of European Business)
T: +32 2 7364047 twitter.com/kaleagasi
kaleagasi@tusiad.org www.tusiad.org