AB ülkeleri içinde en sert yabancılar yasasına sahip olmakla övünen Danimarka'da, yabancılar siyasi malzeme konusu olmaya devam ediyor.
Danimarka Hükümeti bu sefer de, mali kaynaklarının yurtdışına akışını engellemek amacıyla bir dizi yeni önlem almaya karar verdiğini açıkladı. Buna göre sosyal yardım, işsizlik yardımı ve emeklilik ödeneği alıp yurtdışında yaşayan göçmen kökenliler mercek altına alınacak. Bu gelirlerin Danimarka sınırları dışında değerlendirilmesi suç olarak değerlendirilecek.
Ekonomik kriz dönemlerinde ülkelerin yurtdışına kaynak akışını engelleme girişimleri olağan uygulama. Olağandışı olan, Danimarka'da göçmen kökenliler için karışık kuralların devreye girmesi. Herhangi bir AB veya İskandinav ülkesine, Liechtenstein ya da İsviçre'ye taşınırsanız hem emekliliğinizin taban maaşını, hem emeklilik ek ücretini beraberinizde götürebiliyorsunuz. Buna karşılık¸ yıllarca Danimarka'da çalışıp vergi vererek emekliliği hak etmiş birey olarak yukarıda sayılanlar dışında bir ülkeye gidecek olursanız, ek ödeme hakkınızı kaybediyorsunuz ve mali anlamda kaybınız büyük oluyor.
Bunlara ilaveten Temmuz 2010'da kabul edilen yasayla da, Danimarkalı emeklilerin AB dışındaki ülkelerde kalma süreleri iki ayla sınırlandırıldı. 26.000'i Danimarka vatandaşı 55.000 Türk asıllının yaşadığı ülkede uygulamadan en çok Türkler etkilenecek gibi görünüyor. Eğer Türk kökenli olup Danimarka vatandaşlığına geçtiyseniz, emekli olarak -AB üyesi olmayan- Türkiye'de iki aydan fazla kalırsanız "dolandırıcılıkla" suçlanıyorsunuz.
Yeni düzenlemeyle, aynı kazanılmış hakka sahip emekliler arasında farklı uygulamalara gidilerek eşitsizlik yaratıldığı aşikar. Her ne kadar "mali kaynakların yurtdışına akmasının engellenmesi" şeklinde gerekçe öne sürülse de, AB ve İskandinav ülkeleri, Liechtenstein veya İsviçre söz konusu olunca mali kaygıların aynı derecede önem taşımadığına tanık oluyoruz. Bugüne kadar yapılan uygulamalara bakıp değerlendirirsek, Danimarka parlamentosunun bir kez daha AB ve belli coğrafi bölge kökenli olmayan vatandaşlara yönelik ayrımcı uygulamalarını sürdürdüğünü söylemek yanlış olmasa gerek. AB ülkelerinde diledikleri gibi kalan emeklilerin, AB dışındaki ülkelerde bulunmalarının iki ay ile sınırlandırılmasını ve bu kanuna uymayanların "dolandırıcılıkla" suçlanma olasılığı başka nasıl açıklanabilir.
Göçmen kökenli de olsa Danimarka vatandaşlarının AB yasalarından doğan haklarının, dolayısıyla "kanunlar karşısında her birey eşittir" prensibinin gözetilmesi gerekiyor. Bir yandan göçmenlerin sınır dışı edilmesi için mazeretler yaratılırken, diğer yandan emekli olup anavatanına dönmek isteyenlerin hak kaybına uğratılması sizce de çelişki değil mi?
AB Komisyonu'nu, ulusal yasaların AB kuralları üzerinde tutulmasını engelleyecek mekanizmaları biran önce devreye sokması ve Danimarka'ya yasalar nezdinde tüm vatandaşlarının eşit olduğunu hatırlatması için göreve davet ediyoruz.
Mahir SERGEN