Cumhuriyetimizin kurucusu, Başkumandan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete irtihalinin 84. yıldönümünde, T.C. Brüksel Büyükelçiliğimizde düzenlenen bir törenle anıldı.
Brüksel Büyükelçiliği Dursun Aksoy Toplantı Salonu’nda düzenlenen anma törenine Brüksel Büyükelçisi Bekir Uysal, AB nezdinde Büyükelçi Mehmet Kemal Bozay, Azerbaycan Büyükelçisi Vaqif Sadıqov, Brüksel Başkonsolosu Umut Deniz, Büyükelçilik Askeri Ataşesi Kurmay Albay Çağrı Sağıroğlu ve Misyon yetkililerinin yanısıra, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, Türk siyasi partilerinin Belçika temsilcileri ve basın mensupları dahil olmak üzere çok sayıda kişi katıldı.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları anısına, saat 09.05'te bir dakikalık saygı duruşu gerçekleştirildi. İstiklal Marşımızın okunmasının ardından, Üçüncü Katip Hilal Uzman tarafından Atatürk’e ilişkin bir konuşmanın yapıldığı törende Brüksel Büyükelçiliği Geçici Maslahatgüzarı Çiğdem Say da davetlilere hitapta bulundu.
Çiğdem Say konuşmasında: "Dünyanın dört bir yanındaki dış temsilciliklerimiz olarak, "Yurtta sulh cihanda sulh" düsturunda ifadesini ve derinliğini bulan dış politika anlayışımızla, devletimizi büyük bir onurla temsil ediyor, O'nun açtığı yolda ilerliyoruz.
Türkiye ile Belçika arasında dostluk ve işbirliği köprüsü olan Belçika Türk toplumu da, barış ve işbirliği için önderlik etmiş Atamızı kalplerinde büyük bir sevgi ve saygıyla yaşatmaktadır. Geleceğimiz olan çocuklarımızın ve gençlerimizin de, kalplerinde Atatürk sevgisi ve vatan bilinciyle yetiştiklerini görmek bizler için gurur vericidir." ifadelerine yer verdi.
Büyükelçilik Askeri Ataşesi Kurmay Albay Çağrı Sağıroğlu tarafından yapılan "Dış Basında Atatürk" konulu sunumda, başta Belçika basını olmak üzere tüm dünya basınında Atatürk'ün vefatının yansımalarına değinildi.
Törende ayrıca, Alin Yalçın, Nisa Dağcı ve Melis Taşlıarmut isimli öğrenciler, Mustafa Kemaller Tükenmez ve Mustafa Kemal’i Düşünüyorum adlı şiirleri okudular.
Tören, Atatürk'ü anlatan kısa bir video gösteriminin gerçekleştirilmesinin ardından, Atatürk'ün anısına açılan hatıra defterinin imzalanmasıyla son buldu.
