Haberin yayım tarihi
2008-02-19
Haberin bulunduğu kategoriler

Brüksel'de bir hafta…18 Şubat 2008

AB - Türkiye
 
- AB Genel İşler ve Dış İlişkiler Bakanlar Konseyi'nin 18 Şubat tarihli toplantısında gözden geçirilmiş Katılım Ortaklığı Belgesi (KOB) kabul edildi. 2006/35/EC sayılı kararın yerine geçen bu yeni karar üzerine Türkiye'nin bir zaman çizelgesi oluşturması ve öncelikli reform alanlarını belirleyerek, bunlara yönelik çözümleri tanımlaması gerekecek.
 
KOB, Türkiye'nin AB ile bütünleşmesi için yapması gereken hazırlıkların çerçevesini oluşturuyor ve AB'nin Türkiye'ye sağlayacağı mali yardımlar için kılavuz özelliği taşıyor. Yeni KOB'da Türkiye'nin 1-2 yıl içinde gerçekleştirmesi gereken öncelikler kısa dönemli; 3-4 yıllık bir dönemde ele alması gereken konular ise orta vadeli öncelikler olarak nitelendiriliyor.
 
1993 yılında Kopenhag AB Konseyi'nde belirlenen siyasi kıstaslar ve 3 Ekim 2005'te AB Konseyi tarafından onaylanan müzakere çerçeve belgesindeki gerekliliklerin tamamlanması Türkiye'nin önündeki en önemli konular olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye'nin kısa dönemli öncelikleri: 

• Demokrasi ve hukukun üstünlüğü;
 
• İnsan hakları, sivil ve siyasi haklar, ekonomik ve sosyal haklar, azınlık hakları, kültürel haklar ve azınlıkların korunması; 

• Bölgesel konular ve uluslararası sorumluluklar;
 
• Farklı müzakere başlıklarında AB müktesebatının kabul edilmesi.
 
Orta vadeli öncelikler ise ekonomik kıstaslar ve üyeliği üstlenme kapasitesi alanlarını kapsıyor. 

- Türkiye AB'nin Rekabetçilik ve Yenilikçilik Programı'nda (Competitiveness and Innovation Programme CIP) yer alacak. AB Komisyonu Başkan Yardımcısı ve şirket işlerinden sorumlu Komiser Gunther Verheugen ve AB nezdinde Daimi Temsilci Büyükelçi Volkan Bozkır tarafından imzalanan ön mutabakat belgesi ile yenilikçilik, girişimcilik ve büyüme konularında KOBİ'lere destek amacıyla düzenlenmiş olan programa Türkiye'nin katılımı gerçekleşmiş oldu.

Böylece Türkiye 27 AB ülkesi ile birlikte "Avrupa Şirket Ağı"na (Entreprise Europe Network) katılabilecek ve girişimcilik, KOBİ politikaları, AB'de rekabetçilik ve yenilikçilik alanlarındaki uygulamalarla ilgili bilgi paylaşımında bulunabilecek. Rekabetçilik ve Yenilikçilik Programı'na katılımı sayesinde Türkiye, KOBİ'lerin rekabet gücünün artırılması ve yenilikçilik alanındaki çalışmaların geliştirilmesi hedeflerine odaklanabilecek. 

Rekabetçilik ve Yenilikçilik Programı üç bileşenden oluşuyor:
 
1. Girişimcilik ve Yenilikçilik Çerçeve Programı: Bu program şirketlerin rekabet gücünün artmasına katkıda bulunmayı hedefliyor.
 
2. Bilgi ve İletişim Teknolojileri (BİT) Politikası Destek Programı: Program sürdürülebilir, rekabetçi ve yenilikçi bir Bilgi Toplumu oluşturulması için BİT kullanımının artırılması çalışmalarını destekliyor.
 
3. Avrupa Akıllı Enerji Programı: Enerji verimliliği ve ulaştırma da dahil olmak üzere yenilenebilir enerji kaynaklarının geliştirilmesi çalışmalarını destekliyor. 
 
AB - Kosova
 
- AB Dönem Başkanı Slovenya Başbakanı Janez Jansa 17 Şubat tarihinde bağımsızlığını ilan eden Kosova'ya yönelik bir açıklama yaptı. Jansa açıklamasında Kosova'nın bağımsızlığını ilan edişinin sürpriz olmadığını, uzun süredir devam eden müzakereler sonrasında tüm çözüm önerilerinin tükendiği ve uzun dönemde Kosova'da statükonun sürdürülebilir olmadığının ortaya çıktığını belirtti. Bütün tarafların dengeli bir şekilde davranacağını ve şiddetten kaçınacağını umduğunu belirten Jansa, hem Batı Balkan ülkelerine olan yakınlığı hem de AB Dönem Başkanı olması dolayısıyla Slovenya'nın söz konusu durumun eşgüdümünü sağlamak ve bir çözüme ulaştırmak adına ayrı bir rol üstlendiğini söyledi.

Slovenya'nın Kosova'yla ilgili AB içindeki çalışma ve diğer faaliyetlerin eşgüdümünü sağlayacağını ifade eden Jansa bu anlamda Batı Balkanlar bölgesinin AB'den beklentilerini karşılaması için elinden geleni yapmayı taahhüt etti.
 
18 Şubat'ta toplanan AB Genel İşler ve Dış İşleri Bakanlar Konseyi 17 Şubat'ta bağımsızlığını ilan eden Kosova'nın resmen tanınıp tanınmayacağına ilişkin bir karar almaya çalışıyor. AB Bakanlar Konseyi'ndeki görüşmeler devam ederken Kosova'nın bağımsızlığını resmen tanıdığına dair ilk açıklama ise ABD'den geldi.
 
- Kosova'nın bağımsızlığını ilan etmesinden bir gün önce 16 Şubat tarihinde AB Kosova Misyonu göreve başladı. AB'nin Kosova Misyonu üç bileşenden oluşuyor; hukukun üstünlüğü; Uluslararası Sivil Ofisi'ne özel AB temsilcisinin atanması; ekonomik kalkınma ve reformları yönlendirecek AB Komisyonu bölümünün çalışmalarına başlaması. AB Misyonu temel olarak polis, adalet, gümrükler, hukukun üstünlüğü ve benzeri konularda Kosova makamlarına yardımcı olmayı hedefliyor.
 
AB - Ukrayna
 
- Ticaretten sorumlu AB Komiseri Peter Mendelson ve Ukrayna Başkanı Viktor Yushenko AB ile Ukrayna arasında Serbest Ticaret Anlaşması (STA) imzalanması için müzakereleri başlattı. AB müzakereleri başlatmak için Ukrayna'nın Dünya Ticaret Örgütü'ne (DTÖ) katılımı önkoşulunu ileri sürmüştü. Ukrayna 5 Şubat'ta DTÖ'ye üye oldu.
 
AB ve Ukrayna arasındaki STA müzakereleri kapsamında Ukrayna pazarının serbestleşmesi ve yasal çerçevesinin AB ile uyumlu hale gelmesi için çalışmalar gerçekleştirilecek. Ayrıca her iki taraf da yatırım ortamının kolaylaştırılması için gerekli düzenlemeleri yürürlüğe koyacak. Yasal düzenlemeler sonrasında Ukrayna'nın AB'den gerçekleştirdiği ithalatın iş dünyası ve tüketiciye olan maliyetinin düşürülmesi hedeflenecek. Öte yandan Ukrayna, dünyanın en geniş pazarı olan AB iç pazarına erişimini artırabilecek. AB Ukrayna'nın en büyük ihracat ortağı durumunda bulunuyor.
 
AB - Karadeniz Ülkeleri
 
- Karadeniz'e kıyısı bulunan ülkelerin dış işleri bakanlarını bir araya getirmek üzere birincisi düzenlenen Karadeniz Sinerji Toplantısı 14 Şubat'ta Kiev'de gerçekleştirildi. AB Komisyonu tarafından 2007 yılında başlatılan bir girişim olan "Karadeniz Sinerjisi", bölge içindeki ülkeler arasındaki ve bölgeyle AB arasındaki işbirliğini artırmayı amaçlıyor. Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yuschenko tarafından açılışı yapılan toplantıya AB Komisyonu adına katılan dışişleri ve Komşu Ülkeler Politikası'ndan sorumlu Komiser Benita Ferrero-Waldner, girişimin AB ile Türkiye ve Rusya arasında daha yakın işbirliği kurulması açısından önemine değindi.
 
Girişim kapsamında özellikle enerji, iyi yönetişim, ulaştırma, çevre, göç ve sınır ötesi suçla mücadele alanlarında ortak projeler geliştirilmesi hedeflenirken, ayrıca Karadeniz ve Karadeniz'e bağlı nehirlerin korunması için bir çerçeve oluşturulması amaçlanıyor.
 
AB - Genişleme
 
- AB Bakanlar Konseyi AB Komisyonu'nun yayınladığı ilerleme raporu ve Aralık 2007'deki AB liderler zirvesinde aldığı karar doğrultusunda Hırvatistan ile AB arasındaki yeni Katılım Ortaklığı Belgesi'ni (KOB) onayladı. Bu karar üzerine Hırvatistan'ın AB'ye katılımı ile ilgili yeni bir zaman çizelgesi oluşturması ve güncellenmiş KOB'da yer alan önceliklerin ele alınması için iş planı belirlemesi gerekecek.
 
KOB Hırvatistan'ın AB üyeliği yolundaki hazırlıklarının bir çerçevesini oluşturuyor ve aynı zamanda müzakere sürecinin ilerleyişini belirleyerek, AB'nin sağlayacağı mali yardımlar için bir kılavuz niteliği taşıyor. Hırvatistan'ın önünde yer alan öncelikler:
 
• AB ile arasındaki İstikrar ve Ortaklık Anlaşması kapsamındaki taahhütlerin yerine getirilmesi;
 
• Adli reform için hazırlanan eylem planının ve stratejinin güncellenerek uygulamaya konulması;
 
• Kamu idaresi reformunun stratejik çerçevesinin hayata geçirilmesi,
 
• Ulusal azınlıklara yönelik kanunun uygulamaya konulması;
 
• Bölgedeki vatandaşlar arasındaki anlaşmazlıkların çözümü;
 
• Eski Yugoslavya için kurulan Uluslararası Ceza Mahkemesi ile tam işbirliğinin sağlanması;
 
• İş ortamının iyileştirilmesi ve ekonomik büyüme potansiyelinin geliştirilmesi.
 
AB Kurumlar
 
- AB Komisyonu 2009 yılına yönelik önceliklerini belirten Yıllık Siyasi Strateji belgesini 13 Şubat'ta yayınladı. Komisyon'un 2009 yılına yönelik öncelikleri daha önceki yıllara paralel olarak beş ana konu başlığı altında toplanıyor:
 
• Büyüme ve istihdam
 
• İklim değişikliği ve sürdürülebilir bir Avrupa
 
• Ortak göç politikasının oluşturulması
 
• Vatandaşların ön plana konulması
 
• Küresel bir ortak olarak Avrupa
 
AB Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso bir açıklama yaparak Lizbon Antlaşması çerçevesinde oluşacak yeni kurumsal yapı ile ekonomik reform, daha fazla istihdam, iklim değişikliği, enerji güvenliği ve göç gibi konularda daha verimli bir şekilde çalışacaklarını düşündüğünü belirtti.
 
Komisyon 2009 yılında Tek Pazar Gözden Geçirme, Daha iyi Yasal Düzenleme gibi yatay süreçlere devam ederken, aynı zamanda AB bütçesinin yenilenmesi çalışmalarına da hız verecek.
 
- AB Komisyonu AB'nin 2007 yılı faaliyetleri ile ilgili gelen değerlendirme raporunu 13 Şubat'ta yayınladı. Rapora göre 2007 yılında meydana gelen en önemli gelişmeler Lizbon Antlaşması'nın imzalanması, AB'nin 27 üye ülkeye genişlemesi, iklim değişikliği ve küreselleşmenin yarattığı zorluklar konularında ortak hedeflerin belirlenmesi oldu.
 
Rekabet ve devlet yardımları
 
- AB Komisyonu İspanya'da patentler, modeller, gizli formül ve üretim süreçlerine yönelik olarak bir kurumlar vergisi kredi sistemi oluşturulmasının AB devlet yardımları mevzuatına aykırı olmadığına karar verdi. Komisyon vergi kredilerinin herhangi bir bölge ya da şirkete yönelik bir avantaj oluşturmadığını ve genel bir önlem olarak değerlendirilebileceğini, dolayısıyla devlet yardımı olarak nitelendirilemeyeceğini ifade etti.
 
- AB Komisyonu Letonya'da bir enerji santralı yapımı için Ignalina Uluslararası Yardım Fonu'ndan 170 milyon €'luk bir hibe ayrılmasının AB devlet yardımları mevzuatına aykırı olmadığına karar verdi.
 
- AB Komisyonu yetkilileri 13 Şubat'ta dünyanın en büyük bilgisayar işlemcisi üreticisi Intel ve perakende devi Media Markt'ın Münih şehrindeki bürolarına baskınlar düzenleyerek AB rekabet mevzuatının ihlal edilip edilmediği ile ilgili incelemelerde bulundu. Intel 6 ay önce rakibi AMD'nin piyasa dışı bırakılması için perakendecilerle maliyet fiyatının altına satışlar yapılması konusunda anlaşmakla suçlanmıştı. Bu firmaların suçlu bulunmaları halinde yıllık gelirlerinin %10'una karşılık gelebilecek bir ceza ödemeleri gerekebilecek.
 
Şirket İşleri
 
- AB Bakanlar Konseyi 12 Şubat'ta hizmetlere ilişkin katma değer vergisi (KDV) ile ilgili bir dizi önlem kabul etti. Portekiz Dönem Başkanlığı sırasında 4 Aralık tarihinde varılan siyasi uzlaşma çerçevesinde oluşturulan paket, iki yönerge önerisi ve bir yasal düzenleme içeriyor.1 Ocak 2010 tarihinde yürürlüğe girmesi öngörülen pakette yer alan önlemler şunlar:
 
- İşletmeden işletmeye (B2B) hizmetlerde vergilendirme hizmet sağlayıcının değil, müşterinin bulunduğu yerde yapılacak.
 
- İşletmeden tüketiciye (B2C) yönelik hizmetlerde vergilendirme birçok hizmet için hizmet sağlayıcının bulunduğu yerde yapılmaya devam edecek. Ancak restoran hizmetleri; kültürel, sporla ilgili, bilimsel ve eğitimle ilgili hizmetler; telekomünikasyon, yayın ve elektronik hizmetler gibi bazı alanlarda vergilendirme hizmetin sağlandığı yerde yapılacak.
 
- Telekomünikasyon, yayın ve elektronik hizmetler alanında bir "tek kapı" sistemi oluşturularak hizmet sağlayıcıların kendi ülkelerindeki KDV işlemlerini gerçekleştirmek suretiyle diğer ülkelerdeki faaliyetlerinin de kapsanması sağlanacak. KDV geliri daha sonra hizmet sağlayıcının bulunduğu yerden hizmetin verildiği ülkeye aktarılacak. Bu alandaki önlemler 1 Ocak 2015'te yürürlüğe girecek.
 
Araştırma
 
- AB ülkelerinin yenilikçilik alanındaki performanslarını yıllık olarak değerlendiren Avrupa
Yenilikçilik Skor Tahtası'nın 2007 sonuçları 14 Şubat'ta açıklandı. AB genelinde bu alandaki gelişmeleri ümit verici olarak değerlendiren AB Komisyonu Başkan Yardımcı Günter Verheugen, ABD düzeyinin yakalanması ve kamu sektöründeki araştırma çalışmalarının artırılması için daha fazla çaba sarf edilmesi gerektiğini ifade etti. Rapora göre ülkelerin sırlaması şu şekilde oldu:
 
- Yenilikçilik liderleri: İsveç, Danimarka, Finlandiya, Almanya, İsrail, Japonya, İsviçre, İngiltere ve ABD.
 
- Yenilikçilik takipçileri: Avusturya, Belçika, kanada, Fransa, İzlanda, İrlanda, Lüksemburg ve Hollanda.
 
- Orta derecede yenilikçiler: Kıbrıs, Çek Cumhuriyeti, Estonya, İtalya, Norveç, Slovenya, İspanya ve Avustralya.
 
- Yetişen ülkeler: Bulgaristan, Hırvatistan, Yunanistan, Macaristan, Letonya, Litvanya, Malta, Polonya, Romanya ve Slovakya. Türkiye ise daha düşük seviyede bir performans gösteriyor. 

Tarım 

- AB Komisyonu 12 Şubat'ta Çin'den ithal edilen pirinç ürünlerinin zorunlu olarak bir sertifika rejimine tabi tutulmasına karar verdi. Komisyon'un bu kararı Çin'den gelen ürünlerin AB'de kullanımı yasak olan Bt83 tipi genetik olarak değiştirilmiş organizmalar içermesi riskine karşı alındı. 2006 ve 2007 yıllarında yapılan kontrollerde bu organizmaya rastlanmasını takiben yapılan uyarılara karşın Çin'in bu konuda yeterli önlem almadığını belirten Komisyon'un kararı 15 Nisan'dan itibaren yürürlüğe girecek.
 
- AB Komisyonu 12 Şubat tarihinde genetik olarak değiştirilmiş A2704-12 tipi soya fasulyesi ve LL25 tipi pamuğun AB içinde kullanımına izin verilmesini önerdi. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu'na göre bu organizmalar insan ya da hayvan sağlığına yönelik bir risk oluşturmuyor. AB Konseyi'ne giden önerinin üç ay içinde yürürlüğe girmesi öngörülüyor.
 
Adalet ve İçişleri
 
- AB Komisyonu 13 Şubat'ta Schengen Alanı'ndaki sınır kontrollerinin güçlendirilmesine yönelik üç öneri kabul etti. Terör ve organize suçla mücadele için hazırlandığı belirtilen geniş kapsamlı paket, üçüncü ülke vatandaşları için bir giriş-çıkış kayıt sistemi, yeni bir Avrupa Sınır İzleme Sistemi ve AB Sınır Denetimi Ajansı Frontex'in daha iyi kullanımı olmak üzere üç öneri içeriyor.
 
2015 yılında faaliyete geçmesi planlanan giriş ve çıkışlar için önerilen teklif kapsamında vize tarihi sona erdiği ve Schengen çıkışı gerçekleşmediği taktirde bütün AB üyesi ülkelere bir uyarı gönderilecek. Ayrıca Schengen Alanı'na giren üçüncü ülke vatandaşları vize başvurusu sırasında biometrik verilerini girmek zorunda kalacak. Bu uygulamaya ABD, Kanada gibi vize uygulanmayan ülkelerden gelen kişiler de dahil olacak.
 
AB Komisyonu'nun adalet, özgürlük ve güvenlikten sorumlu üyesi Franco Frattini, 2006 yılı rakamlarına göre AB'de yaklaşık 8 milyon yasadışı göçmen bulunduğunu, binlerce ziyaretçinin ise vize süreleri dolduğu halde ülkelerine geç döndüklerini belirtti. Schengen Alanı'nda yasadışı olarak bulunan kişilerin yarısının AB'ye yasal yollarla girdiği tahmin ediliyor.
 
BRÜKSEL'DE GELECEK AY
 
AB Kurumları
 
• 25-26 Şubat, Rekabetçilik Konseyi
 
• 28 Şubat, Ulaştırma, Telekom ve Enerji Konseyi
 
• 3 Mart, Çevre Konseyi
 
Konferanslar-Seminerler
 
• 22 Şubat 2008, "Why is the language policy in the EU is a political dynamite?", CEPS, www.ceps.be 
 
• 21-22 Şubat, European Business Summit,
http://www.ebsummit.org/ 
 
• 26 Şubat, "Does the Treaty of Lisbon Promise a New Era?", Friends of Europe, www.friendsofeurope.org 
 
• 28 Şubat, "Europe's Water",
www.europeanvoice.com 
 
• 6-7 Mart, "Healthcare 2008",
www.europeanvoice.com 
 
Dr Bahadir Kaleagasi                
TUSIAD                
Turkish Industrialists' & Business Association    
Representative to the EU and BUSINESSEUROPE        
(The Confederation of European Business)          
     
Avenue des Gaulois, 13 - 1040 BRUSSELS    
T: +32 2 7364047    F: +32 2 7363993          
kaleagasi@tusiad.org     www.tusiad.org     
 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.