AB – Türkiye
- TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ başkanlığındaki TÜSİAD heyeti, 8 Eylül 2008 Pazartesi günü Brüksel'de çeşitli temaslarda bulundu. AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn ile görüşen heyet, Türkiye'nin müzakere sürecinde, önümüzdeki dönemde gündeme gelecek konuları ele aldı. Heyet ayrıca, Türkiye'nin AB Daimi Temsilcisi Büyükelçi Volkan Bozkır ile bir görüşme gerçekleştirdi. Şu konular görüşüldü:
• AB'ye uyum amaçlı Ulusal Program'ın Türk hükümeti tarafından siyasal liderlik, bürokratik disiplin ve topluma karşı saydamlık içinde uygulanması;
• Türkiye'nin AB üyeliği sürecinin kurumsal yapısının sağlamlığını ve son uluslararası gelişmeleri ve küresel ekonomideki sıkıntıları dikkate alarak tam üyelik yolunda daha kararlı ve hızla ilerlemesi gereği;
• TÜSİAD'ın gündemindeki öncelikler olan demokratik reformlar, kayıt dışı ekonomi, bölgesel kalkınma, eğitim ve enerji gibi konularda görüş alışverişi;
• AB ülkeleri ve Türkiye'de kamuoyuna yönelik iletişim çalışmaları.
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ'ın başkanlığındaki heyette, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ümit Boyner, TÜSİAD Üyesi Cem Duna ve AB Temsilcisi Bahadır Kaleağası yer aldı.
- AB Dönem Başkanlığı, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan'ın Dünya Futbol Kupası eleme maçları çerçevesinde Türkiye – Ermenistan milli maçını beraber izlemek üzere Erivan'da bir araya gelmelerinden duyulan memnuniyet ile ilgili bir açıklama yayınladı. Ziyareti tarihi olarak nitelendiren AB Dönem Başkanlığı, ziyaretin her iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleşmesi için olumlu bir ortam yaratacağını ümit ve temenni ettiğini ifade etti.
Dönem Başkanlığı ayrıca Türkiye'nin "Kafkasya için istikrar ve işbirliği platformu" girişimine verdiği önemi vurgulayarak Türkiye'nin, bu bölgedeki istikrar, güvenlik ve kalkınma konularındaki anlamlı katkısı, Gürcistan'daki çatışma çerçevesinde yeni bir boyut kazandığını belirtti.
- AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, Avrupa Parlamentosu üyesi Türk kökenli Alman milletvekili Vural Öger'in AB- Türkiye arasında neden bir vize kolaylığı anlaşması olmadığına dair yönelttiği soru önergesini yanıtladı. Öger, AB'nin Sırbistan, Makedonya, Karadağ, Bosna Hersek ve Arnavutluk gibi ülkelerle vize kolaylığı konusunda kurumsal diyalog yaşandığını, hatta Sırpların yakında AB ülkelerine vizesiz seyahat edebileceklerini belirterek "uzun yıllardan beri ortaklık yürüten Türkiye ile AB'nin yakınlaşması için neden benzer anlaşmalar yapılmadığını" soran bir soru önergisi göndermişti.
Yazılı yanıtında "vize kolaylığı anlaşması müzakereleri için Türk hükümetinden hiç niyet beyanı almadıklarını" ifade eden Rehn, bu anlaşmanın, sınır dışı edilen kişilerin geri dönüşü düzenlemesini de içereceğini, bu konunun AB'nin öncelikli hedefleri içerisinde yer aldığını, tıkanmış görünen müzakerelerin yeniden canlandırılması için çözüm aranmakta olduğunu kaydetti.
AB – Kıbrıs
- Kıbrıslı Türk ve Rum liderler Mehmet Ali Talat ve Dimitris Hristofyas, Kıbrıs konusundaki kapsamlı müzakereler için 3 Eylül'de resmen masaya oturdu.
Rum lider Dimitris Hristofyas, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, iki tarafın da çözüm istediğini vurgulayarak, çözümün "AB normlarında olmasını" istediklerini söyledi. Mehmet Ali Talat ise müzakerelere başlarken "çalışma azmi ve kararlılığı içinde olduklarını" ve Ankara'nın da kendilerini bu yönde desteklediğini söyledi.
Talat ile Hristofyas'ın 21 Mart görüşmesinden sonra başlayan yeni süreçte, taraflar 6 çalışma grubu ile 7 teknik komite oluşturulmasına karar vermişti. Talat ile Hristofyas, 23 Mayıs'ta yeniden bir araya gelerek Türk ve Rum kurucu devletlerinin oluşturacağı Kıbrıs devletinin, tek uluslararası kimlikli, federal bir hükümeti olması konusunda görüş birliğine varmıştı.
- Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyesi ve Kıbrıs raportörü Alman parlamenter Joachim Hörster, yazılı bir açıklama yaparak "Kıbrıs'ta iki toplum lideri arasında başlayan görüşmelerin, yıllardır adanın bölünmüşlüğüne son vermek için ortaya çıkan en iyi fırsat olduğunu" söyledi. Kıbrıs raportörü açıklamada "bu fırsatın kaçırılmaması" gerektiğini vurguladı.
Rum lider Dimitris Hristofyas'ın Konsey'in 29 Eylül - 3 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilecek sonbahar oturumunda, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın ise Hörster'in raporunu açıklamasını takiben Konsey toplantılarında birer konuşma yapmaları öngörülüyor.
- Kıbrıs Rum kesiminde yayınlanan Simerini gazetesi ve Insights Market Research Şirketi'nin, 3-5 Eylül tarihlerinde 600 kişinin katılımıyla gerçekleştirmiş olduğu doğrudan müzakerelerle ilgili anketin sonuçlarına göre ankete katılanların %60'ı Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile Rum lider Dimitris Hristofyas arasındaki doğrudan müzakerelerden olumlu sonuç beklemediğini belirtti.
Ankette "Kıbrıs sorunu ne kadar zamanda çözümlenir?" şeklindeki soruya %41 hiçbir zaman çözümlenmez, %22 iki ila beş yıla kadar, %21 bir yıl içinde, %12 beş ve 10 yıla kadar, %4 ise bilmiyorum yanıtını verirken; Kıbrıs sorununun iki bölgeli, iki toplumlu federasyonu zemininde çözümlenmesi durumunda Kıbrıs Türk denetimi altındaki bölgelerde yaşamak isteme arzusunda mısınız?" sorusuna %62 istekli değilim, %23 az istekliyim, %15 çok istekliyim yanıtını verdi.
AB - Genişleme
- AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barosso ve Sırbistan Cumhurbaşkanı Boris Tadic, Brüksel'de yaptıkları toplantı sonrasında bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Barroso Sırbistan'ın gerekli tüm şartları yerine getirmesi halinde 2009 yılında AB'ye aday üye ülke statüsünü kazanmasının mümkün olabileceğini belirtti. Barroso'nun Sırbistan'ın AB ile bütünleşmesini bir reform süreci olarak değerlendirmesi üzerine Cumhurbaşkanı Tadiç reformlara devam edeceğine dair söz verdi.
Sırbistan'ın temmuz 2008'de soykırım ve savaş suçuyla itham edilen eski Bosnalı Sırp Lider Radovan Karadziç'i tutuklaması AB'de geniş yankı bulmuş ve Barosso tarafından da bunun Sırbistan'ın AB üyeliği yolculuğunda bir kilometre taşı olarak değerlendirilmişti. Sırbistan 2009 yılı başlarında resmen AB adayı olup, 2014'e kadar da AB ye katılmayı istiyor.
- 2009'un ilk yarısında AB Dönem Başkanlığı'nı devralacak olan Çek Cumhuriyeti'nin Başbakan Yardımcısı Alexander Vondra, 2 Eylül'de Brüksel'de gerçekleştirilen bir basın toplantısında Hırvatistan'ın AB üyeliğine yönelik müzakerelerinin gelecek yıl sonuçlandırılmasının olası olduğunu belirtti.
AB Dönem Başkanlığı görevini Çek Cumhuriyeti'nden sonra yerine getirecek olan İsveç'in Dışişleri Bakanı Cecilla Malstrom da Hırvatistan'daki gelişmelere bağlı olarak Hırvatistan'la müzakerelerin İsveç AB Dönem Başkanlığı süresi içerisinde sonuçlandırılmasının beklendiğini ifade etti.
AB ile üyelik müzakerelerine 2005 yılında başlayan Hırvatistan, en geç 2011'de AB üyesi olmayı umuyor.
AB Liderler Zirvesi
- AB liderleri Gürcistan'la ilgili son gelişmeler ve AB-Rusya ilişkilerini değerlendirmek için AB Dönem Başkanı Fransa'nın çağrısı üzerine 1 Eylül'de Brüksel'de biraraya geldi. ABD'de Dünya Ticaret Merkezi'ne 11 Eylül'de yapılan saldırılardan sonra ilk defa acil bir şekilde toplanan liderler Kafkaslar'daki son durum ışığında Rusya ile ilişkilerin gelecekte nasıl bir yol izleyeceğini de değerlendirdi. Zirvede alınan kararlar:
• Rusya'nın Güney Osetya ve Abhazya'yı bağımsız topraklar olarak tanıdığını açıklaması sert dille kınandı.
• Gürcistan'daki anlaşmazlık, uluslararası hukukun, bağımsızlık, egemenlik ve toprak bütünlüğü ilkelerine bağlı olarak kalıcı bir sonuca bağlanmalıdır.
• Gürcistan ile AB arasındaki ilişkileri geliştirmek üzere Gürcistan'a uygulanan vize sürecinin kolaylaştırılacak ve Gürcistan'a yapılan insani yardımlar ve teknik konularda verilen destek artırılacak. İnşaat ve onarım çalışmaları için yeni yardımlar sağlanacak.
• Gürcistan-AB arasında bir serbest ticaret anlaşması imzalamak üzere görüşmelere başlanacak.
• Gürcistan'ın yeniden yapılandırılması için uluslararası bir konferans düzenlenecek.
• Rusya'nın ateşkes kararına tam olarak uyup uymadığını denetlemek üzere bölgeye gönderilen gözlemci sayısı artırılacak.
• Son olaylar AB'nin enerji güvenliğini artırma yönündeki çabalarını güçlendirmesi gerektiğini ortaya koymuştur. AB Bakanlar Konseyi ve AB Komisyonu işbirliği içinde çalışarak enerji kaynağının ve enerjinin AB'ye ulaştırıldığı rotaların çeşitlendirilmesi için atılacak adımları belirlemelidir.
• Kendisini AB'den tecrit etmemek Rusya'nın çıkarına olacaktır. AB ile Rusya arasında imzalanacak yeni Ortaklık ve İşbirliği Anlaşması'nın müzakereleri, Rus askeri güçleri 7 Ağustos öncesi konumlarına geri çekilene kadar ertelenecektir.
Ar -Ge
- AB Komisyonu 8 Eylül'de araştırma, geliştirme, yenilikçilik alanlarında var olan AB fonları hakkındaki bilgi düzeyini artırmak ve bu fonlara erişimi kolaylaştırmak amacıyla yeni bir rehber yayınladı. Rehberde, AB 7. Çerçeve Programı, Rekabetçilik ve Yenilikçilik Programı, Yapısal Fonlar ve Uyum Fonu hakkında basitleştirilmiş ve uygulamaya yönelik bilgiler yer alıyor.
Enerji
- Uluslararası Enerji Ajansı (UEA) AB'nin enerji politikasıyla ilgili incelemelerini tamamladı. UEA tarafından ilk defa gerçekleştirilen incelemelerde AB'nin özellikle geçtiğimiz yıl içinde enerji ve iklim değişikliği alanlarında ortaya koyduğu yasal düzenlemeler ve politika girişimleri yer alıyor. Raporda yer alan bulgular:
• Enerji ve iklim değişikliği: AB Komisyonu'nun 23 Ocak'ta yayınladığı iklim ve enerji yasa paketi hırslı bir hedef içermekle birlikte ileri görüşlü bir yaklaşımdır. Bu hedeflere ulaşılması için kararlı bir yaklaşım ve büyük çapta yatırımlar gereklidir. Önerilenlerin başarılması durumunda AB'nin enerji üretim ve tüketim alışkanlıklarında köklü değişimler olacaktır.
• Piyasanın serbestleştirilmesi: Enerji piyasasının serbestleştirilmesini UEA da desteklemektedir. Bu şekilde tüketicilerin seçenekleri artacak ve sektördeki maliyetler piyasaya daha adil bir şekilde dağıtılmış olacaktır.
• Enerji Dış Politikası: Tedarikçi ülkelerle ilişkilerin geliştirilmesi enerji arzının sürekliliği açısından önemlidir. OPEC ile AB'nin toplantıları bu konuya bir örnektir. Bazı AB üyelerinin tedarikçi ülkelerle olan birebir ilişkilerini bu şekilde sürdürme isteği AB'nin tek bir ses olabilmesini engellemektedir. Komisyon ve diğer AB kurumları kendilerine AB düzeyinde daha merkezi bir rol oluşturarak, AB'nin tedarikçilerle olan ilişkilerinde ağırlığını koyması için etkin olmalıdır.
• Enerji ve Ar-Ge: Enerji ve çevre ile ilgili gelecekteki güçlüklerle başa çıkabilmek için ar-ge yatırımları artırılmalıdır. 2007-2013 döneminde AB'nin enerji alanında yapacağı ar-ge yatırımlar için yaklaşık 5,1 milyar € ayrılmıştır. Bilgi teknolojileri için ise bu rakam 9 milyar €'dur. Ar-ge yatırımları daha stratejik bir yaklaşımla düzenlenmelidir. Bu bakımdan AB'nin düşük karbonlu enerji teknolojileri geliştirilmesi hedefiyle 2007 tarihli Stratejik Enerji Teknoloji Planı geliştirmesi olumludur. Ancak bu plan mali kaynaklar açısından bazı güçlüklerle karşı karşıyadır.
UEA Başkanı Nobuo Tanaka raporu tanıtmak ve önemli bulguları paylaşmak üzere AB Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso ve enerjiden sorumlu AB Komiseri Andris Piebalgs ile bir toplantı gerçekleştirdi.
Telekom
- AB Komisyonu'nun hazırladığı Telekom Reformu paketi Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulu'nda tartışıldı. Tartışmanın önemli bir bölümünde sabit telefonlar ve cep telefonları kullanıcılarına ve ayrıca İnternet hizmet sağlayıcılarına daha fazla hak sağlamak ve seçeneklerini artırmak için getirilen öneriler görüşüldü.
AP'de tartışılan başlıca yedi konu:
• Komisyon'a göre kullanıcıların en iyiyi seçebilmeleri için saydamlık büyük önem taşıyor. Bunun için de işletmelerin kolay anlaşılır ve gerçekçi bilgileri yayınlaması gerekiyor.
• Önerilen "geniş bant" reformu sayesinde İnternet ağının kırsal bölgelere de yayılması mümkün olabilecektir.
• Kullanıcıların telefon numaralarını değiştirmelerine gerek olmaksızın sabit telefon ve cep telefonu hizmet sağlayıcılarını bir gün içerisinde değiştirebilmelerine olanak sağlanması gerektiği vurgulandı.
• Haberleşme hizmetlerinde kullanıcıların kişisel bilgilerinin korunmasının önemi.
• Engellilere daha iyi kullanım olanakları sağlamak için 112 acil servis, altyazılı televizyon kanalları, sesli açıklamalar ve işaret dilinden yararlanabilmeleri için gerekli değişikliklerin yapılması.
• İnternet'in açık yapısı, bilgi toplumu için çok büyük önem taşımaktadır. Makul ölçülerdeki kısıtlamalar ve kullanıcının yasal içerik seçimi gibi konular bir saydamlık mekanizması içerisinde gerçekleştirilmelidir.
• Görüşülen bir başka öneri de 112 Avrupa acil numarasına erişimin kolaylaştırılması ve etkinleştirilmesi oldu.
Bilgi Toplumu
- AB Komisyonu 4 Eylül'de önümüzdeki 10 yıl içinde Bilgi ve İletişim Teknolojileri (BİT) alanında yürütülen araştırma ve geliştirme faaliyetlerindeki konumunu güçlendirmeye yönelik en iyi stratejileri belirlemek amacıyla bir kamuoyu yoklaması başlattı. 7 Kasım 2008 tarihine kadar sürecek olan yoklamada yer alan ana konular şunlar:
• Bilgi ve İletişim Teknolojileri alanında yürütülen Ar-Ge faaliyetlerine ilişkin zorluklar,
• AB'nin liderlik alabileceği alanların belirlenmesi,
• Bilgi ve İletişim Teknolojileri alanındaki kamu politikaları.
Önümüzdeki yıl son halini alıp uygulanılacak olan bütünleştirilmiş strateji; BİT sanayisi, BİT uzmanları, siyasetçiler ve halkın katkısıyla oluşturulacak. Yeni stratejiyle AB BİT sanayisinin ve özellikle KOBİ'lerin küresel rekabetteki yerlerinin güçlendirilmesi amaçlanıyor.
Tarım
- AB Komisyonu, 1 Eylül'de gıda güvenliğinin güçlendirilmesi amacıyla birlik ülkelerinde üretilen tarım ürünleri üzerindeki zirai ilaçların azami kalıntı sınırlarının (MRL) eşitlenmesine karar verdi. Komisyon, Avrupa Gıda Güvenliği Yetkili Kurumu (EFSA) ve üye ülkelerin ortak çalışmalarıyla oluşturulan yeni kurallar ile ülkeler arası farklı kalıntı sınırlarının yarattığı kargaşayı önleyerek hem tüketicilerin gıda güvenliğini garanti etmeyi, hem de tüccarlar ve ihracatçılara kolaylık sağlamayı hedefliyor.
Düzenlemeye bağlı olarak, 1 Eylül 2008 itibariyle her ülke için farklı MRL listeleri yerine tek bir liste oluşturuldu. Liste AB ülkeleri içinde ve dışında kullanılan 1100 zirai ilacı ve bu ilaçların 315 tarımsal ürün üzerinde bulunabileceği azami kalıntı sınırlarını içeriyor.
Yeni kurallarla herhangi bir AB ülkesinde üretilen bir ürünün bütün AB tüketicileri için eşit ve olabildiğince sağlıklı hale getirilmesi planlanıyor.
*
BRÜKSEL'DE GELECEK AY
AB Kurumları
• 15-16 Eylül, Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi
• 25 Eylül, Rekabetçilik Konseyi
• 25-26 Eylül, Adalet ve İçişleri Konseyi
• 7 Ekim, Ekonomik Mali Konsey
• 13-14 Ekim, Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi
• 15-16 Ekim, AB Liderler Zirvesi
Konferanslar-Seminerler
• 16- 22 Eylül, "European Mobility Week!"
http://www.european-agenda.com/events/21123.php
• 19 Eylül, "Developing Europe's Energy Security",
http://www.friendsofeurope.org/
• 29 Eylül, "The political economy of the Fischler reforms of the common agricultural policy"
www.ceps.be
• 3 Ekim, "Turkey's economic integration to the EU, a • "Open Days", response to global competition", TUSIAD, MEDEF, BUSINESSEUROPE 6-9 Ekim,
http://ec.europa.eu/regional_policy/conferences/od2007/index.cfm
Dr Bahadir Kaleagasi
TUSIAD
Turkish Industrialists' & Business Association
Representative to the EU and BUSINESSEUROPE
(The Confederation of European Business)
Avenue des Gaulois, 13 - 1040 BRUSSELS
T: +32 2 7364047 F: +32 2 7363993
kaleagasi@tusiad.org www.tusiad.org