BU SAYIDA:
AB - TÜRKİYE
AB – UKRAYNA
AB - RUSYA
AB – HAİTİ
ULAŞIM
TÜKETİCİ SAĞLIĞI
İÇ İŞLERİ: VİZE POLİTİKASI
EKONOMİ
AVRUPA YATIRIM BANKASI
AB - Türkiye
- ABD merkezli düşünce kuruluşu German Marshall Fund (GMF) "Bölgesel Ekonomik Oyuncu olarak Türkiye: Başarılar ve Zayıflıklar" (Turkey as a Regional Economic Actor: Successes and Weaknesses) başlıklı bir rapor yayımladı. Raporda olumlu ekonomik beklentilerin Türkiye'yi Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesindeki varlığını güçlendirmeye ittiği, Türkiye'nin bu bölgeye olan ihracatını coğrafi yakınlığı ve kişilerin ve malların dolaşım özgürlüğü kapsamında gerçekleştirdiği ikili anlaşmalar sayesinde ciddi oranda arttırdığı vurgulandı. Raporda bu durumun Türkiye'nin kriz sonrası ekonomik düzelmesine katkıda bulunmanın yanı sıra, Türkiye'nin bölgeye yönelik dış politikasının daha iddialı olması sonucunu doğurduğu da belirtildi.
GMF raporunda ekonomik büyümenin orta ve uzun vadede sürdürülebilir olması için yapısal reformlar gerçekleştirilerek, verimliliğin ve rekabetçiliğin artırılması gerektiğinin altını çizdi. Bu reformların siyasi olarak bir maliyeti olduğunun belirtildiği raporda, önümüzdeki dönemde gerçekleşecek seçimlerin reform ivmesini düşürdüğüne de değinilen raporda, hükümetin şu anda içinde bulunduğu olumlu durumda reformları gerçekleştirmediği takdirde Türkiye'nin ekonomik geleceğinin zedeleneceği ve buna bağlı olarak Orta Doğu'daki siyasi etkisinin azalacağı savunuldu.
- Brüksel merkezli düşünce kuruluşu Avrupa Politikalar Merkezi'nde (European Policy Center – EPC) bir konuşma yapan Yunanistan Dışişleri Bakanı Dimitris Drucas, AB'nin genişlemesi ve Türkiye'nin AB süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Genişleme sürecinin siyasi ivmesini kaybettiğini söyleyen Drucas, daha önce gerçekleşen genişlemelerin güçlü siyasi irade gerektirdiğini vurguladı ve sürecin teknik ve mekanik bir hal alması nedeniyle kamuoyunun sürece olan ilgisini kaybettiğini belirtti. Drucas, Yunanistan'ın Türkiye'nin ve Balkan ülkelerinin üyelik süreçleri ile yakından ilgilendiğini kaydetti.
Balkan ülkelerinin AB sürecine dâhil edilmesinin bölgenin istikrarının yanı sıra, bölgedeki barışın kalıcı olmasına katkıda bulunacağını vurgulayan Drucas, Balkan ülkelerinin AB vizyonuna yeni bir ivme kazandırılması için Yunanistan'ın 2014 AB Dönem Başkanlığı sırasında çabalarını devam ettireceklerini kaydetti. Batı Balkan ülkeleriyle bağların kuvvetlendirilmesi gerektiğini savunan Drucas, AB'nin bu ülkeler için tam üyelik tarihini de kararlaştırması gerektiğine, bu şekilde reformların teşvik edilmiş olacağına inandığını vurguladı.
Drucas, Türkiye'nin Avrupa'nın geri kalanıyla karşılaştırıldığında ne kadar farklı olduğu yönündeki savlara karşı her üye ve aday ülkenin farklı olduğunu, tek olduğunu ve bu farklılıkların da AB'yi kuvvetlendiren bir kaynak olabileceğini vurguladı.
Drucas Türkiye'nin AB üyelik sürecinin bazı AB üyeleri tarafından kamuoyu fobilerini güçlendirecek şekilde kullanıldığını ve bu durumun sürece oksijen akışını kestiğini söyledi. Drucas Türkiye'nin reform sürecindeki gecikmelerin ve aksaklıkların da süreci tıkanıklığa ittiğini savundu. Drucas, Türkiye'nin G. Kıbrıs konusundaki yükümlülüklerini yerine getirmeyi reddettiğini iddia etti. Türkiye'nin Kıbrıs'taki askerlerini çekmediği ve protokolleri uygulamadığı takdirde AB'ye üye olamayacağını söyleyen Drucas, Türkiye'nin AB üyesi olması durumunda en kazançlı çıkanların Kıbrıs'ta yaşayan halk olacağını belirtti.
Konuşmasında Yunanistan'ın Türkiye'nin AB üyelik sürecine yeni bir ivme kazandırmak için itici güç rolü üstlenmeye hazır olduğunu aktaran Drucas, 2011 yılı Haziran başında Türkiye'de gerçekleşecek genel seçimler sonrası Haziran sonu ya da sonbaharda Türkiye'deki yeni hükümetin katılacağı bir AB – Türkiye Zirvesi'nin toplanmasını önerdi. Bu zirvenin Türkiye'nin üyeliği için yeni bir yol haritası çizen siyasi bir bildirgenin kabul edilmesi amacını taşıyacağını söyleyen Drucas, Türkiye'nin yükümlülüklerini açıkça ortaya konması, bunların yerine getirilmesi için zaman çerçevesi ve hedef tarihler oluşturmasının, elzem olduğunu vurguladı.
Drucas mümkünse de Türkiye ile AB üyelerinin onaylarıyla Türkiye'nin tam üyeliği için bir tarih belirlenmesinin de faydalı olacağına dikkat çekti.
AB – Ukrayna
- 14ncü AB – Ukrayna Zirvesi 22 Kasım'da Brüksel'de gerçekleşti. Zirvede AB'yi AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy ve AB Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso, Ukrayna'yı ise Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yanukovych temsil etti. Zirvede Ukrayna'nın Avrupa'yla bütünleşme arzusunun AB tarafından memnuniyetle karşılandığı belirtilirken, insan hakları, özellikle basın özgürlüğü, temel özgürlükler, demokratik değerler ile tarafsız ve bağımsız yargı ilkesine bağlı olarak hukukun üstünlüğü gibi konular da masaya yatırıldı. AB liderleri Ukrayna'nın Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu'yla yakın işbirliği içerisinde kapsayıcı ve kapsamlı bir anayasal reform yapmasını desteklediklerini belirttiler.
Zirvede halen müzakere edilmekte olan AB – Ukrayna Ortaklık Anlaşması'nın başarıyla tamamlanmasının yanı sıra gelecekte Ukrayna'nın AB iç pazarıyla bütünleşmesi için AB ile Ukrayna arasında bir derin ve kapsamlı serbest ticaret anlaşması yapılması konusunda iki tarafın ortak arzusu dile getirildi. AB zirvede Ukrayna'ya bir makro finansman paketi dâhilinde 610 milyon € destek sağlama taahhüdünde bulundu ve iki bölge arasındaki ilişkilerin Doğu Ortaklığı kapsamında derinleşmeye devam edeceğini kaydetti. Zirve kapsamında ayrıca AB ile Ukrayna arasında vize serbestîsi için oluşturulan eylem planı kabul edildi.
Zirvede ele alınan önemli bir diğer konu başlığı ise AB ve Ukrayna'nın enerji alanındaki işbirliğiydi.
AB - Rusya
- AB ve Rusya kereste gibi hammaddeler üzerindeki ihracat vergisini kaldırma kararı aldı. Karar 7 Aralık'ta gerçekleşecek olan AB-Rusya zirvesinde resmi olarak onaylanacak. Ancak anlaşma kapsamında doğal gaz ve petrol gibi Rusya'nın AB'ye yönelik en önemli ihraç kalemleri yer almayacak. Bu nedenle de AB – Rusya arasında doğal gaz akışının durdurulması gibi anlaşmazlıklar Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) nezdine taşınamayacak. Tarım ürünlerinin ticareti, bitki sağlığı konuları ve otomotiv sanayine yönelik yatırımlar alanında AB-Rusya arasında henüz anlaşma sağlanamadı.
Rusya bu anlaşma sayesinde DTÖ üyeliği sürecinde AB'nin vetosunu ortadan kaldırmayı istiyor.Rusya DTÖ üyeliği başvurusunu 1993 yılında gerçekleştirdi. Rusya'nın DTÖ üyeliği ABD yönetimi tarafından da destekleniyor. Geçtiğimiz hafta Wall Street gazetesine bir demeç veren DTÖ Direktörü Pascal Lamy Rusya'nın üyelik sürecinin hızlandığını, bunun Rusya Devlet Başkanı ve Başbakanı'nın önceliği olduğunu belirtmişti. Geçtiğimiz altı ay içinde Rusya DTÖ üyeliği gereklilikleri doğrultusunda kilit yasaları kabul etmişti.
AB – Haiti
- AB Haiti'deki kolera salgınına karşı oluşturulan çabalara destek amacıyla yedi uzmandan oluşan bir sivil savunma ekibi gönderme kararı aldı. AB Komisyonu Denetleme ve Bilgilendirme Merkezi'nden gönderilen uzman ekibi hayati mühimmatların dağıtımının eşgüdümünü sağlayacak. Uzmanlar ayrıca yerel makamlara hastalık bulaşma oranlarının azalması amacıyla sağlık ve hijyen alanlarında iyileştirme yapılması için de öneriler sunacak. AB ekibi faaliyetlerini Haiti'de halen saha çalışmalarını sürdüren Dünya Sağlık Örgütü ve değişik Birleşmiş Milletler birimleriyle işbirliği içerisinde sürdürecek. AB Sivil Savunma Ekibi'nin Haiti'de 3 hafta süresinde bulunması bekleniyor.
Ulaşım
- Denizyolu ve kara içi su yolları ile seyahat eden yolcuların AB genelinde aynı haklara sahip olmaları için hazırlanan yönetmelik Avrupa Parlamentosu ve AB Konseyi'nde onaylandı. Yeni yönetmelik hava ve kara yolu ile seyahat eden yolculara sağlanan haklardan deniz ve su yolu ile seyahat eden yolcuların da faydalanmasına olanak sağlayacak.
Yönetmelik yolculara
· İptal ya da 90 dakikayı aşan gecikme durumlarında para iadesi ya da rotanın yeniden düzenlenmesi garantisi,
· İptal ya da 90 dakikayı aşan gecikme durumlarında atıştırmalıklar, yemek, içecekler ya da gecelik 80 € kapsamında 3 geceye kadar konaklama gibi hizmetler verilmesi,
· Varışta gecikme ya da yolculuğun iptali durumunda bilet fiyatının %25 ila %50'si arasında tazminat verilmesi,
· Engelli ve hareketliliği kısıtlı yolculara hem limanlarda hem de gemilerde ayrımcılık olmaksızın ilgilenilmesi ve ücretsiz destek sağlanması ve hareket için kullandıkları araçların kaybolması ya da zarar görmesi halinde maddi tazminat verilmesi,
· Yolculara seyahatleri öncesinde ve süresince limanlarda ve gemilerdeki haklarının da dâhil olduğu bazı bilgilerin en azından asgari düzeyde sağlanması,
· Liman işletmeci ve taşımacılık şirketlerince yolcular için şikâyet değerlendirme hizmetlerinin sunulması,
· Yönetmeliğin uygulanması ve ihlal durumlarında gerektiğinde cezaların verilmesi için bağımsız ulusal icra birimlerinin kurulması gibi bazı haklar sağlıyor.
Tüketici Sağlığı
- AB Komisyonu bebek biberonları üretiminde Bisphenol-A (BPA) maddesinin kullanımını yasakladı. BPS maddesinin bebeklerin gelişimi ve bağışıklık sistemini olumsuz etkileme riski bulunuyor. Üretim yasağı 2011 yılı Mart; ithalat ve satış yasağı ise Haziran ayından itibaren geçerli olacak.
BPA sert ve saydam plastik malzemeler üretiminde sıklıkla kullanılıyor. Tüketici sağlığı açısından soru işaretlerine yol açan bu maddenin kullanımı Fransa, Kanada, Danimarka ve ABD'nin birçok eyaletinde yasaklanmış durumda. Ekim ayında Kanada kimyasal maddeler sektörünün yoğun lobi faaliyetlerine karşın BPA'yı zehirli madde ilan eden ilk ülke olmuştu. Ulusal Çocuk Vakfı İngiltere'de de biberonlarda BPA kullanımının yasaklanması için kampanya çalışmaları yapıyordu. Yasağın yürürlüğe girmesi için Avrupa Parlamentosu'nun onayı gerekmeyecek.
İç İşleri: Vize Politikası
- AB ile Gürcistan arasında oturma izni olmaksızın bir bölgede ikamet eden kişileri kapsayan Geri Kabul Anlaşması imzalandı. AB ile Gürcistan arasında seyahati kolaylaştıran Vize Kolaylığı Anlaşması ise 17 Haziran 2010 tarihinde imzalanmıştı. Geri Kabul Anlaşması Gürcistan ve ilgili AB üye ülkeleri için topraklarında yasadışı ikamet eden kişilerin geri kabulü ile ilgili yükümlülükleri ve takip edilmesi gereken süreçleri açık bir şekilde belirliyor. Bu yükümlülükler Gürcistan ve AB vatandaşlarının yanı sıra, ilgili tarafa vize ya da oturma izni gibi bir bağla açıkça bağlı olan üçüncü ülke vatandaşları ve devletsiz kişileri de kapsıyor.
Anlaşmada sınır bölgelerinde yakalanan kişilerin birkaç gün içinde geri gönderilmesini sağlayan bir hızlandırılmış süreç de öngörülüyor. Geri Kabul Anlaşması ve Vize Kolaylığı Anlaşması iki tarafın iç onay sürecini tamamlanması sonucunda yürürlüğe girecek. Anlaşmaların yürürlüğe girebilmesi için AB tarafından Avrupa Parlamentosu'nun da onayı gerekiyor.
- AB Komisyonu'nun Tayvan vatandaşlarının AB'ye yapacakları 90 güne kadar olan ziyaretlerde vizeden muaf olmaları yönündeki önerisi kabul edildi. Yeni kabul edilen vize serbestîsi kuralı sayesinde 25 Schengen Bölgesi ülkesini ya da Bulgaristan, Romanya ve G. Kıbrıs'ı iş, turizm ya da aile ziyareti kapsamında seyahat etmek isteyen Tayvan vatandaşları Schengen Gümrük Kanunu'ndaki sınır giriş yükümlülükleri yerine getirdikleri takdirde 90 güne kadar kalışlarında vizeye tabi olmayacaklar.
Tayvan vatandaşları 3 aydan uzun süreli kalışlarında ise gidecekleri üye ülkeden ulusal vize talep etmeye devam edecekler. 2009 yılında Tayvan'da verilen Schengen vizesi sayısı 175 bin'i bulmuştu. Yeni vizesiz seyahat olanakları sayesinde AB'ye gelecek Tayvanlı ziyaretçi sayısının %30 oranında artması bekleniyor. AB Tayvan'ın dördüncü ticari ortağı ve en büyük doğrudan yabancı yatırımcısı konumunda bulunuyor. Kabul edilen anlaşma kapsamında karşılıklılık ilkesine göre vize muafiyet kurallarının yürürlüğe girdiği tarihten itibaren Tayvan da daha önce vize uyguladığı Romanya, Bulgaristan ve G. Kıbrıs vatandaşlarını vizeden muaf tutacak. Anlaşmanın yürürlüğe girmesinden itibaren tüm AB vatandaşları Tayvan'a yapacakları 90 güne kadar kalışlı seyahatlerinde vizeden muaf olacaklar.
Ekonomi
- İrlanda hükümeti tasarruf önlemleri paketini açıkladı. Pakette vergi artırımları ve harcama kesintileri yer alıyor. AB ve Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından sağlanan 85 milyar € 'luk mali yardım karşılığında İrlanda'dan alması istenen önlemler ışığında hazırlanan paketin yürürlüğe konulması sonrasında ülkenin işleyişinde büyük değişiklik olması bekleniyor.
Pakette sosyal güvenlik harcamaları kesintilerinin yanı sıra gelir vergisinin kapsamının genişletilerek, oranının artırılması ve üniversite ücretlerinde, emlak vergilerinde ve su tüketim ücretlerinde büyük artışlar öngörülüyor. AB ülkelerinden gelen baskıya karşın İrlanda %12,5 olan kurumsal vergi oranında bir artış öngörmüyor. Paketin uygulamaya konulması sonrasında önümüzdeki dört yılda 15 milyar € tasarruf sağlanması hedefleniyor. Önlem paketine göre İrlanda GSYH'si 2011-2014 arasında %2,75 büyümesi ve 90 bin yeni istihdam yaratılması bekleniyor.
İrlanda'da düşük gelir sahibi kişiler son yıllarda gelir vergisinden muaf olabilme hakkını kazanmıştı.
Önlem paketi ile birlikte senede 15.300€'dan fazla geliri olan kişiler de vergiye tabi olacak. Halihazırda uygulama 18.300€'dan fazla geliri olanları kapsıyor.
Hükümet bu şekilde 1,9 milyar € gelir elde etmeyi umut ediyor.
KDV oranında da %2 oranında artış gerçekleşecek ve bu artış dört yıllık önlem paketinin son iki yılına yayılacak. Yıllık 1.500€ olan üniversite ücretleri ise 2.000€'ya yükseltilecek.
İrlanda hükümeti ekonomik kriz nedeniyle harcamaların kısıtlanması yönünde daha önce yapılan önerileri dikkate almayıp, kesintilerin ekonomiyi yavaşlatacağını iddia etmişti.
İrlanda'nın açık bir ekonomiye sahip olduğunu ileri sürerek krizden çıkışın ancak ihracatın geliştirilmesi sayesinde gerçekleşebileceğini belirtmişti.
- Endüstriyel yeni siparişler endeksi Eylül 2010'da bir ay öncesine göre Euro Alanı'nda %3,8, AB27'de ise %2,5 oranında düştü. Ağustos 2010'da Euro Alanı ve AB27'de sırasıyla %5,1 ve %3,5 artış yaşanmıştı. Değişikliklerin daha yoğun olarak yaşandığı gemi, tren ve tren yolu ve uzay gereçleri yapımı dışarıda bırakıldığında, endüstriyel yeni siparişler Euro Alanı'nda %3,3, AB27'de ise %0,7 oranında arttı. Senelik karşılaştırmada ise endekste Eylül 2010'da bir önceki yılın aynı dönemine göre sırasıyla %13,5 ve %13,4 artış gözlendi.
Aylık karşılaştırmada en yüksek artışlar Estonya (%8,5), Macaristan (6,9) ve Hollanda'da (%4,8), en sert düşüşler ise Danimarka (%27,3), Yunanistan (%16,3) ve Lituanya'da (%5,1) kaydedildi.
Avrupa Yatırım Bankası
- Avrupa Yatırım Bankası (AYB) İspanya ve Cezayir arasında inşa edilecek doğalgaz boru hattı Medgaz için Akdeniz bölgesinde şimdiye kadar yaptığı en büyük yatırım olan 500 milyon €'luk kredi paketi sağlayacağını ilan etti. Medgaz projesi Cezayir'den İspanya'da 210 km. deniz altından geçen bir doğalgaz boru hattı inşa edilerek doğalgaz ulaştırılmasını hedefliyor. Projenin toplam maliyeti yaklaşık 1 milyar € olarak tahmin ediliyor. Proje İspanya'daki doğalgaz talebinin kaynakların çeşitlendirilmesi sayesinde karşılanması, doğalgaz iç pazarındaki rekabetin güçlendirilmesi ve AB'nin enerji kaynaklarının güvenliğinin artırılması amacını taşıyor.
*
B R Ü K S E L ' D E G E L E C E K A Y
AB Kurumları
· 2-3 Aralık, Adalet ve İçişleri Konseyi
· 6-7 Aralık, İstihdam ve Sosyal İşler Konseyi
· 7 Aralık, AB – Rusya Zirvesi
· 7 Aralık, Ekonomik ve Mali İşler Konseyi
· 10 Aralık, Rekabet Konseyi
· 13 Aralık, Dışişleri Konseyi
· 13 Aralık, Genel İşler Konseyi
· 13-14 Aralık, Tarım ve Balıkçılık Konseyi
· 16-17 Aralık, AB Liderler Zirvesi
· 20 Aralık, Çevre Konseyi
Konferanslar
· 30 Kasım, The EU Budget: Responsibility without Accountability?, CEPS, http://www.ceps.be
· 1 Aralık, Building Europe's Economic Future, EPC, http://www.epc.eu
· 1 Aralık, EU Emissions Trading System and climate change policy towards 2025, CEPS, http://www.ceps.be
· 2 Aralık, Building the innovation union, EPC, http://www.epc.eu
· 2 Aralık, The Turkey – Armenia – Azerbaijan triangle, EPC, http://www.epc.eu
· 2 Aralık, Priorities of the Hungarian Presidency of the EU, CEPS, http://www.ceps.be
· 8 Aralık, Caspian Energy 2035: a chance for Europe, EPC, http://www.epc.eu
HAZIRLAYANLAR :
Dilek İştar Ateş – Gamze Erdem Türkelli
bxloffice@tusiad.org
www.tusiad.org
Dr Bahadir Kaleagasi
International Coordinator
TUSIAD - Turkish Industry & Business Association
BRUSSELS :
Representation to the EU and BUSINESSEUROPE
(The Confederation of European Business)
T: +32 2 7364047 twitter.com/kaleagasi
kaleagasi@tusiad.org www.tusiad.org