- Münih Güvenlik Konferansı 2025: Başkan von der Leyen “daha pragmatik, daha odaklı, daha kararlı bir Avrupa” çağrısında bulundu.
Cumhurbaşkanı Ursula von der Leyen her yıl düzenlenen Münih Güvenlik Konferansı'na katılarak yaptığı açılış konuşmasında birbiriyle rekabet eden vizyonlara ve küresel ilişkilere daha işlemsel bir yaklaşıma sahip bir dünya tasvir etti. Avrupa'nın bu yeni gerçeklikte başarılı olabilmesi için değişmesi gerektiğini vurguladı.
Komisyon'un yeni görevinin ilk haftalarında gerçekleştirdiği eylemlerin de gösterdiği gibi AB daha güçlü, daha rekabetçi ve kendini savunmaya daha hazır olma konusunda kararlıdır: “Daha güçlü bir Avrupa'nın hepimiz için daha iyi olduğunu biliyoruz. Daha güçlü bir Avrupa, ortak olarak sahip olduğumuz tehditleri caydırmak için ABD ile birlikte çalışır.”
Tam da bu anlamda, sadece Atlantik'in her iki yakasındaki vatandaşları etkileyecek ticaret savaşlarından kaçınma çağrısında bulunarak şunları söyledi: “Gümrük tarifeleri vergi gibidir. Enflasyona neden olurlar. En çok etkilenenler kaçınılmaz olarak işçiler, şirketler ve orta sınıflardır. Atlantik'in her iki yakasında da. Ve gümrük tarifelerinin temel transatlantik tedarik zincirlerini ne kadar hızlı etkileyebileceğini biliyoruz. Bunun iyi bir iş olduğuna inanmıyoruz. Ve dibe doğru küresel bir yarıştan kaçınmak istiyoruz.”
Bununla birlikte Başkan von der Leyen, dünyanın en büyük pazarlarından biri olan AB'nin haksız gümrük tarifelerine yanıt vereceğini ve ekonomik çıkarlarının yanı sıra işçilerini, iş dünyasını ve tüketicilerini korumaya odaklanacağını açıkça ifade etti.
Ukrayna'nın ve Avrupa'nın güvenliğinin sağlanması
Cumhurbaşkanı konuşmasında Ukrayna'daki savaştan bahsetti. Hiç kimsenin Ukraynalılardan daha fazla barış istemediğini hatırlattı ve Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskyy'nin barış için sürekli çalışma yaklaşımını övdü.
Bunu Vladimir Putin'in yaklaşımı ile karşılaştırdı: “Başkan Putin görüşmeye istekli olduğunu söylüyor ama hangi şartlarda? Çıkarının bu savaşı uzatmak olmadığını göstermek ona bağlı. Ukrayna'yı yok etme hırsından vazgeçtiğini göstermesi gerekiyor” dedi.
Özellikle de başarısız bir Ukrayna'nın Avrupa'yı zayıflatacağı ve ABD'yi de zayıflatacağı, aynı zamanda işgallerin ve ulusal sınır ihlallerinin sonuçsuz kalıp kalmayacağını yakından izleyen dünyanın dört bir yanındaki otoriter liderleri cesaretlendireceği konusunda uyardı.
İşte tam da bu nedenle Avrupa Ukrayna'yı desteklemeyi taahhüt etmiştir. Bugüne kadar 134 milyar Avro'nun üzerinde, yani herkesten daha fazla yardımda bulunmuştur - buna ABD ile eşit düzeyde 52 milyar Dolarlık askeri yardım da dahildir. AB, Rusya'ya eşi benzeri görülmemiş yaptırımlar uyguladı, enerji bağımlılığından kurtuldu ve Ukrayna'nın katılım sürecini hızlandırmak için çalışacak.
Başkan, bir dereceye kadar kafa karışıklığı ve endişeye rağmen, ABD yetkililerinin son günlerde yaptığı yorumların birçoğunun AB'nin istedikleriyle aynı doğrultuda olduğunu vurguladı: “Hem AB hem de ABD akan kanın durmasını istiyor. Egemen ve müreffeh bir Ukrayna'ya yol açacak adil ve kalıcı bir barış istiyoruz. Ve Ukrayna'ya sağlam güvenlik garantileri verilmelidir. Ancak belki de bende en çok yankı uyandıran husus, Avrupa'nın sadece açık yüreklilikle konuşması değil, aynı zamanda buna uygun hareket etmesi gerekliliğidir. Avrupa'nın güvenliği söz konusu olduğunda Avrupa'nın daha fazlasını yapması gerektiğine inanıyorum” dedi.
Başkan'a göre Avrupa'nın cesur olması ve savunma yatırımlarını önemli ölçüde arttırması gerekecek. Bu gerçek karşısında Komisyon'un, Üye Devletlerin savunma harcamalarını arttırmalarına imkan tanımak amacıyla, İstikrar ve Büyüme Paktı'nın savunma yatırımlarına ilişkin kaçış maddesini aktif hale getirmeyi teklif edeceğini açıkladı.
Başkan sözlerini şöyle tamamladı: “Mesajım şu: Avrupa'nın uyum sağladığını, Avrupa'nın adım attığını, Avrupa'nın fark yarattığını göreceksiniz - hem de hemen.”
Konferans marjında ayrıca Başkan von der Leyen ve Avrupa Konseyi Başkanı António Costa, Başkan Zelenskyy ile bir araya gelerek AB'nin Ukrayna'ya olan bağlılığını ve Ukrayna'yı gelecekteki herhangi bir müzakere öncesinde güçlü bir konuma getirme isteğini yineledi.
Başkan Zelenskyy'ye Ukrayna'ya güvenlik garantileri sağlanması gerektiğini ve AB'nin Ukrayna'nın katılım sürecini hızlandırmak için çalışmaya hazır olduğunu yinelediler.