Belçika`dan ilk defa bir parlamenter delegasyon Lüksemburg`da bulunan Avrupa Adalet Divanı`na (Europees Hof van Justitie) resmi bir ziyarette bulundu. Aralarında Flaman Parlamento Başkanı Jan Peumans ve Türk asıllı Flaman Milletvekili Veli Yüksel`in (CD&V) de bulunduğu Belçikalı heyet 30 ve 31 Ocak tarihlerinde Avrupa Adalet Divanı`nda çeşitli temaslarda bulundu. Misafir heyet gündemdeki Avrupa tutuklama mevzuatındaki görüşmeleri izlerken, Avrupa Adalet Divanı başkanı ve hakimlerle öğle yemeğinin yanı sıra divanın Belçikalı hakim üyesi Prof. Koen Lenaerts ile de bir araya geldiler.

Türk vatandaşları ve Belçika devletinin taraf olduğu davalar hakkında bilgi aldık

İki günlük ziyaret sonrası bir açıklama yapan Flaman Parlamento Üyesi Veli Yüksel ``Uluslararası politika ve Avrupa hukukunda mastır yapmış birisi olarak ve Flaman Parlamentosu`nda Dış İlişkiler Komisyonu`nun üyesi olarak Lüksemburg`da çok önemli temaslarım oldu. Avrupa Adalet Divanı çok önemli bir yargı organı. Türk vatandaşlarının da çokça başvurduğu bir merci. Avrupa Birliği ülkelerinde yaşayan ya da çalışan Türk asıllı vatandaşları da yakından ilgilendiren bir kaç bağlayıcı karara imza attı. Bu açıdan bu ziyaretin çok verimli ve yararlı geçtiğine inanıyorum. Ayrıca Prof. Koen Lenaerts ile Türk vatandaşlarıyla Belçika devletinin taraf olduğu bazı davalar hakkında da fikir alış verişinde bulunma imkanı buldum. Özellikle Prof. Lenaerts`le fikir teatisinde bulunmam çok yerinde oldu.`` şeklinde konuştu.

Avrupa Adalet Divanı AB kurumları arasında Komisyon, Avrupa Parlamentosu ve Konsey`in yanında en önemli sacayaklarından birisi. Avrupa Adalet Divanı, her bir AB üye ülkeden bir tane olmak üzere 27 hakimden oluşuyor. Divanın aldığı kararlar tüm üye ülkelerce bağlayıcı bir hükme sahip. Öte yandan ADD, birliğe üye ülkelerdeki milli meclislerle AB kurumları arasında ortaya çıkabilecek uzlaşmazlıkları karara bağlamakla yükümlü. Bununla birlikte vatadandaş, kuruluş ya da şirketler de AB kurumlarınca haksızlığa uğradıkları iddiası ile Avrupa Adalet Divanı`na başvuruda bulunabilirler. Bu şekilde Türk asıllı Avrupalı vatandaşlar da ADD`ye davalarını taşıyabiliyorlar. İngiliz İçişleri Bakanlığı aleyhine açılan Oğuz davası buna bir örnek teşkil ediyor. Oturma iznini uzatmak isteyen İngilliz makamları aleyhine açılan davada Avrupa Adalet Divanı, Türk asıllı vatandaşın şikayetini haklı bularak İngiltere`yi yargılamıştı.