Anayasal düzenimize ve demokrasimize karşı 15 Temmuz 2016 tarihinde yapılan ve halkımızın direnişiyle akim bırakılan darbe girişiminin ikinci yıldönümü vesilesiyle FETÖ terör örgütü mensupları tarafından şehit edilen masum vatandaşlarımızı anmak üzere 15 Temmuz 2018 tarihinde saat 16.00’da T.C. Anvers Başkonsolosluğunda yerel erkan ve sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle birlikte bir anma töreni düzenlendi.

İki yıl önce, 15 Temmuz 2016 gecesi, Türk milleti, demokrasiye ve ülkelerinin istikbaline kahramanca sahip çıkarak FETÖ terör örgütü tarafından gerçekleştirilen darbe teşebbüsünü akim bıraktı. Yaşananlar, Türkiye Cumhuriyet tarihinde eşi görülmemiş boyutta bir terör saldırısı olup, 251 vatandaşımız şehit olmuş, iki binden fazla vatandaşımız yaralandı.

Törende, 15 Temmuz Demokrasi Şehitlerimiz için saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın bir ağızdan okunmasının ardından, Aziz Şehitlerimizin ruhu için dua edildi ve T.C. Anvers Başkonsolosu Metin Ergin tarafından günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yapıldı.

Konuşmanın ardından şehitlerimiz, isimleri tek tek okunarak anıldılar.

BAŞKONSOLOS ERGİN DUYGU VE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞTI.

Değerli Konuklar

Sivil Toplum Kuruluşlarımızın Değerli Yöneticileri

Kıymetli Vatandaşlarımız

15 Temmuz Demokrasi ve Şehitleri Anma Günü’nde burada bizimle olduğunuz için teşekkür ederim. Tam iki yıl önce bugün, 15 Temmuz 2016 gecesi, aziz vatanımız cumhuriyet tarihinde eşi görülmemiş boyutta bir terör saldırısına uğradı. FETÖ terör örgütünün Silahlı Kuvvetlerimiz ile diğer kamu kurumlarımıza sızan mensupları, anayasal düzenimize ve Türk demokrasisine karşı kanlı bir darbe teşebbüsünde bulundular.

Ancak Türk milleti, göğsünü siper ederek, bu hıyaneti bertaraf etti. Bu direnişte 251 vatandaşımız şehit oldu, 2.000’den fazla vatandaşımız yaralandı. Bu melun vaka Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki en kanlı terör eylemini teşkil etmektedir.

Değerli Konuklar,

15 Temmuz’un tarihimizde bilinen türden bir askeri kalkışma olmadığı harp uçakları Ankara ve İstanbul semalarında ilk görüldüğünde anlaşıldı. Teşebbüsün ardında kendisini "Kainat İmamı" olarak nitelendiren Fetullah Gülen`in müritlerinin bulunduğu da kısa zamanda belli oldu. 

Örgüt ideolojisinin etkisinde gözleri kararmış hainler, Türk İstiklali ve Cumhuriyeti’ni savunmak için sokağa çıkan gerek sivil vatandaşlarımızı gerek kendilerine katılmayan silah arkadaşlarını kendilerine vatan savunması için emanet edilmiş silahlarla öldürmekte duraksamadılar.

Sayın Cumhurbaşkanımıza suikast girişiminde bulunan bu hainler, demokrasinin kalbi olan ve milletin iradesinin temsil edildiği Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni toplantı halindeyken bombaladılar. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Milli İstihbarat Teşkilatı Karargâhı ve Polis Özel Harekât Merkezi sanki düşman mevzileri gibi hedef alındı.

Ama beklemedikleri ve hesap edemedikleri, iktidar veya muhalefet olsun, Gazi Meclisimizde temsil edilen tüm siyasi partilerin tek vücut olması, her kesimden ve siyasi görüşten Türk halkının demokrasi ve Cumhuriyeti korumak için, hayatlarını feda etmeye hazır, tankların önüne çıkması, bu melun örgütle ilişkisi olmayan asker ve polislerimizin özveriyle görevlerini yapmalarıydı.

15 Temmuz, Türk demokrasisi ve Devleti için bir güç ve sebat sınavı oldu. Ulusumuz bu sınavı gururla geçmiştir. Ancak Türk İstiklali ve Cumhuriyeti’ne yönelik tehdit maalesef hala vardır. Türk halkına gözünü kırpmadan silah sıkan FETÖ terör örgütü, yurt haricinde de, yaptıkları kötülüklerden en hafif pişmanlık bile duymadan, mevcudiyetlerini sürdürmektedirler.

Değerli Konuklar,

Her devlet gibi Türk Devleti’nin de kendi varlığına ve milletimizin demokratik yaşam hakkına yönelik tehditlerin tamamen bertaraf edilmesi için gereken gerekli etkin tedbirleri alması en temel ödevidir. Türk halkının siyasi iradesini temsil eden iktidar ve muhalefet partilerinin FETÖ ile mücadele konusunda temel bir amaç birliği içinde olduğunu görüyoruz.

Ülkemizde yaşananlar, dünya genelinde bir iktidar ve hâkimiyet hırsıyla hareket eden FETÖ terör örgütünün yapılandığı başka ülkelerde de neler yapabileceğini göstermiştir. Topraklarında FETÖ unsurları barındıran devletlerin, “bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” demek gibi bir seçeneklerinin bulunmadığını da artık anlamaya başladıklarını görüyoruz.

Demokrasiye ve ulusumuzun istikbaline kahramanca sahip çıkarken yaşamlarını kaybeden aziz şehitlerimizi rahmetle anıyor; gazilerimize minnet duygularımı ifade ediyorum.

Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.