Fransız Topluluğu Başbakanı ve Eğitim Bakanı Marie Arena'nın okullara gönderdiği Combattre l'Homophobie (Homofobiyle Mücadele) adlı bilgi broşüründe PS Başkanı Elio Di Rupo'nun i........ği(Eşçinselliği) ile ilgili bazı kurguların içersine meşruluk katma düşüncesi ile gerçekle hiç bir bağlantısının olması mümkün olayan hayali bir anlatımı görünce oldukça şaşırdık..
Bakan Marie Arena'nı onayı ile okullara gönderilen eşcinsellerle ilgili kitapta Mustafa Kemal Atatürk'ün ismi de, tarihteki ünlü homoseksüeller listesinde yer alıyor. Bilgi kitapçığı Fransız topluluğuna bağlı tüm ilk ve orta okullarına, öğretmenler tarafından pedagojik araç olarak kullanılmak üzere gönderildiği belirtiliyor..
Burada bir noktanın altını kalın harflerle çizmek gerekiyor. Bunlardan birincisi Valon Bölgesinin en popüler politikacılarından birisi olan PS'li Elio Di Rupo'nun i.... olduğu(Eşcinsel) ile ilgili spekülasyonlardır. Belçika'da sapık M. Dutroux olayından sonra adı reşit olmayan çocuklarla cinsi münasebette bulunanlarla birlikte anılan E. Di Rupo daha sonra kendisi ile ilgili ortaya atılan iddialara yönelik bir açıklama yaparak eşcinsel olduğunu açıklamış ve kendi cinsel ilişkilerini reşit olanlarla paylaştığını belirtmişti.
Kimin i......(erkek-eşcinsel), kimin s......(Lezbiyen-Eşcinsel) olduğu bizi hiç mi hiç ilgilendirmez. Hele hele PS'li Elio Di Ruponun eşcinselliği ile hiç mi, hiç ilgilenmeyiz.
Fakat merak ettiğimiz bir şey var. Acaba Bakan M. Arena Büyük İskender, Leonardo Da Vinci, M. Kemal Atatürk gibi yıllar önce yaşamış önemli şahsiyetlerin cinsel tercihlerine nasıl şahit olmuş. Acaba bu şahsiyetler cinsel arzularını ifa ederlerken dedeleri yardımcı mı olmuşlar?
Not: Okurlarımızdan Gültekin Türkcan'ın Türk milletinin büyük kurtarıcı ve baş komutan olarak gördüğü bir şahsiyete yönelik yakıştırmalara yönelik yorumunu konunun Belçika'da yaşayan Türk toplumunun hassasiyeti doğrultusunda okurlarınımza sunmaya çalıştık. Okurlarımızın önemli bir bölümünün bu yazıyı haklı bulmasına rağmen bazı hassas okurlarımız ise Türk toplumunun her ne olursa olsun daha vakur ve seyiyeli bir eleştiri eğilimi sergilenmesinin daha doğru bir yaklaşım olacağı yönünde fikir beyan etmeleri üzerine bize uluşan okuyucu iletisinin son bölümünü ekrandan kaldırıyoruz....
Umarız sorumlu kişiler bu tepkilerden ders alırlar ve toplumların hassas olduğu dini ve milli konularda toplumlar tarafından büyük önder olarak kabul edilen şahsiyetler hakkında rastgele yorumlar ve yakıştırmalar yapmazlar...