Yukarıda bir başlık kullandık. Bu söz aslında ‘’herhangi bir konu hakkında bir kanıya varılan herhangi bir durum için, bilinen gerçekler dahilinde varılan dayanaklar ve bu dayanakların toplamının durum içerisinde kapsadığı ispat durumu’’nu izah ediyor..

Bir şeyin tümüyle yanlış olabilmesi için hiçbir gerçeğe bağlı olmaması koşuluna dayanan fikr-i münakaşa olması lazım. Oysa CHP Belçika Birliği ve BADD söz konusu olunca sayfalar dolusu haber yapılabilir veya roman yazılabilir.

Hal böyleyken CHP gibi bir siyasi partinin Belçika ayağında bir rol üstlenmeye kalkışmış, bir siyasi misyon üstlenmeye aday birinin yapılan yorumlara bu kadar sert ve tehditkar tepki göstermesini anlamak gerçekten güç.

CHP Belçika Birliği adaylarından Zuhal Kayhan yapmış olduğumuz bir yorum yazısına yönelik bazı itirazlarını dile getirdi. Sorumlu gazetecilik anlayışı ile bu yazıyı değerli okurlarımızla paylaştık.

Peki biz ne demişiz bir tekrarlayalım:

’’Zuhal Kayhan’ı ise şahsen tanımıyoruz. Ancak sosyal medya aracılığı ile ulaştığımız bilgilere göre profilinde dini inancı Ateist, siyasi görüşü Sosyalist olarak yazıyor.

CHP Belçika Birliğinde bu tür alt kimlikler ne kadar belirleyici. Ve CHP’nin son zamanlarda Türkiye’de izlediği politika ile ne kadar örtüşüyor bilemeyiz’’

İşte yorumumuz bu. Bu tür yorum herhangi bir vatandaş için asla yapılmaz. Ancak siyasi bir partinin Belçika’daki örgütlenmesinde rol almak isteyen bir şekilde siyasi bir misyon üstlenmek isteyen şahsiyetlerin, tercihleri, dünya görüşleri elbette mercek altına alınır. Buna hazır olmayanların ise siyasi arenada başarılı olmaları mümkün değil.

Şimdi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Yeni CHP sloganı ile çıktığı yolda partisini artık dindar kesimlere de açtığını belirtiyor ve uygulamalarında çok yönlü tercihlerini görüyoruz. Ankara’da daha önce bir MHP adayı olmuş biri olan Mansur Yavaş aday gösteriliyor. Necmettin Erbakan`ın yeğeni Sabri Erbakan, Fatih`ten CHP Belediye Başkan adayı yapıldı.

Bu doğrultuda aslında CHP’de bu açılımlar yapılırken AB’nin başkenti Brüksel’de CHP Belçika Birliği başkan Adayı’nın profilinde kullandığı ‘’inancı Ateist, siyasi görüşü Sosyalist’’ tanımlamasının CHP politikaları ile örtüşüp örtüşmediği konusuna dikkat çekmek istemiştik.

Başkan adayı bu tespitimizi haklı görmüş olmalı ki; profilindeki bu ifadeleri hemen kaldırmış. Buraya kadar her şey gayet güzel. Ancak güzel olmayan şey tehditvari çıkışlar. Bugün Belçika’da her siyasi lider yakın mercek altındadır. Bir zamanlar Belçika Milli Marşını bilmeyen başbakan Yves Leterme’in başına neler geldi bir düşünün. Binlerce insana liderlik yapmak öyle kolay iş değil. Siyasi bir misyon üstlenmek isteyenler bu tür konularla karşı karşıya kalabileceklerini de hesap etmek zorunda.

BADD Başkanı Erdoğan Öztemur’un kaleme aldığı yazıda ise:

``-BADD bünyesinde bir bölünme yaşanmamıştır.
-BADD Genel Kurulu’nu yaparak yoluna devam etmektedir.
-Başkan sıfatı ile(Erdoğan Öztemur) hiçbir meseleyi CHP Belçika Birliği’ne taşımamıştır. Tamamen bizim dışımızdaki gelişmeleri bizlerde herkes gibi takip etmekteyiz`` denilmektedir…

Sayn Öztemur.

BADD eski başkanlarından Mahir Pala nerede, İsmail Sönmez nerede?Yönetici Adnan Kotaoğlu, kurucu başkan Esat Ümit Ağca nerede?. Acaba ADD Belçika’yı ben mi kurdum?

Bir zamanlar sizin de yakın arkadaşınız olan Esat Ümit Ağca BADD’dan istifa gerekçesinde şöyle diyor..

‘’Bir seneyi aşkın bir süredenberi hiçbir çalışma yapmayıp, Mart ayında yapması gereken Genel Kurulu da yapmaması durumunda Denetleme Kurulu olarak tüzük 16. maddesinin bize verdiği yetkiye dayanarak olağanüstü kurultay kararı aldık. Ancak, Yönetim Kurulu kararımızı tanımadığını belirterek bildiği yolda yürümeyi tercih etti. Bu durumda ele güne karşı “Atatürkçülerin birbirine düştüğü” dedikodusunu engellemek için ısrarcı olmayıp, Denetleme Kurulundan ve 17 sene önce kurulmasına önderlik ettiğim Belçika Atatürkçü Düşünce Derneği’nden üzülerek istifa ediyorum’’.

Ve ardından ADD Belçika adı ile yeni bir kurum ortaya çıktı, hatta eylemleri ile faaliyetlerini sürdürmeye başladılar.

Bu süreçte sizlerinde yakın arkadaşınız olduğunu bildiğim gazeteci Yusuf Çınal bile bu konuya dikkat çekerek bölünmüşlüğün kimseye fayda getirmeyeceğini ifade ederek uyarılarda bulunmuş. Çınal yazısında:’’Kim ne derse, desin Esat Ümit Ağca, ‘Atatürkçü Düşünce’ için önemli bir isim..Önemli bir ağabey..Bu uğurda büyük mücadeleler verdi.. Atatürkçü Düşünce’nin iktidar olması,iktidarda kalması, gerici hareketlerle mücadelede üzerine düşeni yaptı..Yorgun düştü, hastalandı..Tekrar ayağa kalktı.. Şimdi işaret ettiği hususları, Atatürkçü Düşünceye inanlar iyi düşünmeli’’ diyerek uyarıda bulunuyor.

Sayın Öztemur;

Yapmış olduğumuz son yorum yazıları ile alakalı bilgi kaynaklarımızı merak etmişsiniz. Merak güzel şey, vaktiniz olduğu zaman elimizdeki bilgi ve yazıları sizlere bizzat takdim edebilirim. Aslında bunlar fazlada gizli saklı şeyler değil. En yakın arkadaşlarınız sosyal medya aracılığı ile hergün yaşadıklarını konuştuklarını, düşüncelerini, eleştirilerini bütün dünya ile paylaşıyor.

Ayrıca CHP Belçika Birliği konusunda yapmış olduğunuz özel görüşmeler, telkinler, tercihler sizlerin yakın arkadaşları tarafından yine aynı camiada sıkça konuşulan konular arasında bulunuyor. Bizlere iletilen her bilgiyi kamuoyu ile paylaşmıyoruz. Çok merak ediyorsanız onlarıda sizlerle özel olarak paylaşabilirz.

Biz bunları düzenli bir şekilde takip ediyoruz, görüyoruz. Siz nasıl görmüyorsunuz hayret ediyoruz.