BİF Gençlik Teşkilatı Üniversiteliler Birliği tarafından ‘Avrupa’da Müslümanlar, Öteki Kim?’ başlıklı bir panel düzenlendi. Brüksel’in önde gelen fakültesi olan ‘Saint Louis Fakültesinin’ salonunda gerçekleşen panel Muhammed Ali Ünal tarafından yönlendirilirken, konuşmacı olarak İGMG Gençlik Teşkilatı Üniversiteliler Başkanı Celal Tüter ve İGMG Genel Sekreter Yardımcısı Abdülgani Karahan katıldılar. Ayrıca yoğun ilgi gören panele katılanlar arasında BİF Genel Başkanı Mehmet Zeki Bayraktar, Brüksel Parlementosu Milletvekili Mahinur Özdemir, Turkish Lady Derneği Başkanı Derya Alıç ve Yoloğlu Yollarda proğramcısı Mustafa Yoloğlu yer aldılar.
Panelin açılışı 2011 Avrupa Kur’an-ı Kerim yarışmalarında birinci gelen Fatih Hüyük’ün okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ve ardından BİF Gençlik Teşkilatı Üniversiteliler Birliği Başkanı Adem Ersoy’un selamlama konuşması ile gerçekleştirildi. Selamlama konuşmasında BİF Üniversiteliler Birliği olarak yapmış oldukları çalışmalarda emeği geçen herkese teşekkür eden Sayın Adem Ersoy, bu yıl boyunca yapacakları çalışmalar hakkında kısaca bilgiler verdikten sonra salonda bulunan öğrencilere eğitimleri ile ilgili bazı tavsiyelerde bulundu.
İlk konuşmacı olarak konuşan İGMG Gençlik Teşkilatı Üniversiteliler Başkanı Sayın Celal Tüter konuşmasında Avrupa’da geçmişten günümüze var olan müslümanların ilişkilerini şu şekilde anlattı “ Bizim Avrupa’ya dedelerimiz işçi göçüyle geldi biz de bunların torunlarıyız diye baktırmaya bizden sonraki neslin böyle bir algılamasına hakkı yoktur diye düşünüyorum. Çünkü müslümanlar olarak Avrupa tarihinde çok ciddi işler yapmışız. Endülüs’ü gidip gezdiyseniz görmüşsünüzdür ki oralar hala ciddi manada gezilen yerler. Oralar bizim oradaki tarihi dokumuzla alakalı yerler. Yani siz orada tarihi yaşıyorsunuz adeta. Dünyanın hiç bir yerinde tarihi bu kadar canlı yaşayamazsınız. İşte balkanlara gittiğinizde Bosna’da Başçarşı’ya indiğinizde adeta tarihe dokunuyorsunuz. Yani bırakın yaşama hissini adeta dokunuyorsunuz. Bu kadar iç içe olmuşuz biz batıyla, avrupalılarla. Ama ne olarak, müslüman olarak kalmayıda becermişiz. Bir Mostar köprüsü yıkıldı, bunu bir Mostar köprüsü yıkıldı olarak algılayamayız. Oradaki nezaket yıkıldı olarak algılamalıyız. Oradaki birçok ilişkilerin yıkıldığı anlamını taşıdı. Onun için ne yapıldı, hemen birden o köprü yeniden inşa edildi. Benzerini bir Başçarşı’ya top düştüğünü düşünün. Benzeri şey yine orada da olurdu. Çünkü cami, sinagog ve kilise aynı mekanda birlikte yaşatmayı tarih boyunca becermiş büyük neslin torunlarıyız.”
Diğer konuşmacı olan İGMG Genel Sekreter Yardımcısı Sayın Abdülgani Karahan ise konuşmasını Avrupa’da yaşayan müslümanlar kimği üzerine yoğunlaştırırken, konuşmasında şunlara değindi “Müslümanlar Avrupa’da öteki mi sorusunun aslında cevabı çok basit. Evet veya hayır ama büyük ihtimalle evet. Bu soruyu biz kendi kendimize “Müslümanlar Avrupa’nın ötekisi mi” sorduğumuz zaman soru aynı zamanda şu şekilde olmakta; “Neden bizi öteki olarak kabul ediyorlar?” Ben aslında bir kademe daha ileri gitmek istiyorum. Ne müslümanlar Avrupa’nın ötekisi mi sorusuna cevap vermek istiyorum ne de neden biz ötekiyiz sorusuna cevap vermek istiyorum. Benim sorgulamak istediğim sogu şu; “Neden öteki ihtiyacı duyuyoruz?” İnsanlar başkalarıyla muhatap olurlarken, başkalarıyla karşı karşıya olurlarken neden öteki ihtiyacı duyuyoruz? Daha doğrusu ötekini ne zaman aramaktayız? Ben bunu üç madde altında birleştirmek istiyorum. Birincisi kimlik bağlamında, ikincisi siyasi amaçlar bağlamında, üçüncüsü ise çoğulculuk bağlamında.”
Cafer Yıldırımer
