Devlet Bakanı ve Başmüzekereci Egemen Bağış, AB'nin insanlık tarihinin en büyük barış projesi olduğunu belirtti.
Bağış, bu barış projesinin tamamlanması için Türkiye'nin şart olduğunu belirterek, "Biz sabırlıyız, ama hiçbir ülke 51 yıl bekletilmedi"dedi.
Egemen Bağış, Belçika Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Steven Vanackere ve AB Komisyonunun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle ile kahvaltıda biraraya gelmesinin ardından, British Council, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu ve Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfı tarafından ortaklaşa düzenlenen "Türkiye-AB: Geleceği Şekillendiriyor" temalı 7. Boğaziçi Konferansı'nın ilk oturumuna katıldı.
Bağış, konuklarının İstanbul'da gezmek ve alışveriş yapmak yerine toplantıya katılmalarından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Gelmişken alışveriş de yapın. Yüzde 11'lik büyüme bize yeterli gelmedi, yüzde 12'ye çıkalım" ifadesini kullandı.
Konuklarını "Bizans, Roma ve Osmanlı İmparatorluklarının eski başkenti ve Avrupa'nın mevcut kültür başkentine hoş geldiniz" şeklinde selamlayan Bağış, İstanbul'un katılımcıları ağırlamaktan dolayı çok gururlu olduğunu söyledi.
Türkiye sözcüğünün İngilizcesinde, Türkçe anlamı anahtar olan "key" hecesinin yer aldığını anımsatan Bağış, "Türkiye, AB'nin yaşadığı güçlüklerin anahtarıdır. AB'nin geleceğinin anahtarı Türkiye'de. Avrupa'nın geleceği Türkiye'de. Çünkü bu kazan kazan temelinde bir ilişki ve birbirimize ihtiyacımız var" dedi.
Seçmenlerin, 8 yılda 12 bin kilometrelik yeni yollar yaparken, okulların üçte birini modernize ederken, hastane, havaalanı inşa ederken, kişi başına geliri 3 katına çıkarırken, böyle bir ekonomik büyüme yaşarken, AB fonlarının olmadığını ifade ederek, "O zaman AB'yi niye bu kadar önemsiyoruz?" diye sorduklarını belirten Bağış, onlara, "AB'nin, Türkiye'nin diyetisyeni olduğunu, AB'nin, belli kurallar verdiğini, bunlara riayet edildiği takdirde Türkiye'nin daha zinde, formda bir ülke haline geleceğini söylediğini" kaydetti.
Egemen Bağış, Avrupa'nın İstanbul'suz eksik kalacağını vurgulayarak, insanlık tarihinin en büyük barış projesi olan AB sayesinde, Avrupa ulusları arasındaki savaşların sona erdiğini kaydetti.
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Bağış, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ancak bu barış projesinin tamamlanması için Türkiye şart. Bizim büyük resmi görmemiz gerekiyor. Biz sabırlıyız. Sabırlı olmak zordur ve sabrettiğiniz takdirde de bunun meyvelerini toplarsanız. Ama hiçbir ülke 51 yıl bekletilmedi. Hala da fasılların yüzde 50'den fazlası alakasız nedenlerle bloke ediliyor. O nedenle her iki tarafın gerçek çıkarlarını tahlil etmeye başlamanın zamanı geldi de geçiyor bile...
AB, bir ekonomik krizden geçiyor, ekonomik toparlanma ihtiyacı içinde. AB Yatırım Bankasının faaliyetleri Türkiye'nin ne kadar önemli rol oynadığının önemli bir göstergesi. AB Yatırım Bankasının finanse ettiği projelerden biri olan Marmaray, Boğaz'ın altından geçen raylı bir taşıma projesi. Aslında bu sadece bir raylı taşıma projesi değil. Eksik bir halkayı tamamlıyor.
Pekin'den Londra'ya ilerleyen bir ray hattının tamamlayıcısı. Bu nedenle bu kadar önemli. İstanbul'dan 3 saatlik bir uçuştan sonra AB üreticileri 1,5 milyar tüketiciye ulaşabiliyorlar. Bizim ekonomik büyümemiz sayesinde biz kararlılığımızı ispat ettik."