Belçika'nın Gent şehrinde bu yıl sonuna doğru patlayan başörtüsü yasaklanmalı mı, yasaklanmamalı mı tartışması 2007 yılın 'EN' ilginç tartışması olarak gündeme damgasını vurdu..
Aslında tartışma Antwerpen bölgesinde başlamıştı. Yerel ve genel seçimlerde son yıllarda önemli bir oy deposu haline gelen Müslüman kökenli seçmenlerin desteğini alabilmek gayesiyle reel sorunlara çözüm arama yerine, oldukça popülist bir yaklaşımla başörtüsü gibi konulara öncelik verilmesi seçim sonrası hiçte hoş olmayana tartışmaların başlaması neden oldu.
Başörtüsü kunusunda yaşanan ilk tartışmalar..
Spa/Sririt partisinden seçilerek Senatör olan Fas kökenli politikacı Mimount Bousakla'nın istifa ederek "Lijst Dedecker" listesinden seçimlere katıldı. Bousakla bu girişiminin gerekçesi olarak başörtüsü konusunda partisi tarafından ortaya konan tutumu gösterdi.
Antwerpen/Deurne ilçe meclis üyesi Spa'lı Nejat Assisi başörtüsü konusunda yaşadığı sorunları gerekçe göstererek partisinden istifa etti.
Meclis üyesi Asisi "DresCode"(Kılık kıyafet yönetmenliği) çerçevesinde başörtüsüne yasak getirildiğini belirterek "Bu uygulama dışlama ve ayrımcılıktır. Fas kökenli vatandaşların kurduğu derneklerin destekleri ile Spa partisine girdim. Bu partide bugüne kadar bana hep göçmenlerin ve zayıf sosyal gurupların yanında olduklarını söylediler. Yerel seçimlerde ise "Met of zonder hoofddoek, het gaat niet om de look"(Başörtülü, başörtüsüz, görüntü önemli değil) anlamına gelen bir sloganla kampanya yaparak seçimleri kazandık. Şu anda geldiğimiz noktaya bakıldığında kendimi tam bir tuzağa düşmüş biri gibi hissediyorum" dedi..
Başörtüsü tartışması Gent'e sıçradı..
Belçika'da göçmen kökenli vatandaşların genel anlamda ırkçılı, ayrımcılık, eğitim, işsizlik, konut gibi bir çok farklı konuda son derece can sıkıcı sorunlar yaşadığını biliyoruz. Hal böyleyken başörtüsü konusunun tüm diğer hayati önem arzeden konular pas geçilerek öne geçmesi bu yılın en ilginç tartışması olarak gündemi günlerce işgal etti.
Başörtüsü tartışmasına kimler katıldılar?.
Gent şehrinde 2007 kasım ayı içerisnde çeşitli günlerde gerek siyasi partiler arasında, gerekse sivil toplum örgütlerinin de katılımı ile bir çok tartışama yapıldı.
Gent belediyesinde kasım ayında yapılan bir oturumda beledeye bünyesinde bir başörtüsü yasağı kararı alınması üzerine tartışma açıldı. Gent beldiye yönetimi ve meclis üyelerinin katıldığı açık toplantıda belediye nezdinde kamu görevi yapan memurların bir dini veya ideolojiyi ön plana çıkaran bir görüntü sergileyeceği gerekçesi ile Vlaams Belang partisinin öerisi ile başörtüsüne yasak getirilmesi istendi. Başörtüsü yasağı önerisini koalisyon ortağı Open-VLD partisi yanında muhalefet partisi olan CD&V'den bazı meclis üyeleride detekledi.
Türk kökenli siyasetçiler neler söyledi?
Gent şehrinde başörtüsü yasağı konusunda yaşanan tartışmalara bir farklı bakış açısı getiren Gent Dernekler Birliği FZO-VL bu konuyu ele alarak bazı görüşleri vatandaşların bilgilerine sundu.
Başörtüsü yasağı taraftarı partiler toplantılar düzenledi, gösteriler yaptı. Gent belediye meclisnde başörtüsü yasağı oylamaya sunularak kabul edildi.
Gent Sosyal Meclis başörtüsü yasağı konusunda akşı karar alarak kendi bünyesinde böyle bir olmayacağını açıkladı.
Fatma Pehlivan: (SPa)
Gent Belediyesi bünyesinde beş bin kişi çalışıyor.Bu insanlar arasında türbanlı iki Fas kökenli de var. Vlaams Belaang bu çalışanların türban ve başörtüsünü bahane ederek gereksiz bir tartışmayı belediye meclisine getirdi. Maalesef koalisyon ortağımız Open-VLD partisi de başörtüsü yasağı teklifini destekleyerek bizler için son derece üzücü bir karar alınmasına sebep oldu.
Bu gelişmelerden dolayı son derece üzgünüm. Burada sözkonusu sadece başörtüsü ve türban değil, genel anlamda aslında göçmenler yargılandı ve cezalandırıldı.
İlknur Cengiz: (Spirit)
Başörtüsü yasağı korku ve hayal kırıklığı demektir. Belçika'nın Gent şehrinde yoğun bir Müslüman kökenli vatandaş gurubu yaşıyor. Bize göre kadınların ne takmak veya giymek konusunda özgürlükleri olmalı. Başörtüsü konusu da bir çeşit özel tercihdir. Buna herkesin saygısı olmalı. İnsanların giyecek konusunda yaptığı tercihlere dışarıdan müdehale etmek onların özgürlüğünü sınırlamak demektir.
Meryem Kaçar:(Groen)
Başörtüsü yasağına şiddetle karşıyız. Son günlerde Belçika'da yaygınlaşma eğilimi gösteren başörtüsü yasağının insan haklarına aykırıdır Belçika'da isteyen herkes başörtüsü takabilmeli.Başörtüsü takmayı zorlayan rejimler bizi ne kadar rahatsız ediyorsa başörtüsünü yasaklayan kararlar da bizi o kadar endişelendiriyor.
Anvers kentinde Sosyalist Belediye Başkanı'nın gişelerde çalışan Müslüman kadınlara başörtüsü yasağı getirdi. Lokeren'de de Liberal-Hristiyan Demokrat Parti'nin yasağı artık temizlikçileride kapsamı altına aldı. Gent'te Sosyalist Parti başörtüsü yasağına karşı bir duruş sergiliyor. Fakat SPa Lokeren'da ise muhalefette olmalarına rağmen bu yasağa destek veriyor.
Başörtüsü yasağı savunucuları güya başörtüsünü yasaklayarak Müslüman kadınları baskıdan kurtarıyorlar. Ama kendileri de kadınların başlarını açmaları için baskı yapıyor. Biz baskının her türüne şiddetle karşıyız. Belediye Başkanı Sosyalist. Kendileri bizden ricacı oldu. Irkçı parti VB'ın konuyu seçimlerden önce gündeme getirmek istediğini, buna müsaade etmememiz gerektiğini söyledi. Biz de makul bulduk. Başörtüsü tartışması seçimler sonrasına ertelendi, reddedilmedi. Ne bizden ne de başka partilerden bu konuda söz alan olmadı. Yabancı asıllılara karşı zaten bir çok kısıtlama var. Belediyelerin bu yasağı yaygınlaştırmaları yabancı asıllıların istihdamını daha da zorlaştırıyor. Ve yasak orada da kalmıyor, özel sektöre sıçrıyor. Bütün partilerin ırkçılığa karşı mücadele etmesi gerekirken başörtüsü ile uğraşmak abesle iştigaldir.
İslam 1974'te Belçika'nın resmi dinleri arasında katıldı. Belçika anayasasında dini hürriyetler teminat altına alınmıştır. Irkçı partilerden oy kapmak için maalesef merkez partiler artan oranda bu tür yasaklara göz kırpıyor. Bunu çok yanlış buluyoruz. Başörtüsünün siyasi sembol olduğu söylenip duruyor. Ne ben ne de partim Yeşiller başörtüsünün sembol olduğunu düşünüyoruz. Kadınlar inançları çerçevesinde başlarını örtüyorlar.
İşte 2007 yılının 'EN' ilginç tartışması..