Geçtiğimi hafta Belçika’nın Anvers kendtinde bulunan Sint Vincentius hastansesinde yaşananlar bu kadar da olmaz dedirtti.
Türk vatandaşaına karşı sergilenen insanlık dışı tutumun sorumlularının gereken cezayı almaları için aile yakınları ise dava açmaya hazırlanıyor. Aile yakınları Türk yetkilileri de kendilerini yanlız bırakmamalarını istiyor
Temse bölgesinde ikamet eden Hasan Çoban, geçiğimiz hafta bilinmeyen bir nedenle konuşma yetisini kaybettiğinde, oğulu Salih çoban ilk olarak babasını Bornem hastanesine kaldırdığını belirtiyor. Salih Çoban Bornem hastanesinde ilk tetkiklerden sonra damar çatlaması sonrasında dil felci geçirdiğini öğreniyor fakat kendilerinin Anvers bölgesine bağlı olduğundan, hastanın Anvers’teki hastaneye naklini istediklerini aktarıyor. Salih Çoban’ın iddiaları buradan sonra başlıyor.
Salih Çoban : “ Anvers Sint Vincentius hastanesien babamızı götürdük. Orada da rutin kontroller gerçekleşti. Herşey normaldi. Bir babamızı hastanede bırakarak eve döndük. Sabah döndüğümüzde babamız bizlere birşeyler anlatmaya çalışıyor.
Konuşamadığı için zorlanıyor tabi. Daha sonra öğrendikki, babam gece tuvalete gitmek için yerinden ayrılıyor. Bunu gören hemşireler, ne yapmaya calıştığını anlamadıkları ve babamın da kendini ifade edememesi üzerine, babamı sert bir şekilde yatağa iterek, onu ayaklarından, ellerinden ve göbeğinden yatağa bağlıyorlar.
Tabi babam çırpınıyor ama bir şey anlatamıyor.
Muhtemelen babamın aklını kaybettiğini sanıyorlar. Babaş akşam vaktinden sabaha kadar yatağa bağlı kalıyor. Yaşılılığında getirmiş olduğu zorlukla kendini de tutamıyor ve yatağa da pisliyor. Sabah kadar o şekil kıpırdayamadan yatağa bağlı kalıyor.” Diyerek felçi bir adama yapılan bu muameleyi anlamadığını ve insanlığa sığmadığını belirtiyor.
Salih Çoban, babasının o anda kalp krizi dahi geçirebileceğini belirterek: “ biz herhangi ufacık bir sıkıntı durumunda bizleri arayabilmeleri için 3 farklı telefon numarası bıraktık. Ancak hiç kimse aramadı bizi.” Dedi. Salih Çoban, babası Hasan Çoban’ın yatağa bağladıklarını ve insanlık dışı muameleyi, aynı odada hasta olarak kalan bir Belçikalının da şahit olduğunu, kendisinin de bu durumu teyit ettiğini hatta hukuki bir süreç ierisinde şahitlik yapabileceğini aktardığını ifade etti.
Salih Çoban : “ yan tarafta kalan bayan, 3 kişinin babamı zorla yatağa bağladığını görmüş. Zaten babamı yatağa bağladıkları kayışlar da yatağın başındaydı.” Dedi. Bu durum sonrasında hastane de ister istemez bağırdıklarını ve doktorları çağırdıklarını belirten Salih Çoban, Hastane yetkililerin yapılan yanlıştan dolayı kendilerinden özür dilediklerini fakat bunla tamin olmadıklarını ifade etti.
Salih Çoban :” bölümün yetkilisi bize yaptığı açıklamada, babamı yatağa bağlayanın interim çalışanı olduğu ve hastane personeli olmadığını belirtiyor fakat bu beni ilgilendirmez.
Babamı yatağa bağlamışsınız.
Hadi 5 dakika bağlayın yada 10 dakika. Sabaha kadar niye bağladınız. Ya da en azından bize bildirselerdi. Ufak bir tartışma oldu. Hastanenin yetkilileri toplandı. Oturduk konuştuk. Bir de babamın kolundan saati almışlar. Saat ortada yok. Ben iyi ki babamı bağlı şekilde görmedim diye dua ediyorum.” Dedi.
Salih Çoban, hastanenin şikayet bölümüne durumu şikayet ettiğini, kendilerinden özür dilendiğini ama bununla tamin olmadığını belirtti.
Bu işin peşini bırakmayacağım..
Hastaneye karşı hukuki süreç başlatacağını da belirten Salih Çoban, öncelikle sigorta ile de görüşeceğini ifade ederek : “ bu işin peşini bırakmayacağım” dedi.
Konuyla ilgili hastane yetkilileri gazetemize yaptığı açıklamada, durumdan haberdar olduklarını fakat yapılan herşeyin hastane kuralları çerçevesinde yapıldığını ve yanlış bir muamele olmadığını aktardılar. Hastane ombutsman’ı DR.Beekman yaptığı açıklamada şikayetin halen değerlendirmede olduğunu fakat yanlış bir durum olduğunu sanmadığını ifade etti. Beekmans ayrıca dosyanın sonucu beklenmeden, özürün gerekli olmadığını savundu.