Avrupa başkentlerinde doktorlar, ulaştırma işcileri, öğretmenler ve memurlar sokaklara dökülerek hükümetlerin kemer sıkma önlemlerini protesto etti.
Avrupa Birliği (AB) merkezi konumundaki Brüksel, Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUC) tarafından organize edilen, son yılların en büyük işçi eylemine sahne oldu. Yeşil, kırmızı ve maviye bürünmüş 100 bine aşkın işçi, çeşitli ülkelerin sendika başkanlarının öncülüğünde Brüksel merkezinde yürüyüşe geçti. Islık ve trompetler eşliğinde yürüyen işçiler, AB üyesi ülkelerin almış olduğu kısıtlama kararlarını taşıdıkları pankartlar ve attıkları sloganlarla protesto ettiler..
Sendikacılara göre Avrupalı işçiler, bankacı ve simsarların yol açtığı mali krizin kurbanı olma tehlikesiyle karşı karşıya. ETUC yürüyüşle ilgili daha önce yaptığı açıklamada, "Bu krize biz yol açmadık. Faturayı bankaların ödemesi gerek; işçilerin değil" dedi.
148 kişi gözaltına altına alındı.
Brüksel polis sözcüsü İlse Van de Keere, olay çıkarabileceklerinden şüphelenen 148 kişiyi önlem olarak gözaltına alma dışında şimdiye kadar her hangi bir olayın yaşanmadığını söyledi.
İspanya'da 2 milyon işciyi temsil eden sendikalar genel greve gitti. Uçak seferleri hemen hemen dururken Madrid'de birçok insan işe yürüyerek gitmek zorunda kaldı.
Yunanistan, İrlanda ve Portekiz'de de protesto gösterileri düzenlendi.
Avrupa'da emekçiler yaşanan krizin faturasının kendilerine ödetilmeye çalışılmasına büyük tepki gösteriyor.
Avrupa Birliği'nin 27 üye ülkesinden pek çoğunda bütçe açıklarının kapatılması bahanesiyle maaşlarda, emekli ikramiyelerinde kesintiye gidiliyor.
Yunanistan'da ve İrlanda'da da işsizlik rakamlarının son 10 yılın en yüksek seviyeye çıkmış olması, İspanya'da ise son 3 yılda ikiye katlanması da halkın hayatını çekilmez hale getiriyor.
Avrupa çapında işçiler kemer sıkma politikalarına karşı sokağa çıkıyor. İspanya ve Yunanistan'da emekçiler greve giderken İrlanda, İtalya, Portekiz, Belçika, Polonya, Letonya, Sırbistan başta olmak üzere pek çok ülkede büyük eylemler yapılıyor.
"Krizi biz yaratmadık. Faturasını bankalar ödesin, biz ödemeyeceğiz"
Sendikalar tüm Avrupa ülkelerinde emekçilerin haklarına dönük saldırıları sorumlusu olarak AB'yi hedef alıyorlar.
Küresel ekonomik kriz nedeniyle Avrupa çapında milyonlarca kişi işini kaybetti. Hükümetlerin kemer sıkma politikaları sonucunda, milyonlarca kişinin daha işsizler ordusuna katılacağı tahmin ediliyor.
Yunanistan ve İrlanda'da işsizlik rakamlarının son 10 yılın en yüksek düzeyinde olduğu ve İspanya'da da işsizlik oranının son üç yıl içinde iki katına çıktığı kaydediliyor.
İngiltere'de ise hükümet kamu harcamalarını yüzde 25 oranında azaltmayı planlıyor.
Fransa'da ise hükümetin emeklilik yaşının yükseltilmesi girişimleri büyük protesto gösterileriyle karşılanmıştı.
Brüksel'de Avrupa emekçilerinin ortak sesini duyurmak için toplanan on binler, "Kemer sıkmaya hayır", "İş güvencesiz Avrupa'ya hayır" sloganları attılar..
