Belçika'da Ekim ayında yapılacak olan yerel seçimler öncesi yapılan ilk hazırlık ve tanıtma döneminden sonra aktif kampanyada başladı. Seçimlerde aday olanlarda kendine göre bir kampanya programı ve taktikler geliştiriyor.
 
Bu doğrultuda yapılan çalışmaları ve daha önceleri seçilme şansını yakalamış ve bir dönem görev yapan siyasetçilerimizin kamuoyuna yansıttıkları tavır ve görüntülerini bir mercek altına alalım dedik.
 
Eleştiri yazımızda üç önemli noktanın altını çizmeye çalıştık.
 
1.Belçika'da siyaset yapan temsilcilerimiz birinci derecede yaşadıkları ülkenin ve vatandaşlarının sorunlarına odaklanmalıdır.
 
2.Dar-Bölge milliyetçiliği çok tehlikeli bir hastalıktır. Belçika'ya gelen herkesin bir kökeni ve bir memleketi vardır. Herkes kendi memleketini ön plana çıkarmaya çalışırsa ortada ancak zıtlaşmalar ve birbirinden uzaklaşan kitleler yaratırız. Bu konuda herkes üzerine düşen azami dikkati göstermelidir.
 
3.Belçika'da yaşayan Türklerin geldikleri ülkenin sorunlarına kayıtsız kalması düşünülemez. Fakat asıl kavgaları bu ülkede yaptıkları "Varolmak kavgasıdır". Belçika'da yaşayan Türkler olarak bu ülkedeki sorunlarımızı ikinci plana atarak bir yere gidebileceğimiz sananlar ancak kendilerini aldatırlar.
 
Hal böyleyken vermek istediğimiz mesajları tam algılayamayanlar olabiliyor. Bizim için önemli olan görüntünün daha vahim hale gelmeden tartışılması. Bu yönde yerel ve ulusal gazetelerde yazılan yazılara bakılırsa, hedefimizede ulaştık.
 
İlk tepkiyi yine bir Emirdağ kökenli iş adamımızdan aldık.
 
"Doğru dedi. Birinin bunları uyarması gerekir. İpin ucunu kaçırdılar. Emirdağlı olmayı bir siyaset malzemesi olarak kullanmak pek akıllı iş değil. Bu şekilde ancak karşınızda tepki kitleleri doğurursunuz. Yapılan haberlere, İnsan Belçika'ya ulaşan görüntülere bakınca şayet Emirdağlı değilseniz ister istemez menfi yönde etkileniyorsunuz."
 
Bir diğer işadamımız geç saatlerde telefon ederek hemen söze girdi: "Üstad eline, kalemine sağlık. Bizim söylemek isteyip te söyliyemediklerimizi dile getirmişsin. Yanlış yapıyorlar."
 
Yazılarımıza Emirdağ kökenli olup alınganlık gösterenlerde var. Bu yazıları yazan arkadaşların çoğu elbette bizlerin yıllarca başarılı olmaları için Bakan Emir Kır, Milletvekili Emin Özkara, Sait Köse, Halis Kökten gibi politikacılarımızı ne kadar koruduğumuzu bilmiyorlar. Bizler kökeni hangi il veya ilçeden olursa olsun bir Türk kökenli siyasetçinin başarısını kendi başarımız gibi görüyoruz. Ayrıca yapılan bir yanlışın veya hatanında Belçika'da yaşayan tüm Türklerin hanesine yazıldığını da biliyoruz.
 
Bizler söylemek istediğimizi anlaşılır bir şekilde ifade ettik. Şimdi söz sırası okurlarda.
 
Tepkilerinizi sırayla vermeye devam edeceğiz. Unutmayınız ki, sizlerin düşünceleri siyasetçilerimize ışık tutacaktır.
 
Saygılarımızla