Gazze'ye yardım götürmek üzere İsrail'in askeri operasyonuna maruz kaldıktan sonra ülkeye dönen Belçikalı Griet Deknopper ile Inge Neels'den sonra Fas asıllı Kenza Isnasni ile Fatima El Nourabiti da uzun bir bekleyişin ardından ülkeye sağ salim döndüler.
Kenza Isnasni ile Fatima El Nourabiti da geçtiğimiz günlerde yardım götürmek üzere Türkiye'den yola çıkan 6 gemilik yardım filosuna katılarak Gazze'ye doğru yola çıktıktan sonra tıpkı diğer iki gönüllüler gibi aynı kaderi paylaşarak önce İsrail'de gözaltına alındılar ardından Türkiye'nin devreye girmesiyle Türkiye'ye, oradan da Belçika'ya gediler.
Belçika'nın Zaventem havaalanında, başta yakınları olmak üzere, Belçika İslam Federasyonu yetkililerinden Sayın Mustafa Akyüz ile Sayın Lütfi Dumlupınar ve diğer bazı insani yardım kuruluşları gönüllüleri hazır bulundular. Heyecanlı bir bekleyişin ardından, çıkış kapısını geçen iki kahraman dakikalarca sloganlar eşliğinde omuzlarda taşındılar, sevinç gözyaşları akıttılar ve gönüllerde taht kurdular. Karşılama esnasında basın ordusunun sorularını yanıtlayan kahramanlar başlarından geçenleri korku içerisinde anlattılar. Konuşmalarında gemide yaşadıkları zorluklardan, askerler tarafından gördükleri kötü muameleye kadar bütün konulara değinirlerken, kendileri açısından bu mücadelelerinin burada bitmeyeceğinin sinyalini verdiler.
BİF Diş İlişkiler Sorumlusu Sayın Mustafa Akyüz de kahramanlara çiçek hediye ettikten sonra konu ile ilgili şunları söyledi, 'Bizim bugün burada toplanma gayemiz bu kardeşlerimizin göstermiş oldukları hatırşinaslığın karşısında kendilerini tebrik etmek, teşekkür etmek. Gazze'deki o masum insanların dünya kamuoyununa taşımaları, dünyanın gündemine taşımalarında göstermiş oldukları cesaretten dolayı kendilerini tebrik ediyoruz. Onları tebrik etmek için de bugün burada hazır bulunuyoruz. Kendilerine Allah razı olsun diyoruz ve federasyonumuzun adına kendilerini tebrik ediyoruz'.
Karşılamaya gelenler arasında bulunan gönül taşlardan Julie Jaroszewski ise şunları söyledi, 'Ben arkadaşlarımın gerçekleştirmiş oldukları eylemi destekliyorum. Bu bir yurttaşlık görevidir. Yurttaşlar sadece hükümetlerinin kıpırdanmalarını beklememeliler ve hükümetlerini İsrail gibi ülkelerin gerçekleştirmiş olduğu vahşet karşısında kıpırdamaya zorlamalıdırlar. Bu yüzden bu arkadaşlar bu gemiye binerek hükümetimize mesajı iletmek istediler ama mesajın henüz hedefe ulaşmadığını görüyoruz çünkü Belçika Hükümeti, Birleşmiş Milletler'de İsrail'in saldırı üzerine gerçekleştirilen toplantıda çekimser oy kullandı'.
Belçika'dan gönüllü olarak katılan dört kişinin tamamının bayan olmaları dikkat çekerken, Fas asıllı gönüllülerden Kenza Isnasni'nin anne ve babası 2002 yılında ırkçı bir saldırı sonucu hayatlarını kaybetmişlerdi.
Cafer Yıldırımer