Oldukça yoğun bir çalışma dönemi sonrası bu hafta sonu dostların BBQ şöleninde bir araya gelerek leziz Türk yemekleri ve hoş sohbetlerle geçmişi yaddetmesi arkada hoş bir seda ve tatlı bir anı bıraktı..
 
Meclis Üyesi Fatma Yıldız'ın konuğu olduk.
Fatma Yıldız Genk şehrinin en renkli simalarından birisi. Uzun yıllardır yaşadığı Genk şehrinde özellikle Türk hanımlarının sesi, ablası, dert ortağı olmuş saygın bir kişilik.
 
Yıldız son yerel seçimlerde CD&V partisi listesinden seçimlere katılarak Genk Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi oldu. Genklilerin sesi olmaya özen gösteren Yıldız bir çalışma dönemi sonunda tatil öncesi dostları ile birlikte olmak istedi..
 
Bu hafta sonu Encümen Ali Çağlar, değerli eşi Nuray hanım, Genk şehrinin güler yüzü Restorant Hasan ünvanı ile anılan asırlık çınar eski Pehlivanlarımızdan Hasan Özdemir, Yıldız'ın eşi Cemalettin bey, Gündem Haber Sitesi Baş editörü Hüseyin Dönmez, eşi Nazmiye hanım ve aile dostları bir araya geldiler..
 
BBQ sohbetlerinden kısa esintiler….
 
Fatma Yıldız:
Biz sadece siyaset değil mutfakta da iddialıyızdır..Eşim Cemalettin bey'in halinden durumu anlarsınız.
 
Siyaset zannedildiği gibi kolay bir iş değil. Birinin bahçesine bir yaprak düşse hemen sizi arıyorlar. Bir çoğu zaman ve saat nedir aldırmıyor..Her ne şartta olursa olsa insanlara yardımcı olmaya çalışıyoruz..Ama insan bir şekilde yoruluyor. İşte böyle arada sırada dostlarla birlikte olarak yorgunluğumuzu atmaya çalışıyoruz..
 
Cemalettin bey:
Eşim mükemmel bir insan. Geşmişte bazı sağlık sorunları yaşamasına rağmen o hiçbir zaman görevini aksatmadı. Ailesine çok önem verir, ancak o yardıma muhtaç durumda olanları hiçbir zaman yalnız bırakmadı.
 
Ben yıllarca maden işçiliği yaptım. 16 yıl maden de çalıştım. 5 yıl madende çalışarak benden daha fazla emekli maaşı alan insanlar var. Maden ocaklarının kapanması sürecinde bir çok farklı statü uygulanarak adeta bir hak gaspı yaratıldı. Bugün için bu konuda binlerce mağdur durumda olan insan var. Yıllarca hak mücadelesi verenler, artık usandılar. Belçika'da elbette güzel günlerimiz oldu, ancak yaşadığımız haksızlıkları da unutmuyoruz..
 
Encümen Ali Çağlar.
İzin öncesi çok hoş bir gün yaşadık. Bu leziz yemekleri taddıktan sonra Fatma ablamızın mutfak konusunda ne kadar büyük bir usta olduğunu gördük. Ellerine sağlık.
 
Genk şehrinde hep hoşgörü ve dayanışmaya dayalı bir sistem yaratmaya çalıştık. Polemik ve gerksiz tartışmalardan hep kaçındık. Çoğu zaman bizleri yıpratmak gayesi ile gündem yaratanlara bir demet gül uzattık. Bugün için Genk şehrinde Türk toplumuna her kesimden büyük bir sempati ile bakıldığını biliyoruz. Önemli olan bu durumu muhafaza ederek insan ilişkilerini daha güçlü, saygın ve üst düzeye çıkarmalıyız.

Hasan Özdemir
Genk şehrinde bir ömür tükettik. 9 yıl maden ocağında çalıştım. Daha sonra iş hayatına atandım. 35 yıldır restorant işletiyorum. Belçika'nın bir çok farklı yerleşim bölgelerinden özel müşterilerimiz var.
 
70 yaşının üzerindeyim. Eşimi birkaç yıl önce kaybettim. Çocuklarımla birlikte yaşıyorum. Gezmeyi, eğlenmeyi ve dostlarla birlikte olmayı severim. Ayrıca araba merakımda vardır. Biraz da sürat yaparım.
 
Bugün bindiğim arabam 1975-BMW modeldir. Tam 33 yaşında. Ama gördüğünüz gibi üzerinde bir çizik dahi yok.
 
Hayat insana çok şeyler öğretiyor. Bazende çok acımasız.
 
Zamanında Pehlivanlık yaptım. Çok memleket gezdim, çok insan tanıdım.
 
Ancak Belçika'da onca güzel şeylerin yanında açtığım işyerini tam 3 sefer yeniden satın almak zorunda kaldım. Bazen Belçika hukuk devletidir diyenlere gülüyorum. Her ülkenin bir çeşit mafyası var. İşte bende burada bir çeşit 'devlet mafyasının' kurbanı oldum. Bir insana bir emlak tam 3 sefer satılır mı? . Oluyor muş demek ki. Tam 3 sefer tekrar satın aldığım emlağın tapusunu halen alamadım desem bana kimse inanmaz..
 
Hüseyin Dönmez..
Bir gün Belçikalı Türklerin romanının yazmaya başlarsam, öncelikle sizin hikayenizden başlamam gerekecek diye düşünüyorum.
 
1980'li yıllarda değerli üstadımız Sıtkı Uluç ile bu konuyu görüşmek üzere gelmiştik. Emlak konusunda yaşadığınız haksızlığa zamanın Tercüman gazetesinde geniş yer verilmişti. Aradan 25 yıl geçmesine rağmen halen mağduriyetinizin giderilmemiş olması çok düşündürücü.
 
Belçika bu..Bazıları için bir gül bahçesi, diğerleri için bir işkence odası olabiliyor.