Beşli koalisyon hükümeti şeklen de olsa beklenen güvenoyunu aldı.
Bütün psikolojik ve kurumsal engellere rağmen, tercih oyu rekortmeni Başbakan Yves Leterme nihayet koltuğuna kavuştu ve ilk sözü "Çalışmaya hazırız oldu."
Doğru söze ne denir ?
Hadi bakalım kolay gelsin !
***
Parlamento'daki tartışmalar sekiz saat sürdü.
Senato'dakiler ise çok kısa…
Ve Cumartesi günü saat 19.20'de Leterme Hükümeti güvenoyu aldı.
N-VA başkanı Bart De Wever parti olarak desteklerinin şartlı olduğunu gösterme adına "çekimser" oy kullandı.
Yani ya günü gelince (15 Temmuz 2008) istediğimiz devlet reformu yapılır, ya da desteğimizi çekeriz demek istedi.
Bu uzun Paskalya hafta sonundaki TV programlarında MR başkanı Didier Reynders "bu iş ültimatomlarla yürümez, üç yıl daha zamanımız var" anlamında birşeyler söyledi.
Bu yoruma N-VA partisinin tepkisi gecikmedi…
"Haddinizi bilin, tepemizi attırmayın" benzeri bir tepki…
***
Peki buna gerçek anlamda bir güvenoyu denilebilir mi ?
Yani koalisyonun direksiyonunda oturan sayın Leterme yeşilden mi geçti, sarıdan mı ?
Sarıdan geçti ise sarı yeşile mi daha yakındı, yoksa kırmızıya mı daha yakın ?
Kaza ihtimali ne kadar yüksek ?
***
Çocuk doğdu doğmasına da, ne annesi sevinebildi, ne babası, ne de akraba ve tanıdıklar…
Flaman yeşilleri ve sosyalistleri kurumsal olmayan herşeye yaylım ateşi açmış durumdalar !
Kurumsal mücadelenin tekeli N-VA'ya bırakılmış gibi.
Başbakan'ın kendi partisi CD&V'nin grup başkanı Servais Verherstraeten Temmuz ortası vadesi ile ilgili olarak şu değerlendirmede bulundu : "Şayet, Temmuz ayı ortalarında yeterli sayıda sosyo-ekonomik aracın bölgeselleştirilmesine imkan tanıyan bir anlaşmaya varılabilirse, güvenimizi teyit ederiz."
İlk konuşmasında "Bütün Belçikalıların başbakanı olacağım" diyen Yves Leterme'e Allah kolaylık versin…
Zira herşeyden önce kendi partisi ile başı dertte…
İnşallah Flaman milliyetçileri kendisini Flaman davasına "ihanet etmekle" suçlamazlar !
***
Yves Leterme'in işi gerçekten zor.
Başarılı bir Belçika başbakanı olabilmesi birbiri ile çelişen birçok şartın aynı anda bir araya gelmesine bağlı…
Birincisi ve bence en zor olanı ise Kuzey ve Güney halkları, yani Nerlandofonlarla Frankofonlar arasındaki kaybolan güveni yeniden tesis etmesi…
Başbakan mayınlı bir tarlada ralli yapacak galiba !..
Karşılıklı sevgi ve saygının iyice azaldığı bir ortamda güveni nasıl yeşertecek acaba?
Gerçekten çok merak ediyorum.
Bekleyip göreceğiz…
 
Yakup YURT © Belexpresse
Brüksel, 25 Mart 2008