Belçika’da yaşayan Müslümanlar, toplumda her geçen gün daha fazla ayrımcılığa uğradıkları ortaya çıktı. Giderek artan ayrımcılığı Belçika Federal Milletvekili Veli Yüksel’e ileten vatandaşlar, durumdan duydukları kaygı ve endişeleri dile getirerek milletvekilinden bu yönde çalışmalar yapması gerektiğini ilettiler. Kaygı, endişe ve korkularında haklı olduklarına dikkat çeken Federal Milletvekili Yüksel, İslamofobinin yükselişte olduğunu, ancak yasalar dahilinde hâlâ net bir tanımının da yapılamadığına işaret etti. Yüksel, konu ile ilgili olarak Belçika Eşit Haklardan Sorumlu Bakan Kris Peeters’a (CD&V) geçtiğimiz günlerde islamofobi konusunda bir soru önergesi yöneltti.
Yüksel: ‘‘İslamofobi vakalarında yüzde 18’lik bir artış var’’
Federal Milletvekili Veli Yüksel (Open Vld), “Ülkemizde Müslümanlar islamofobi dolayısıyla sık sık sözlü ve fiziksel şiddete maruz kalıyor” diyerek endişelerini belirtti. Kendisi bu konuyu meclise taşıyarak Bakan Kris Peeters’dan açıklama istedi. Bakan Kris Peeters ise Yüksel’e verdiği yanıtta, 2016 yılında dini veya ideolojik inançlarla bağlantılı olarak 390 farklı suç dosyasının işleme alındığını kaydetti. Oysa bu sayı, 2015 yılında 330 vaka ile sınırlıydı. Yüksel bu cevabın üzerine ise, ‘‘Burada yüzde 18’ lik ciddi bir artış var ve bu dosyaların yaklaşık yüzde 90’ı islam karşıtlığı ile ilgili” diyerek tekrar Peeters’a yüklenerek, ‘‘Vakaların neredeyse yarısında medya ve sosyal medya üzerinden halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmeye yönelik unsurlar söz konusu. Her beş dosyadan biri ise iş yerinde karşılaşan sorunlara işaret ediyor’’ dedi. Bakan Peeters ise, güncel 2018 ve 2019 istatistiklerinin şu anda ellerinde olmadığı cevabını verdi.
‘‘Müslümanların yüzde 30’u ayrımcılığa uğradığını hissetmiştir’’
Yüksel, “Belirli partilerin Müslümanlara karşı takındığı tavrın gözden kaçmadığına dikkat çeken Federal Milletvekili Yüksel, ‘‘Halbuki bu ülkedeki her vatandaş hakları doğrultusunda istediği gibi yaşayabilmelidir. Ancak polis ve adli makamların nefret suçlarına ve islamofobi kaynaklı şiddete karşı artık etkin bir şekilde harekete geçmeleri gerekiyor” şeklinde konuştu.
Diğer yandan Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı’nın 2017 verilerini de değerlendiren Yüksel, ‘‘Geçen 5 yılda Müslümanların yüzde 30’u bir şekilde ayrımcılığa uğradığını hissetmiştir. İstihdam ve iş bulma konularında etnik kökenlerinin veya başka bir ülkeden olmalarının engel teşkil ettiğinin altını çizmişlerdir. Bunun yanı sıra çalışma, eğitim ve ev bulma gibi farklı konularda da ayrımcılığa uğradıklarını düşünmektedirler. Ayrımcılığın en şiddetli hissedildiği yer yüzde 39 ile Brüksel Başkent Bölgesi olurken onu yüzde 16 ile Valon Bölgesi ve yüzde 10 ile Flaman Bölgesi takip ediyor’’ dedi.
‘‘Sizlerden alacağım destek ile kanun teklifi sunacağım’’
Belçika Federal Milletvekili Veli Yüksel, geçtiğimiz yılın sonlarına doğru İngiltere, bu yıl ise İskoçya Parlamentosu’nda islamofobiyi yasal bir çerçeveye yerleştirme konusunda gerçekleştirilen müzakerelere de göndermede bulunarak, ‘‘Yalnızca nelerin islamofobi adı altında ele alınıp alınmaması gerektiğini göstermek değil amacımız. Bunun yanı sıra karşılaşılan olayları ve nefret suçlarını hassas bir doğrulukla belirlemek ve bunlara karşı çıkmak adına da islamofobinin yasal bir tanımına acilen ihtiyaç duymaktayız. Seçimlerde sizlerden alacağım destek ve güç ile bu konuda bir kanun teklifi sunmak istiyorum’’ şeklinde konuştu.