Belçika’nın Flaman Bölgesi Parlamentosu’nda yerel dini topluluklar için değiştirilmiş Flaman Tanıma Kararnamesi hakkında tartışmalar giderek büyüyor.

Daha önceleri Flaman Bölgesi Adalet ve İçişleri Bakanlarının tek taraflı ve ön yargılı yaklaşımlarını yansıtan kararnameye yönelik Executif, Belçika Diyanet Vakfı(BDF), Arap Birliği(ERM) ve Belçika İslam Federasyonu(BİF) tarafından 2022 yılında açılan iptal davası sonrası Haziran 2023 tarihinde Anayasa Mahkemesi kararnamenin 3 maddesini iptal etmişti.

Söz konusu 3 madde Camilerin dış ülkelerden finans desteği alması, İbadethanelerde görev yapan İmamların maaşlarının dış ülkelerden ödenmesi ve özellikle Flaman Hükümetine bağlı Adalet Bakanlığına bir nevi keyfi soruşturma(screning) hakkının verilmesi gibi maddelerin Avrupa ülkelerinde diğer dini toplulukların hak ve hukuku göz önüne alındığında, ve ayrıca Belçika anayasası ve AB anayasası ile tezat oluşturduğu gerekçesi ile iptal edilmişti.

Şimdi ise söz konusu maddeleri yeniden güncelleyerek Flaman Meclisinin oyuna sunulan güncel kararname her nedense adeta yangından mal kaçırırcasına geniş tabanlı bir konsensüs ile 150 kişilik Parlamento’da gurubu bulunan tüm partilerin desteği ile kabul edildi.

Belçika’da yaşayan Müslüman toplumu adeta güvenilmeyen potansiyel tehlike formuna sokarak bir yaklaşımın sergilendiği bir kararnameye göre artık Camilerin tanınması ve İmamların yurtdışından getirilmesi, maaşlarının geldikleri ülkeler tarafından ödenmesi gibi konular söz konusu olamayacak.

Ayrıca Camilerin tanınması konusunda yetkili olan Flaman Bölgesi Bakanlarının Müslüman Topluma, Camilere, Din Görevlilerine yönelik sübjektif yaklaşımları ve uygulamalarının önü açılmış olacak.

EXECUTİF BAŞKANI MEHMET ÜSTÜN TEPKİ GÖSTERDİ.

Yerel dini topluluklar için değiştirilmiş Flaman Tanıma Kararnamesine en sert tepki Belçika Müslümanları Temsil Organı Başkanı Mehmet Üstün’den geldi.

Üstün sosyal medya aracılığı ile yaptığı açıklamasında şu noktalara değindi;

‘’Flaman Parlamentosu ibadethanelere ilişkin kararnamede önemli bir değişiklik yaptı.

Temel hükümleri daha önce Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen bu kararnamenin 2022 yılında yürürlüğe girmesi bekleniyordu.

Dikkat çekici bir şekilde, bu değişiklik Danıştay'dan önceden görüş alınmaksızın hızlı bir şekilde oylanarak kabul edildi.

Değişiklik 103 oyla kabul edildi ve yasal olarak bağlayıcı hale geldi.

VB+NVA+VLD+GROEN+VOORUİT+CD&V+PVDA EVET OYU KULLANDI

Bu girişim Flaman Parlamentosu'nun demokratik süreçleri yoluyla meşrulaştırılmış olsa da, yine de anti-demokratik soruları gündeme getirmektedir.

Yeni kararname teorik olarak tüm dini ibadet yerlerini kapsamasına rağmen, uygulamada kararnamenin öncelikle camilere ve Müslüman topluluklara odaklandığı görülmektedir. Bu durum çeşitli endişelere yol açacak gözüküyor.

Yeni düzenlemeler kurumları ve bireyleri desteklemeli, onları engellememeli ve hatta cezalandırmamalıdır.

Laik bir devletin dini kurumları hedef alan bu tür cezalandırıcı kararnameler çıkarması endişe vericidir. Bu gelişmeyi yakından izlemeye ve temel demokratik değerlerimiz üzerinde nasıl bir etki yaratacağını sorgulamaya devam edeceğiz’’.