HOLLANDA TÜRKLERİ SANDIK BAŞINA
Önce PARTİ sonra ADAY SEÇELİM
12 Eylül tarihinde Hollanda’da erken genel seçimler yapılacak. Hollanda Türkleri bu seçimlerde mutlaka sandık başına gitmeli. Demokratik oy kullanma hakkını kullanmalı. Nasıl bir ülkede yaşmak istediğini oyları ile göstermelidir.
Irkçı tavırları ile tanıdığımız Wilders’ın esir aldığı VVD-CDA azınlık koalisyonu son iki buçuk yılda Hollandalı Türklerin bir çok hakkını gasp etti. Yaşlıların ek ödenekleri kesildi. Ek geçim yardımı alan yaşlılarımızın uzun süre Türkiye’de kalma hakları elinden alındı. VVD-CDA azınlık koalisyonu Ortaklık Anlaşması Hukukunu geçersiz saymak için adımlar attı.
İşsizlik, yoksulluk, ayrımcılık arttı.
Zorunlu harcamaları kesildikten sonra ayda 180 Euro ile geçinmek zorunda kalan insanlarımız çoğaldı. İş yerlerinde ayrımcılık arttı. İşsizlik önce yabancı kökenlileri vurdu. İzine gidemeyenlerin sayısı artıyor. Ev kiraları aylık gelirin yarısına çıktı.
Doktora gitmek lüks oldu
Sigorta paraları anormal yükseldi. Sağlık harcamalarına katkı payı çok arttı. Bunun neticesinde insanlar doktora gitmekten, eczaneye uğramaktan korkar oldu.
Üniversite bitirmek zorlaşıyor
Yüksek okul ve üniversiteyi zamanında bitiremeyen öğrenciler ekstra yılların okul parasını kendileri ödemek zorunda. Bu en çok bizim gençleri etkileyecek. Bir çok öğrencimiz yüksek öğrenim kurumlarına uzun yolları dolanarak ulaşabiliyor. Bu durum ailelere ve gençlere büyük mali yük getirecek ya da gençlerimiz okulu bitiremeyecek.
Önce partiyi, sonra adayı seçin
Geçen dönem ırkçı partiyle işbirliği yapanları unutmayalım. Seçimlerden sonra partiler koalisyon kuruyor. Kişiler değil. Önce programı doğru olan partileri bulun. Sonra bu partilerdeki Türk kökenli adaylarını destekleyin.
Mutlaka sandık başına
Bu seçimler tarihi bir fırsattır. Bu ülkede politikalar yapılırken Türk seçmenin de gücü olduğunu göstermeliyiz. Yaklaşık 230 bin Türk kökenli seçmene oy pusulası gönderildiği tahmin ediliyor. Geçen dönem sandığa giden Türklerin sayısı düşük kalmıştı. 12 Eylül çarşamba günü eşimizi, dostumuzu, komşumuzu sandığa götürmeliyiz. Irkçılığa, yoksulluğa, işsizliğe, haklarımızın kısıtlanmasına, ikinci sınıf insan durumuna düşürülmemize OYlarımızla hayır demeliyiz. Daha sosyal, yerli-yabancı ayrımı yapmayan, ekonomik sıkıntılara karşı doğru politikaları olan partileri desteklemeliyiz.
Zeki Baran
Demokratik Sosyal Dernekler Federasyonu DSDF Genel Başkanı