BERİNGEN CASİNO'DA DÜZENLENEN EDEBİYAT GÜNÜ TAM BİR ŞİİR ZİYAFETİNE DÖNÜŞTÜ.
21 Aralık 2008 Pazar günü,Belçika Türk Dernekler Birliği'nin düzenlediği Edebiyat günü ve şiir yarışması vatandaşlarımızın büyük ilgisi ile lezzetine doyulmaz bir şiir ziyafetine dönüştü. Programa katılan konukların seslendirdiği şiir ve anlatımlarla Türkçe' nin derinliklerinde sonsuz bir serüven yaşayan izleyiciler ve yarışmacılar, özellikle büyük edebiyat ustası Bülent Baki Yavuzlar'ın' Harman' adlı kitabından seçtiği şiir örneklerini dinlerken duygulu anlar yaşadılar. Ayhan Ustaoğlu'nun sunuculuğu'nu yaptığı gecede, sahneye gelen tüm konuşmacılar, kimi zaman bir duygu seli, kimi zaman ise kahkaha tufanı yarattılar. Almanya 'dan programa katılan ozan Yusuf Polatoğlu ise sazı ve şiirleri ile izleyicilere gurbet, Anadolu ve sevgi temalı bir mini konser sundu.
50 kadar Türkçe şiirin katıldığı yarışmada, jüri üyelerinin dereceye girmeye ve değerlendirmeye layık gördüğü şiirlerin sahiplerine ödülleri, konuklar Bülent Baki Yavuzlar, Serkan Tuncer, Hasan Kayıhan, Yavuz Nüfel ve Ozan Yusuf Polatoğlu tarafından takdim edilirken, bu güzel gecede bizleri yalnız bırakmayan Anvers Başkonsolosumuz Ahmet Arda Bey'de sahneye gelerek, yaptığı konuşmada Türkçe' nin önemini vurguladı.
Birincilik ödülü'ne 'Yüreğim ' adlı şiiri ile Hayriye Kahraman,, ikincilik ödülü'ne 'Sen Unutmadın' adlı şiiri ile Çetin Kabak ve Üçüncülük ödülüne ise 'Gitme Gülüm' adlı şiiri ile Ramazan Turan layık görüldüler. Ayrıca yaşadığımız ülkenin anadili olan Flamanca kategorisinde katılan şiirler de değerlendirmeye alınarak içlerinden seçilen 'Ben Ik De Enige' isimli şiiri ile Heves Kaya özel olarak ödüllendirildi. Jürinin seçtiği 10 şiirin ise Belçika Türk Dernekler Birliği tarafından hazırlanacak bir kitap da toplanarak ileri tarihlerde halkımızla paylaşılacağı da dernek başkanı Rıfat Can tarafından duyuruldu.
Her yaş ve kesimden vatandaşımızın yanı sıra, tanınmış siyasetçiler , dernek başkanları ve , Türk Dili ve Kültürü öğretmenlerinin katılımı ile edebiyatın öneminin vurgulandığı gecede, Genk 'de faaliyet gösteren ve başkanlığını Hakan Çeliköz'ün yaptığı TEKM Derneği bünyesindeki' Genk Türk Okulu' edebiyat sınıfı öğrencilerinin başarısı dikkat çekici idi. Halen devam eden ve Tügök Derneği'nin katkıları ile organize edilen derslerin öğretmeni İnci Dilek Ergün, derslere katılımın, anadilimizin sürekliliğini korumak ve geliştirmek konusunda ne kadar önemli olduğunu vurgulayarak, bu derslerden tüm gençlerimizin faydalanması gerekliliğinin altını çizdi.
Gençlerimizin anadilimiz konusunda yaptıkları bu çalışmaların ve Belçika Türk Dernekler Birliği'nin bu konudaki desteklerinin devamını dileyerek, hepsini kutluyor ve yarışmada üçüncülük ödülünü alan Ramazan Turan ve ilk 10'a giren Şenol Ergün'ün şiirlerini sizlerle paylaşmak istiyoruz.
GİTME GÜLÜM
Bilmezsin ben de anlatamam sensiz geçen her günü,
Aklımdasın, günün her vakti, günün her saati.
Hurma gözlerin canlanır baktığım her parlayan yıldızda.
Efkarlanırım o an, bir oof çekerim gece yalnızlığında.
Sen yoksun,hiç olmadın, belki de hiç olmayacaksın aydınlatmak için .
Her gelecek gecem bir öncekinden daha da Kara,
Hasret acısı çektiğim her an sanki büyüyor içimde bu yara.
Gelmedin,gelmeyeceksin belki de merhemim olmak için yanıma.
Kaçma gayri, küçümseme sana olan sevgimi.
Kabul , belki ki bir Ferhat, ya da Mecnun gibi duymadı dünya ismimi.
Çünkü onlar haykırdı ,ben ise haykıramam.
Onlar sevdasıyla yaşadı, ben ise sevdamı bile anlatamam.
Ya dört duvara resmini çizmişler ya da güzel yüzün aklımdan çıkmaz oldu.
Gülüşünü hatırlarken tebessümle istemeden gözlerim doldu.
Üstüme yüklü duygular,yorgun bir bedenle düştüm senin izine.
Sen gibi olmasa da andım seni yollarda, dalını okşadığım her kır çiçeğinde.
İki dudak arasında mı sendin sevgi kelimesini?
Yoksa sevgi kelimesini kurşun kalemle yazıp sonra silenlerden mi?
Ben kalbime kazıdım ki sevgimi,kurşunlasalar da alamazlar benden.
Açsalar da kalbimi bulamazlar sana sevdam taa derinde.
Hiçbir acı sensizlik kadar acıtamaz canımı.
Hançer gibi saplandı yüreğime, her adını andığımda.
Yoruldum , tükendim gayri kalmadı ne takatim, ne gücüm.
Gel gitme gülüm,öldürme, olmasın bu son günüm.
RAMAZAN TURAN
HASRET TÜRKÜSÜ
Bilemezdim değerini , senden uzak kalmadan,
Hissedemezdim sevgini, sensizliği yaşamadan.
Cenneti sende yaşarım, cehennemi gurbette,
Hiçbir kul alamaz, bu aşkı dahi ah'rette.
Kalbimin en derininde, saklıymışsın vatanım,
Bedenim ve ruhumla bütün, aşıma değer katanım.
Tatlı huzur, mutlulukmuş, koynunda hür yaşamak,
En büyük gururmuş, adını kanımda taşımak
Bir duman ,sigaramın ucunda tüten hasretin,
Sanki yurdumun her ocağında yanan varlık ateşin.
Olamaz engel sevgine, mesafeler, açılan aralar,
Büyüyormuş ancak anladım, özlemle atılan naralar.
Sanırdım bağım sadece akraba eş dost,
Üstüme sanki giydiğim, şanlı ırkım bana bir post.
Çıkaramam onu ,ölsem de asla üstümden,
Müstevli dahi alamaz, değiştirse de kefen'len.
Suyu başka ,ekmeği başka,toprağı bambaşka,
Bu hasreti yaşarım yenen aşta,geçen her yaşta.
Kalk gidelim desem, bilirim gidemem,
Ama bu hasta ruhu da iyileştiremem.
Sağ olun şehitler,bilirim bana hediyeniz,
Merak etmeyin korunacaktır Cumhuriyet'imiz.
Var oldukça ben ve benim misallerim,
Artacak kahramanlık destanı timsallerin.
Çünkü Türk varoldukça,Türkiye yaşayacaktır,
Bir efe gibi ,düşmana ruhum şahlanacaktır.
İşte ağzımdan çıkan bu en son söz,
Ey vatan! Seni koruyacak bu beden, bu göz.
Silahım olmasa da yeter kalbimdeki İman,
Seni çok seviyorum, Vatan'ım buna inan!
ŞENOL ERGÜN