Nur Serter, ADD seçimleri için orduevinde ikna odası kurmuş..
Jandarma eski Genel Komutanı emekli Orgeneral Şener Eruygur'un geçtiğimiz yaz aylarında Atatürkçü Düşünce Derneği'ne (ADD) başkan olmasından sonra dernek içinde yaşanan tartışmalar bir türlü bitmedi.
Şube Başkanı Mahmut Özyürek, seçimde Eruygur'u destekleyen Serter'in üniversitedeki 'ikna odası uygulaması'nı ADD'ye taşıdığını dile getirdi.Eruygur yönetimi, ADD'yi kışla disiplini ile yönetmekle, AB destekçiliği ile ve çeşitli idari usulsüzlüklerle suçlandı. Eruygur'a karşı muhalefette ADD Isparta Şubesi Başkanı Mahmut Özyürek en etkin isim oldu. Kurduğu internet sitesi ile etkili bir mücadele örneği sergileyen Özyürek, Genel Merkez'in tepkisini de üzerine çekti. Ona göre Şener Eruygur'un genel başkanlığa getirilmesi de soru işaretleri taşıyor. Zaman'ın sorularını cevaplayan Özyürek, Eruygur'un başa geçmesi için ADD eski Başkanı Ertuğrul Kazancı'yı destekleyen isimlere yönelik Sıhhiye Orduevi'nde ikna odaları kurulduğunu belirtiyor.
Eruygur'un kongreden çok kısa süre öncesine kadar ADD ile bir ilişkisinin bulunmadığını iddia eden Özyürek, "Sanki başka hiç isim yokmuş gibi dışarıdan Kemal Derviş gibi gelip başımıza geçti." diyor. Özyürek'in bir başka ciddi suçlaması ise Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Nur Serter ile ilgili. Serter'in, ismi PKK ile anılmış Çağdaş Eğitim Vakfı'nda (ÇEV) görev yaptığını hatırlatan Özyürek, "ÇEV, AB'den üç proje için para yardımı aldı. Serter'in paranın alınmasında onayı olduğu duyumu geldi. Serter, AB yanlısı Marmara Grubu'nun bilim kurulu üyesi. AB'den nemalanan bir vakfın da yönetim kurulunun üyesi." şeklinde konuşuyor.
Yapılan seçimlerden; 16 ismin eski Başkan Ertuğrul Kazancı, 9 ismin de Eruygur listesinden 25 kişilik Genel Yönetim Kurulu'na girdiğini anımsatan Özyürek, şöyle devam ediyor: "Genel Yönetim Kurulu toplantısı tarihinde ilk defa 25 Haziran'dan 3 Temmuz'a kadar 9 gün sürüncemede bırakıldı. Bu 9 günlük süre içinde Ankara Sıhhiye Orduevi'nde, Nur Serter'in İstanbul Üniversitesi'nde ikna odaları vardı ya, işte ikna odaları kurdular. Orada birtakım insanları ikna ettiler. İkna odalarında 17 kişi Eruygur'un başkanlığını kabul ediyor. Yani Kazancı'nın listesinden 8 kişi orada ikna ediliyor." Özyürek'in kaygıları ADD yönetimi için de geçerli. Ispartalı başkan, Eruygur yönetiminin Atatürkçülüğü sadece laikliğe indirgeyerek hata yaptığı kanaatinde.
ADD'nin asıl hedefinin emperyalizm ile mücadele olduğunu dile getiren Özyürek, Eruygur yönetiminin AB fonlarından beslendiğini ileri sürüyor. Mevcut yönetimin borç içindeki derneğe para bulduklarını ileri sürdüğünü anlatan Özyürek'in bu noktada bazı kaygıları var. 28 Şubat sürecinde "yeşil sermaye" olarak suçlanan bir şirketin ADD'ye miting otobüsü hibe etmek istediği bilgisini veren Özyürek şöyle devam ediyor: "Reddedilince yaklaşık bir otobüs değerindeki bir para ADD hesabına bağışlandı. Bu epey tartışıldı. Sonunda para derneğe değil, o zaman yapılan kız yurduna aktarıldı. Genelkurmay da 'Madem böyle olmuş böyle yapın bari.' dedi. Geri verilse birçok denge altüst olabilirdi. O zaman Yekta Bey genel başkandı. Bilmeden almış olamazdı. Bugün aynı kaygılar var bende."
Derneğe 5 milyon üye hayal
ADD Isparta Şubesi Başkanı Mahmut Özyürek, AB'yi emperyalist bir proje olarak görüyor ve Atatürkçülerin AB'yi kökten reddetmesi gerektiğine inanıyor. Bugünkü ADD yönetimini AB yanlısı olmakla itham eden Özyürek, şöyle konuşuyor: "28 Şubat sürecine karşı çıktım. Laik-antilaik çatışması ile iktidarı düşürürseniz emperyalizmin ekmeğine yağ sürersiniz. Türbanla mücadele eşittir Atatürkçülük oldu. İnsanlar böyle algılıyor. Neden namazdan çıkan cami cemaati buraya çay içmeye gelmesin?
Bizim türbanla falan bir mücadelemiz yok." Mahmut Özyürek'e göre Genel Başkan Şener Eruygur'un bir yılda 5 milyon üye hedefi ise tam bir hayal. Bu amaçla da daha önceki yıllarda aidatlarını ödemedikleri için dernekten çıkarılan üyeler Eruygur'un affıyla yeniden derneğe üye yapıldı. Bu da dernek tüzüğüne aykırı. Aidatlar bir kamu alacağı olduğu için bu noktada af yetkisi sadece TBMM'ye ait.