CHP Sözcüsü Selin Sayek Böke, CHP MYK toplantısı gündemine ilişkin TBMM’de basın toplantısı düzenledi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun muhalefete yaptığı ‘vize muafiyeti’ çağrısına, “Geçirilecek yasaların AB standartlarına denk olması, katıksız bir şekilde evrensel değerleri temsil ediyor olması çok önemlidir” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, CHP MYK toplantısı gündemine ilişkin TBMM’de basın toplantısı düzenledi.

“SARAYDAKİ TEK ADAMIN PROPAGANDA BROŞÜRÜ HALİNE DÖNÜŞÜYOR”

Hükümetin basını doğrudan kontrolü altına almak için çeşitli "hukuksuz yöntemler" uyguladığını iddia eden Böke, şöyle dedi:

“Bu hafta bir gazete daha hükümet tarafından açıkça gasp edildi. Ve böylece kayyumlu gazetelere bir yenisi daha eklenmiş oldu. Çark hep aynı şekilde dönüyor. Hükümet mahkemeleri araç olarak kullanıyor. Bu yolla gazetelere el koyuyor. Ertesi gün yandaş havuzcular gazeteye dolduruluyor. Gazete bir anda hükümetin ve saraydaki tek adamın propaganda broşürü haline dönüşüyor. Bunun adı açıkça gasptır.”

-HÜKÜMETE PYD SORULARI-

PYD tartışmalarına da değinen Böke, hükümete şu soruları yöneltti:

“Bugün terörist olduğu iddiası üzerinden felakete sürüklenen dış politikanızı aklamak için kıyamet kopardığınız Salih Müslim’i Türk Ordusunun adeta bir kurmay başkanı gibi çalıştırdınız mı, çalıştırmadınız mı? PYD’yi terör örgütü olarak gördüğünüze göre PYD’ye Ankara’da operasyon yönettirmek terör örgütüne yardım ve yataklık suçlarına bir yenisini daha eklemiş oluyor mu, olmuyor mu?”

“DESPOT TEK ADAM REJİMİ”

Mülteci konusunda da değinen Böke, “Ne yazık ki mevcut despot tek adam rejimi ülkeyi insan hayatı üzerinden pazarlık yapan, hiçbir ilkesi olmayan, itibarsız bir dilenci konumuna düşürdü. Bir yandan vize muafiyeti ve para karşılığında Suriye’den gelen ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya geçen kaçak mültecilerin hiçbir ayrım gözetmeksizin Türkiye’ye geri getirilmesini de kabul etmiş durumdalar. Yani AB’ye misafir olmak uğruna 3 milyon Suriyeliyi Türkiye’de ev sahibi haline getiriyorlar” dedi.

BAŞBAKAN’IN AB ÇAĞRISINA CHP’NİN ŞARTI

“Başbakan’ın AB uyum yasalarının çıkarılması konusunda bir çağrısı oldu ne diyorsunuz?” sorusuna da Böke, şu yanıtı verdi:

“CHP AB ile uyum için tekil olayların beklenmemesi gerektiğini esasında geç kalınmış olunduğunu her fırsatta dile getiriyor. CHP, AB ile uyum çerçevesinde Türkiye’yi AB standartlarına taşıyacak ve evrensel değerleri Türkiye için gerçek kılacak her adımın yanında ve arkasında yer alacaktır. Ancak burada bir kez daha altını çizmek istiyorum. Geçirilecek yasaların AB standartlarına denk olması, katıksız bir şekilde evrensel değerleri temsil ediyor olması çok önemlidir. Biliyorsunuz Meclis’te şu anda tartışılıyor olan Kişisel Verilerin Korunması Yasası bu kapsamda değerlendirilecek bir yasadır. Bu yasa içerisinde kurulacak kurulun bağımsızlığı ile ilgili tereddüt neden bizim AB standartlarına vurgu yaptığımız için de çok somut örneklerden biridir.”

“KÜRSÜ DOKUNULMAZLIĞI DIŞINDAKİ BÜTÜN DOKUNULMAZLIKLAR BÜTÜN MİLLETVEKİLLERİ İÇİN KALDIRILMALI”

“HDP eş Genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksedağ’ın da aralarında bulunduğu 5 HDP’li hakkında hazırlanan fezleke Meclis Başkanlığına sunuldu, Genel Kurula geldiğinde CHP’nin tavrı ne olacak?” sorusuna da Böke, “CHP’nin dokunulmazlıklarla ilgili ilkesel tutumu baştan beri çok net. CHP bütün milletvekilleri için kürsü dokunulmazlığı dışındaki bütün dokunulmazlıkların kaldırılması gerekliliğini yıllardır söylüyor. Kürsü dokunulmazlığı dışındaki bütün dokunulmazlıklar bütün milletvekilleri için kaldırılmalı” yanıtını verdi.

“Bazılarının seçilerek getirileceği ifade ediliyor, buna yaklaşımınız ne olur?” sorusuna da Böke, “Bütün bunlar çok spekülatif oluyor. İzin verin gerçekleştikten sonra değerlendirme yapalım” dedi.

“HDP’lilerin dokunulmazlığına ilişkin evet ya da hayır yanıtının gerekçesi ne olur?” sorusuna da Böke, “Özelde sorduğunuz sorular komisyon değerlendirmelerine bağlı” diye konuştu.

Yeni Güvenlik Konseptine ilişkin soruya da Böke, “Sokakları zimmetleme ihtiyacı ortaya çıkartacak tablonun ortaya çıkmamasını sağlamak bir hükümetin asıl görevidir” dedi.

Anayasa Mahkemesi’nin Can Dündar ve Erdem Gül kararına ilişkin gerekçeli kararına ilişkin soruya da Böke, “Bu konuda hukuk konuşmuşken bizim siyaseten bir şey söylememiz doğru olmaz” yanıtını verdi.

“DEMOKRATİKLEŞME MASASINA DAVET EDİYORUZ”

Yeni anayasa ilişkin soruya da Böke, “Bizimle birlikte Türkiye’yi gerçekten demokratikleşme ve darbe hukukundan arındırma hedefine taşımak üzere diğer partileri de bu demokratikleşme masasına davet ediyoruz” değerlendirmesini yaptı.