Bağımsızlık ve hürriyetlerini her ne bahasına ve her ne karşılığında olursa olsun zedeleme ve kayıtlamaya asla müsamaha etmemek; bağımsızlık ve hürriyetlerini bütün mânasiyle koruyabilmek ve bunun için gerekirse, son ferdinin, son damla kanını akıtarak, insanlık tarihini şanlı örnek ile süslemek; işte bağımsızlık ve hürriyetin hakiki mahiyetini, geniş mânasını, yüksek kıymetini, vicdanında kavramış milletler için temel ve ölmez prensip... Ancak bu prensip uğrunda her türlü fedakârlığı, her an yapmaya hazır milletlerdir ki, devamlı olarak insanlığın hürmet ve saygısına lâyık bir topluluk olarak düşünülebilirler. 1928 (Atatürk'ün S.D. II, S. 249)
Iç işlerimize ve Ordumuzla uğraşmayın !…
ABD kendi işine baksın kendi sorunlarıyla uğraşsın! Irak'a müdahale ederek işbirlikçileri kullanarak Liderlerini idam ettiler ve Afkanistan'a saldıran, Bosna da yapılan katliyamlara göz yuman ve insanlık ayıbı olan atom bombasını Japonya ya atan, Dünya üzerinde sömürgecilikle geçinen ve de Dünya üzerinde terörün anası da babası da kendilerdir, Vahşi ve katil ruhlu ordu da ABD nindir.
Bu arada aklıma Rahmetli Mahsuni Şerifin şu sözleri geldi bunu da yazmadan geçemiyecem "Devleti devlete katar, it gibi pusuda yatar, gaflette olana çelme atar, Amerika katil katil katil!… Bir Türk haber sitesinde okuduğum kadarısıyla, New York Times gazetesi, şu şekilde yayında bulunmuş, haberin bir kısmı aşağıda.
Türk ordusuna çağrıda bulunarak, diğer NATO üyesi ülkelerde olduğu gibi Türk ordusunun da seçilmiş hükümetin başarılı olması için çalışmasını istedi. Gazete, "Atatürk'ün demokrasisinde ordu hükümete hizmet eder, tersi olmaz" dedi. 
New York Times gazetesi, baş yazısını Türk ordusuna bir çağrı yapmak için kullandı. "Dikkatli bir Müslüman" olan Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı seçilmesinin demokrasi için bir zafer olduğu yorumunu yapan gazete, "Türk demokrasisinin korunması pahasına Türk laikliğini koruma huyu olan ordunun, Gül'ün adaylığını engellemek istediğini" yazdı.
Türkiye'de 70 milyon kişinin hemen hemen tamamının kendisini Müslüman olarak tanımladığını belirten gazete, Türk anayasasının kamu hayatında sıkı bir laiklik sergilediğini ifade etti.
Türk ordusu siyasetten çekilsin ?
Türk ordusu zaten siyaset yapmıyor ve de siyaset gibi bir düşünceside yok, sadece Türk ordusu tedbir alıyor ve de gelişmeleri izleyerek Türkiye de Layik düzenin koruyucusudur buradan doğan hak ve yetkilerini kullanıyor, Ülkede Vatandaşın güvenini toplamış olan TSK bu vesileyle halkına layik olup Atatürk ilke ve devrimlerinin tek güvencesi olduğu sorumluluğunu bilinci içinde görevini yapıyor. Aslında ABD ne Atatürkü sever nede Müslümanlığı, yukarıda Atatürkten ve Müslümanlık dan bahsederken Hükümeti sanki koltuktan vererek bize pazarlamaya kalkıyor, ABD nin bu güne kadar olan politikalarınd uyguladığı şu dur, önce dost olur yardımcı olur gibi yapar fakat ilk fırsatta da arkadan vurur, aynen köpek zihniyeti, yukarıda yazdığımız gibi bu konuyu Rahmetli Mahsuni Şerif te iyi tesbit etmiş aslında. Fakat hükümet halen ABD yağcılığı yaparak bir yerlere varacağını sanıyor ve yanılıyor.
Bağımsızlığı için ölümü göze alan millet, insanlık haysiyet ve şerefinin icabı olan bütün fedakârlığı yapmakla teselli bulur ve elbette esaret zincirini kendi eliyle boynuna geçiren miskin, haysiyetsiz bir millete nazaran dost ve düşman nazarındaki mevkii farklı olur.
1927 (Nutuk I, S. 13-14)
ABD nin Türkiye'den ve Türk silahlı kuvvetlerinden talepleri !
Türkiye topraklarını hava ve kara sularını kullanarak Asya ya Ortadoğuya şer tohumları şaçmaya devam etmek istiyor, İrana tehtit Rusyaya Gözdağı Kore yi sindirerek Çini karıştırarak Rant elde ederek teröris eylemcilerle iş birliği yaparak bu ülkelerede eğemen olma hayalleri var. Kıbrıs'tan Askeri geri çekin onlar orada işkalci diye yaklaşımda bulunarak, orada rahat at koşturmak istemekte ve KKTC yi kökten kok ederek oradaki Türk halkını bir azınlık gibi görerek tamamını işkal etme zihniyeti PKK, bu terörist guruba sınır ötesi hareket etme, onlar özgürlük savaşçıları mış onlara birgün de bu ülkeyi bölerek teslim edecekler. Türk adının varlığı bile ABD yi delirtirken Ülkemizde Layik bir düzenden bahseden AB hatta demokrasi bile var diyor, peki Türkiye de demokrasi insan hakları ve Layik düzen içinde iyi işliyorsa, bu AB ye girmek için emirler yağdırıp paket içinden paket çıkarırcasına hergün yeni kanunlar ikiz paketler meclise ne için girdiriyorsunuz? Bu kadar sizin dediğiniz anlamda iyise neden kabul etmiyorsunuz, nedir bu turşu nedir bu lahana?
Türk ordusuna ihtiyaç duyulduğu an Birleşmiş milletler hemen çağrıda bulunuyor, bize katılın diyerek, AB nin askerligini yapan Birleşmiş milletler Afkanistan da Lübnan da Kosova da bulunan askerlerimizin de geri çekilmesini neden istemiyor? ABD ve AB Türk silahlı kuvvetlerini pentegona bağlamak ve oradan emir vermek istiyorlar, bunu ne TSK kabul eder ne de Türk halkı bunun böyle bilinmesi lazım, ABD ve AB hiç bir zaman bizi hazmedemediler, ne Müslümanlığı sever ne Atatürk'ü hele hele Türkü hiç sevmezler bunları bile bile halen adamlara el ayak üfeliyorlar birliğinize bizi alın lütfen diyorlar, bu ülke içindeki AB ciler inadına bu konuyu israr ediyorlar ne pahasına olursa olsun diyorlar kararlılık la devam edeceğiz diyorlar, hiç birşey olmamış gibi bunlar ezelden beri bizim düşmanımızdır tersini kimse iddia edemez, bu gün koyun pstuna bürünen kefereler koca osmanlıyı içerden çökerterek boğazlarımızı işkale kalkarak üzerimize topla tüfekle yürüyen insanlar değilmi Anadolu yu İl İl işkal eden ve mahsum insanları katledenler dğilmi? Bu yüzden Üniversitelerimiz ögrencilerini bunların yüzünden savaşa yerdıma yollamadımı? 57 ci alay tamamen yok etmedilermi?
TSK'ya "vahşi" dediler..
GÜl'ün yemin törenine katılmadığı gerekçesiyle TSK'ya saldıran emperyalist kalem, "Atatürk'ün bayrağını dalgalandıran ordu, laikliğe vahşi şekilde sarılıyor" diyecek kadar küstahlaştı. Bosna da Afkanistan da Irak ta katliyam yapıp kadının çocuğun ırzına geçen it sürüsü kuduz köpek gibi saldırıya geçiyor, belliki Mehmetçigin ayak sesleri birilerini rahatsız ediyor. TSK de daha nice 57 ci alaylar var ve binlerce Mustafa Kemal ler var Türkün ayranı kabarmasın kabarırsa bu kefereler iyi bilirler neler olacak!
Biz diyoruzki Türk silahlı kuvvetlerine hiç bir ABD li emir veremez himayesinde alamaz buna da güçleri yetmez, ülkemizin de iç işlerine karışmaya hakları yok karışamazlar karışmamalılar buna halk olarak karşı dik duracağız, Seçilmiş insanlarda dik durmasını bilmeli bu yazar bozuntularına da hükümet bir tepki göstermelidir, gururumuzu incitecek davranışlarda da bulunmamalılar diyoruz, Hükümete ve ABD ye ve AB hayranlarına da bir duyrumuz var ne kadar eğilsenizde bükülsenizde o birliğe giremeyecegiz çünkü onlar almaz, sadece bizi oyalarlar yok süreç di yok paket di yok gereksiz gereksiz sözlerdi yani AB bizim dostumuz değil olamaz da.
Esas Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır. Bu esas ancak tam bağımsızlığa sahip olmakla temin olunabilir. Ne kadar zengin ve refaha kavuşturulmuş olursa olsun bağımsızlıktan mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık olamaz. Yabancı bir devletin himaye ve desteğini kabul etmek, insanlık özelliklerinden mahrumiyeti, beceriksizlik ve miskinliği itiraftan başka bir şey değildir. Gerçekten bu aşağı dereceye düşmemiş olanların isteyerek başlarına bir yabancı efendi getirmelerine asla ihtimal verilemez. Halbuki Türk'ün haysiyet ve izzetinefis ve kabiliyeti çok yüksek ve büyüktür. Böyle bir millet esir yaşamaktansa yok olsun daha iyidir. Bundan ötürü, ya bağımsızlık, ya ölüm!... 1919 (Nutuk I, S. 13)
Yazar:Mehmet Özkaraman/Gaziantep
