İzzet Dönmez Yazdı.

Eski Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Ak Parti`nin 4 önemli kurucusundan birisi kabul edilir.

Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Bülent Arınç ve Abdüllatif Şener.

Abdüllatif Şener, Refah Yok Hükümet`inin de Maliye Bakan`ıydı.

Hatırlayın 2007 yılı`nın çok sıcak günlerini.

Cumhurbaşkanlığı için Recep Tayyip Erdoğan`ın adı geçer.

Deniz Baykal: Olmasın, Zinhaaar.

Abdullah Gül`ün adı geçer.

Deniz Baykal küplere biner.

"Olmasın, olmasın, oldurmayın, oldurmayın" diyerek, Meclis Grup Kürsülerini yumruklar.

Hanımı başörtülü olan bu iki ismin Cumhurbaşkanı adayı olmasına şiddetle karşıdır Baykal.

Bunun için oligarşik güç odakları ile dirsek teması bile yapılmıştır.

27 Nisaqn -e bildirisi, kesinlikle Baykal`ın bilgisi tahtında kaleme alınmıştır.

367 ihaneti, Baykal`ın bilgisi tahtında tezgahlanmıştır.

Ancak, sıra Abdüllatif Şener`e gelince, vaziyet değişmiştir.

Gazeteciler Deniz Baykal`a sordular "Abdüllatif Şener`e ne dersiniz?"

Cevap tarihidir.

"Ha, bak o olur".

Abdüllatif Şener, Sivas İmam-Hatip mezunudur.

Kökten Milli Görüşçü`dür.

Siyasal İslamcıdır.

Radikal şeriatçıdır.

Hanımı da başörtülü değil, çarşaflıdır.

Bunları nereden biliyorum?

Abdüllatif Şener`le 1975 yılından beri tanışırız.

Hanım`ının çarşaf giydiğini, benim hanımda bilir.

Bildiğiniz kara çarşaf yani.

Benim için hiçbir mahsuru elbette ki, yok.

Sormak lazım sayın Deniz Baykal`a "Hanımı başörtülü diye Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül isimlerine karşı çıkmıştınız.

Hanımı çarşaf giyen Abdüllatif Şener`de ne bulmuştunuz da, onun Cumhurbaşkanı adaylığına yeşil ışık yakmıştınız?".

Bunu açıklayın sayın Baykal, lütfen açıklayın.

Aslında, sebebini ben çok iyi biliyorum da, kahrolası bu sütunlarda bunu yazamıyorum.

Sen, Abdüllatif Şener`i sadece mebus olduğu dönemde, Parlamento`dan tanırsın.

Biz, onunla talebelik yıllarından tanışırız.

Ben onun, o benim, cinsimizi, cibilliyetimizi çok iyi biliriz.

Hangi hinoğlu hin hesaplarla Ak Parti`nin içine ateş düşürmeye çalıştın?

Bunu biliriz sayın Baykal?

Devlet işleri, sekreterini önce mebus yapıp, sonra ona garsoniyer tutarak, tıkılamaya hiç benzemez sayın Baykal.

Sayın Baykal, sen sadece Nesrin Baytok`a tıkılamadın, aynı zamanda Abdüllatif Şener`e de tıkılamış oldun.

Şimdi tıkılama sırası Abdullah Gül`e mi geldi?

Açıklamışsın, "% 49`un adayı Abdullah Gül olabilir".

Peki, mertçe, dürüstçe, delikanlıca çık ve açıkla, 2007`de niçin karşı çıktın Abdullah Gül`e?

Şimdi de niçin onun adaylığına yeşil ışık yakıyorsun?

Abdullah Gül, daha lise talebelik yıllarından beri, bizimle beraber MTTB çizgisinde bir insan.

Bir kere Cumhurbaşkanı olmak ile 3 kere Cumhurbaşkanı olmak arasında hiçbir fark yoktur.

Bu davaya gönül vermiş milyonlar, Kayserili tornacının oğlunu bu ülkede Cumhurbaşkanı yapmıştır.

Bu onur, onun hakkı müktesebinde mevcuttur.

Peki, kimdir bu % 49?

Açıkla sayın Baykal, kimlerdir % 49?

O % 49`un içinde FETÖ var mıdır?

Canı pahasına vardır.

O % 49`un içinde PKK var mıdır?

Elbette ki, vardır.

Yeryüzünde diğer bütün şer odakları, hainler, kahpeler, kalleşler var mıdır % 49`un içinde?

Elbette ki vardır.

Şüphe mi var?

"Hayır" diyen klasik CHP seçmenini bu ihanet şebekeleri içinde hiçbir zaman saymadım.

Çünkü, onların "Hayır" demedeki kriter ve kıstasları farklıydı.

Klasik CHP seçmeni dışında ki tüm hayırcıların, şer odakları ile doğrudan ya da dolaylı işbirliği vardır.

Allah`a yemin olsun ki vardır, % 49 budur işte.

1978 yılından beri, yakinen tanıdığım Abdullah Gül, bu % 49`un içinde yer alır mı?

Ey Şaban Üstüner ağabeyim, ey Numan Yazıcı hocam, şimdi topraktasınız amma, sizde benim kadar tanırdınız Abdullah Gül`ü.

Ne olur dile gelinde söyleyin, bizim tanıdığımız Abdullah Gül, bu ihanet ve fesat ortaklığına meze olur mu?

Herşey bu kadar mı ucuz?

Biz, ömrümüzü boşuna mı tükettik?

Söyleyin, Allah rızası için!