İzzet DÖNMEZ
Dün akşam aynı saatte hem Galatasaray`ın Clup Brugge ile maçı var, hemde Ali Babacan`ın Fatih Altaylı ile programı var.
Aslında ben, böyle durumlarda maçı tercih ederim.
Çünkü o prpgramların tekrarı var.
Bugüne kadar, Ali Babacan`ı hiçbir televizyon programında izlemedim.
Pek konuşan bir nevalede değil.
Ağababası Abdullah Gül gibi sessiz ve derinden gitmeyi yeğler.
Dün akşam ne yaptım?
10 dakika Galatasaray maçını izledim.
10 dakika Fatih Altaylı`nın programına baktım.
Ali Babacan hakkındaki kanaatimi yazmadan önce, Doğu Perinçek`le ilgili birkaç kelam edeyim.
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek`i nerdeyse 50 yıldır tanırım.
Bizim üniversite gençliğimizin azılı Maocusu.
TİİKP/C adlı yasadışı örgüt`ün militanı.
Bizim zamanımızda Aydınlık diye bir dergisi vardı.
Günlük mü çıkardı, haftalık mı?
Tam hatırlamıyorum.
O dergide benim dahi adım geçmişti.
Çok yakın arkadaşlarımla.
Hedef gösterilmiştik.
Anlattıklarının çoğu doğruydu.
O yıllarda şunu bilirdik.
MİT`in bir kanadı ile Doğu Perinçek`in çok sıkı ilişkileri var.
Başka türlü bu ,istihbaratlar mümkün değildir.
Onun için dikkat edin Doğu Perinçek`in iddialarına derim.
Baksanıza,
Yüzde bir oyu dahi olmayan parti`de onlarca emekli general görev yapıyor.
Geçenlerde Doğu Perinçek bir iddiada bulundu.
Dedi ki,
Fetö`nün siyasi ayağı Abdullah Gül, Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu`dur.
Ben böyle bir iddiada bulunamam.
Elimde böyle bir veri yok.
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu için, sayın Meral Akşener için, proje liderler derim.
Halada iddiamda ısrarcıyım.
Bu liderler, fetö ile, başka yapılarla siyasi işbirliği yapabilirler.
Bunlar, onların fetö`nün örgütsel yapısı içinde var oldukları anlamına gelmez.
Geçmişte Ak Parti`de bir süre fetö ile siyasi işbirliği yaptı.
Yalan mı?
Dün akşam,
Fatih Altaylı`nın bir sorusu üzerine, Ali Babacan, şöyle cevap verdi;
"Ak Parti ile duygusal kopuşumuz, aramızda güven ilişkisinin zedelenmesi, 2011-2012-2013 yıllarında başladı"
Dün akşam, Ali Babacan bir sürü şeyler söyledi.
Onları geçiniz.
Bir sürü adamları varmış.
Grup grup toplanıp, projeler üretiyorlarmış.
Açıklayınca, görürüz o projeleri.
Ali Babacan, dün akşam o tarihleri verince, aklıma hemen Doğu Perinçek ve onun iddiaları geldi.
O tarihlerde ne olmuştu?
Herkesin bildiği üzere, Tayyip Erdoğan`ın fetö ile savaşı başlamıştı.
Fetö ile Tayyip Erdoğan`ın ipleri 2011 Genel Seçimlerinde koptu.
Fetö, Tayyip Erdoğan`dan aleni milletvekili kontenjanı istedi.
Kendi yakın çalışma arkadaşları karşı çıkmadı bu kontenjan işined e, MİT Müsteşarı Hakan Fidan karşı çıktı.
7 Şubat 2012 tarihinde MİT Müsteşarı Hakan Fidan`ın ifadeye çağrılma nedeni budur.
3 yıl süren ve 17/25 Aralık ihanetine kadar varan o savaşta,
Ne yazık ve ne hazindir ki,
Sayın Cumhurbaşkanı, parti`de tek başına kaldı.
Yanında ne Abdullah Gül vardı,
Ne Bülent Arınç vardı,
Ne Ali Babacan vardı,
Ne Beşir Atalay vardı,
Ne Ahmet Davutoğlu vardı,
Ne de şimdi onlarla büzükdaşlık konumuna gelenler vardı.
Yollar böyle ayrıldı.
Duygular böyle koptu,
Güvenler, böyle yıkıldı.
Artık Ali Babacan ne derse desin.
Ağzı ile kuş tutsa, fayda etmez.
Reis,
Ankara`da Çıkrıkçılar Yokuşunda manifaturacılık yapan Ali Babacan`ı alıp Ekonomi Bakanı yapmış, Dışişleri Bakanı yapmış, Başbakan Yardımcısı yapmış.
Reis`in sayesinde Uluslararası bir çevre edinmişsin.
Fetö ile savaş başlamış,
Beyim duygusal kopuş yaşamış.
İzzet Dönmez olarak, siyasetten hiçbir beklentim yoktur.
Tayyip Erdoğan`ın perçemine, gaytan bıyığına hayranlığımda yoktur.
Tayyip Erdoğan, babam`ın oğlu`da değildir.
Siyasi partiler, benim için tabeladan ibarettir.
Siyasi partiler yolu ile dava olmaz.
Tayyip Erdoğan, benim davamın lideri de değildir.
Çünkü ben, öyle dava ezberleri olacak yaşı da geçtim.
Siyaseti ve sosyolojik olayları, faal siyasi liderlerin çoğundan fersah fersah daha fazla bilirim.
Benim için kutsal olan, mensubu olmaktan bahtiyar olduğum dinim ve vatanımdır.
Gerisi fasa fisodur.
Tayyip Erdoğan, doğru yerde durduğu için, desteğim ona`dır.
Hizasını değiştirdiği an, saniye desteğe devam etmem.
Abdullah Gül`ü, Ali Babacan`ı ve Ahmet Davutoğlu`nu samimi bulmadığım için, desteğim söz konusu olamaz.
İsmi geçen her üç zatta "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine karşıyız" demekle, bundan sonra hangi ittifak içinde yer alacaklarını da açıklamış oluyorlar.
Buradan ilan ediyorum.
Yarın olurda,
Bu şer ittifakı başarılı olursa,
Yepyeni bir siyasi duruş alırım.
Çizmelerimi yeniden giyerim.
Herşeye sıfırdan başlarım.
Ben bu vatanı sokakta bulmadım.
Proje adamlara yedirmem.
Geçmişimde buna teminattır.