İzzet Dönmez yazdı..
Söze önce bir durum tesbiti ile başlayalım.
Ülkemizde bir kıt`a solcu`nun, sosyalist`in, eski tüfek komünist`in, Ali`siz ve Allahsız Alevi`nin HDP`ye oy ve siyasi destek vermesi benim açımdan sürpriz değildir.
(Not: Hz. Ali yolunda samimi Alevi yurttaşlarımız sözümüz dışı).
Çünkü bu güruh 12 Eylül öncesinde de kucak kucağa idi.
TİKKO, Dev-Sol, Dev-Yol, Kurtuluş, Dev-Genç, Kawa, Rızgarı.
Daha bir sürü bok püsür örgüt vatan ve devlet düşmanlığında müşterek hareket ediyorlardı.
Ortak sloganda: " YAŞASIN HALKLARIN KARDEŞLİĞİ" idi.
Üniversite de okurken, daha 20`li yaşlardayken, bu sloganın nasılda bir tehlike olduğunu farketmiştim.
Önce halkı tabanda " Halklar" diye bölüyorsun, sonra tepede siyaseten birleştiriyorsun. Tabanda bölünen halkın, tepede siyaseten birleşmesinin kalıcılığı ne kadar olurdu ki?
İhanetin her çeşidini ben üniversite sıralarındayken görmüştüm.
Gerçekte İslam`ın sufi bir yorumu olan Alevilik, hem Osmanlı ve hemde Cumhuriyet döneminde dışlanması ve ötekileştirlmesi dolayısı ile Alevi gençler bu ihanet odaklarına insan kaynağı oldular.
Ne yazık ki son 40 yılda " Allahsız ve Ali`siz" bir Alevilik üretildi.
Cumhuriyet`in kurucusu`nun bizim kucağımıza bıraktığı en acı iki mirastan biri budur.
Tekke ve zaviyelerin kapatılması, Alevi- İslam inancına mensup insanları başı boş, serseri mayın haline getirmiştir.
Kürt sorununu temelli çözecek lider Atatürk idi.
Onuda başımıza bela olarak bırakıp, hayata öyle veda etti.
Keşke bu iki katmerli sorunu çözerek aramızdan ayrılsaydı.
Aleviliği yok varsayan, Diyanet`i kurarak Sünniliği resmi devlet mezhebi haline getiren bizzat Atatürk`tür.
Keşke Alevilere de bir statü tanısaydı.
12 Eylül öncesinde bu bölücü ihanet odakları ile konjonktür gereği birlikte hareket eden bir çok solcu, sosyalist Aydın, ihaneti görünce geri çekildi.
Onlarla her türlü işbirliğini kesti.
Daha ulusalcı, daha Kemalist bir çizgiye geldi.
Başta Ertuğrul Kürkçü olmak üzere, bir kısım varki; işbirliğini gayya kuyusuna kadar devam ettirmekte kararlı.
7 Haziran`da bu güruh CHP`yi bırakarak HDP`ye oy verdi.
Zaten onların CHP ile bağları pamuk ipliği ileydi.
Ihanet yoldaşlığı çok eskilere dayanıyordu.
Şimdi garip olan nedir?
İsteniyor ki; bu ihanet Ortaklığı`na MHP`de değnekçilik yapsın.
Fesüphanellah!
Hani Anayasa`nın değiştirilemez maddeleri vardır.
Bu maddelerin değiştirilmesi teklif dahi edilemez.
Bütün varlık nedeni bu ihanet odakları ile mücadele olan MHP`ye bu teklifin yapılması dahi garabettir.
Esasında MHP`ninde: "Bana bu tekliflerin yapılacağı bir imajmı verdim birilerine?" diye kendisini sorgulaması gerekir.
Devir MHP`nin elini taşın altına koyacağı devirdir.
Gerekirse bütün bedenini koyacağı devir.
MHP, sorumluluk almaktan geri duramaz.
Herkes kendi yerini buluyor.
CHP içindeki Truva atları rollerini bir güzel oynuyor.
MHP, Türk Milletini rahatlatacak adımları atmalıdır.
Gelecek seçimleri düşünmek MHP`nin siyaset üslubu olamaz.
Gün o gün değildir.
Bu coğrafya da tarih yeniden yazılıyor.
Sınırlar yeniden çiziliyor.