İzzet DÖNMEZ Yazdı...

Sabiha Gökçen Havaalanı biz Sakaryalılara en yakın Uluslararası Havaalanı.

Sakarya`ya bir saat mesafede.

Sabiha Gökçen Havaalanında en organize havayolu şirketi Sabancı ailesinden Ali Sabancı`ya ait Pegasus firmasıdır.

Pegasus firması, Yurt içinde ve Yurtdışında bir çok noktaya uçuyor.

Dolayısı ile ve zorunlu olarak bir çok noktaya bu firma ile uçuyoruz.

Dün saat 12.00`de Çekin yaptırdık.

Başladık kalkışı beklemeye.

Saatler geçiyor.

Kalkışla ilgili bir gelişme yok.

Hem Sabiha Gökçen Havaalanında ve hem de Antalya`da müthiş fırtına var.

Gecikme normaldir.

Ben hem yüksek tansiyon, hem de şeker hastasıyım.

İlaçlarım valizimdeydi.

Valizimi yanıma almak istedim.

Görevli kabul etmedi, bagaja verdi.

Küçük bir valiz.

"500 gram fazla var" diye.

Neyse.

"Bir saat yolculuk" dedik.

İlaçlarımı inince içerim dedim.

Tam 10 saat havaalanında mahsur kaldık.

Gece saat 10.00`da havalandık.

Hostes hanıma "Şeker hastası olduğumu, yiyecek bir şeyler vermesini" söyledim.

"Bizde yiyecek bir şey yok" dedi.

"Kendinizi iyi hissetmiyorsanız uçaktan inin" dedi.

Bende "Ben iş adamıyım, işim yoğun, yoluma devam etmek zorundayım" dedim.

Hostes " O zaman bagajdan valizini getirelim, ilaçlarını iç" dedi........

Bende "Peki" dedim.

Uçak kalktı.

Valiz gelmedi.

O arada içecek ve yiyecek servisi başladı.

Bende hiddetle "Hani yiyecek bir şey yoktu, şimdi servis yapıyorsunuz" dedim.

Hostes hanım "Ücretli olarak var tabi " demez mi.

Ben fıttırmaya başladım.

"Kızım, ben iş adamıyım. Söz konusu olan benim hayatım. Her an şeker komasına girebilirim. Bir sandöviç`in parasının lafımı olur?"

"Önce ikramı yaparsın, sonra bedelini tahsil edersin" dedim.

Hostes hanım "Ben durumu pilota ilettim, o da biraz sonra uçak kalkınca ücretli servis var, bedelini öder, ne yiyecekse, yer dedi" demez mi?

Şekerim düşmüş, ellerim titremeye başlamış.

Ali Sabancı`nın PEGASUS`u kazanacağı bir kaç liranın hesabını yapıyor.

Ben, ücretli servisi de kabul etmedim.

Salimen Sabiha Gökçen Havaalanına indik.

Valizimi bekliyorum.

Saatler geçti, en sonunda valize ulaştım.

O da ne? Valizim param parça olmuş.

Uçakta bana demişlerdi ya "Valizini sana getirelim, ilaçlarını içersin" .

Diğer valizlerin arasında valizimi çekiştirirken parçalamışlar.

Korkularından bana da bilgi vermiyorlar.

Valizi kucağıma aldım.

Havaalanındaki yetkiliye gösterdim.

Bana "Elimizde valiz yok.

Olsaydı verirdik.

Bir tutanak tutalım.

Bir daha buralara uğrarsanız size yenisini veririz" dediler.

Ben de "100-150 TL`lik valiz için bir daha Sabiha Gökçen Havaalanına mı geleceğim, kendinizi kusurlu kabul ediyorsanız adresime gönderin" dedim.

Görevli "Maalesef bunu yapamıyoruz, buraya gelip alacaksınız" demez mi.

Bende " Patronunuz Ali, Sabancı`nın boynu devrilsin. Bana vereceğiniz valiz onun tabutu olsun" dedim ve eşyalarımı kucağıma alarak otoparktaki arabamın yolunu tuttum.

Böyle zenginliğe lanet olsun.

Malum, Sabancı ailesi Kayserili.

Merhum Sagıp Sabancı polemikleri ile meğer göz boyuyormuş.

Yazıklar olsun!