İzzet DÖNMEZ
Her "Beka" lafı gündeme gelende, acı acı gülüyorum.
Aslında bu beka lafını en çok gündeme getiren, MHP lideri sayın Bahçeli,
Bu konuda Ak Parti 2. planda.
Sayın Bahçeli "Beka Beka" dedikçe, öncelikle aklıma MHP`nin bekası geliyor.
Herşey ortada.
Herşey apaçık ortada.
24 Haziran Genel Seçimlerinde esas beka sorununu MHP yaşamak üzereydi.
50 yıllık siyasi hayatında MHP`ye operasyon üzerine operasyon çekildi.
Bir Fetö operasyonu olduğuna adım gibi emin olduğum Meral Akşener olayı, MHP`yi siyaseten ıskat etmeyi amaçlıyordu.
MHP, şayet ittifakla Genel Seçime girmemiş olsaydı, alacağı azami oy % 5-6 civarında olacaktı.
Nasıl ki CHP seçmeni, HDP barajı geçsin diye emanet oy verdi.
Ak Parti seçmeni de sayın Devlet Bahçeli`yi duruşundan dolayı ödüllendirdi.
Oy zayii de olmayacağını düşünerek, MHP`ye ciddi manada oy verdi.
Pekiii, gelelim 31 Mart Yerel Seçimlerine.
Şayet, Cumhur İttifakı Yerel Seçimleri kaybederse, Türkiye beka sorunu yaşar mı?
Yada soruyu şöyle soralım.
Türkiye`yi beka sorunu yaşar noktaya kim getirdi?
Yahu bu millet Atatürk`e, İnönü`ye, Menderes`e, Demirel`e, Özal`a vermediği iktidar süresini Ak Parti`ye ve onun lideri Tayyip Erdoğan`a verdi.
Bundan sonra bir başka faniye vereceğinden de çok şüpheliyim.
Atatürk, iktidarda 15 yıl kalabildi.
İnönü 12 yıl kalabildi.
Menderes 10 yıl kaldı.
Çoğu koalisyonlarla Demirel 11 yıl iktidar oldu.
Özal 7 yıl iktidar oldu.
Recep Tayyip Erdoğan`ın iktidar süresi 17. yıla girdi.
Hala beka sorunu yaşıyoruz.
Bu işte bir yanlışlık yok mu?
Atatürk döneminde hep iç isyanlarla uğraşıldı.
Atatürk vefat ettiğinde Dersim kalkışması devam ediyordu.
Esas beka sorunu, İsmet İnönü döneminde yaşandı.
Şayet, Türkiye, 2. Dünya Savaşında İttihatçıların yaptığı yanlışı yapsaydı, ülke çoktan bölünmüştü.
İnönü`nün ülkeyi savaş dışı tutması, ülkeye Kurtuluş Savaşı`ndaki katkısından çok daha fazladır.
Menderes, ülkeyi 10 yıl yönetti ama, vesayet odaklarının sürekli tehdidi altındaydı.
En sonunda kelle gitti.
Demirel, iktidar olduğu yıllarda hiç rahat yüzü görmedi.
Bölücü, yıkıcı anarşi ve terörün zirve yaptığı yıllardı o yıllar.
17 yıl iktidarda kalıpta, beka sorununu def-u ref etmeyi becerememiş olmak, bir iktidar zaafı değil midir?
Herkes bunu kendi vicdanına bir sorsun.
Ankara`da Mansur Yavaş, Büyükşehir Belediye Başkanı seçilirse, ülke ne gibi beka sorunu ile karşılaşır?
Mansur Yavaş, madem bu kadar tehlikeli bir insan ise, 2009 yılında MHP onu niçin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı yaptı?
İstanbul`da Ekrem İmamoğlu seçimi kazanırsa, ne gibi beka sorunu yaşarız?
Adam eski bir Ülkücü`nün oğlu.
Kendisinin Anavatan Parti`li bir geçmişi olduğu söyleniyor.
Üstelik Trabzon`lu.
Trabzon`dan çok nadiren vatan haini çıkar.
Bunu şövenist duygularla değil, çok samimi olarak söylüyorum.
Ekrem İmamoğlu, yumurta kapıya dayanmasa, asla CHP`nin tercih edeceği isim değildir.
CHP`nin tepesindeki yapıya çok uzak bir isim olduğu besbelli.
Sakarya`da Ekrem Yüce değil de, İyi Parti adayı Dr. Cihan Kolip kazansa, ülkenin bekası tehlikeye mi girer?
İzmir`de seçimi Tunç Soyer kazansa dahi hiçbir şeycik olmaz.
31 Mart`ta iktidar değişmeyecek.
Değişirse sadece yerel iktidar değişecek.
Yurttaş, şayet bir değişim istiyorsa, bu kaçınılmazdır.
Yurttaş toptan bir değişiklik mi ister?
Yoksa bir kulak çekmek mi yapar?
Sandıklar açılınca göreceğiz bunu.
Ey iktidar sahipleri!
Ölümü gösterip, bizi sıtmaya razı etmeyin.
"Beka sorunu" ile bizi korkutmayın.
Şımarık, kibir abidesi, çapsız yerel siyasetçilerinizden bıktık, usandık artık.
Bir kulak çekme işinden bari bizi mahrum etmeyin.
Siz, domatesle, patlıcanla, hıyarla uğraşadurun, bizde bir kafa dinleyelim.
Ne yapacağımıza günü gelende karar verelim.