Haberin yayım tarihi
2009-03-19
Haberin bulunduğu kategoriler

94 Yıl Öncenin Çanakkale'si..

Şu Boğaz Harbi nedir?

Var mı ki dünyada eşi?

En kesif orduların yükleniyor dördü beşi, -

Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya

Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya,

Ne hayasızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!

Nerde-gösterdiği vahşetle "bu: bir Avrupalı"

Destanımızın 94 cü yıl dönümü, Çanakkale deyince zaferimizle özleşen milletimizin duygularına tercüman olanan Mehhmet Akif ERSOY'u anmadan geçemiyecem bu milli şaririmizin yazmış olduğu İstiklal marşının geçtiğimiz haftada kabulunun yıl dönümüydü, Ruhu şadolsun.

Dedirir-yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi

Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yahut kafesi!

Eski Dünya, Yeni Dünya bütün akvam-ı beşer

Kaynıyor kum gibi, tûfan gibi, mahşer mahşer.

Yedi iklimi cihanın duruyor karşında,

Osrtralya'yla beraber bakıyorsun; Kanada!

Çehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk.

Sade bir hadise var ortada : Vahşetler denk.

 
Vatan ve millet sevgisini tüm değerlerin üstünde tutan, bağımsız yaşama ilkesinde hiçbir zaman taviz vermeyen Türk Milletinin gurur ve kahramanlığının en büyük nişanelerinden olan, Çanakkale Zaferi ve "Şehitleri Anma Günü"nde daha, üzerinde şanlı bayrağımızın dalgalandığı vatan topraklarını ve bağımsızlığımızı borçlu olduğumuz "aziz şehitlerimizi" minnet, şükran ve gururla anıyoruz.

Kimi Hindu, kimi Yamyam, kimi bilmem ne bela...

Hani tauna da zuldür bu rezil istila...

Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asil,

Ne kadar gözdesi mevcut ise hakkiyle sefil,

Kustu Mehmetçiğin aylarca durup karşısına;

Döktü karnındaki esrarı! hayasızcasına,

Maske yırtılmasa halâ bize affetti o yüz...

Medeniyet denilen kahbe, hakikat yüzsüz.
 
Milli Mücadele yıllarından bugüne kadar, ülkemizin bağımsızlığı ve bölünmez bütünlüğünün korunması, için tam ikiyüs elidört bin can veren ecdat huzur içinde yatsın, bu günün gençleri bu emanet edilen bu yatanı ilelebet yaşatacaktır, Bugün, bağımsızlığımızın ve vatan sevgimizin ölümsüzleşen simgeleri olarak, milletimizin gönlünde layık oldukları yeri alan, vatan savunmasında, karada, havada ve denizde şehit olan bütün aziz şehitlerimizi anıyoruz, atalarımızın ödedikleri bu büyük bedelin anlamını bilerek ve fark ederek, her zaman olduğu gibi birlik ve beraberliğimizi, hiç kimsenin bozmasına izin veremeyiz.
Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbab, Öyle müthiş ki: Eder her biri bir mülkü harab. Öteden saikalar parçalıyor afakı; Beriden zelzeleler kaldırıyor a'makı; Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin; Sönüyor göğsünün üstünde o aslan neferin.
 
Büyük Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, Bağımsız Cumhuriyetimizi nice zorluklarla kurarak emanet ettiği Türk Gençliğinin, her karışı Şuheda kanıyla sulanmış bu güzel vatanın topraklarının, ilelebet Türk yurdu olarak kalması uğruna canını ortaya koymaktan kaçınmayan, ülkesine ve milletine inanan, yüce insanlarımıza yakışır bir azim ve gayretle, milletimizin adını daha yükseklere taşıyacağına inanıyorum ve yaşatacağız.

Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,

Atılan her lağımın yaktığı: Yüzlerce adam.

Ölüm indirmede gökler, ölü püskürtme de yer

O ne müthiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...

Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,

Boşanır sırtlara, vadilere, sağnak sağnak.

Saçıyor zırha bürünmüş de o namerd eller, Y

ıldırım yaylımı tufanlar, alevden seller.
[OpicC:10313]

Bu günkü müttefiğimiz olan avrupalı unutmayalımki 94 yıl önce bize kanyutturup kan kusturanlardır ve Türkün canına, malına, namusuna ve tarihine saldıranlardır, Avrupalı Çanakkalede yediği darbeyi unutmayarak bu gün kendi birlikleri içine almamaktadır ve eften püften bahaneler uydurupoyalamaktalar, Avrupalı, Türk'leri. Çanakkale savaşı yenilgisinden sonra çöken içten bitirilen o koca Osmanlı yok olunca Ülkemizi sahipsiz bir sürüye benzettiler sanırım ki dört bir yanımaızdan saldırdılar, sahipsiz ve lidersiz olduğumuzu düşündülerki bu bu günkü müttefiklerimiz Anadoluya dörtbir yandan saldırdı ve orada da dersini aldı, temiz tarihimize yeni halkalar ekleyen ecdat adımızı altın harflarle yazdılar dünya tarihine.

Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,

Sürü halinde gezerken sayısız tayyare.

Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...

Kahraman o orduyu seyret ki, bu tehdide güler!

Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;

Alınır kal'a mı göğsündeki kat kat iman?

Hangi kuvvet onu, haşa, edecek kahrına ram?

Çünkü te'sis-i ilahi o metin istihkam.


Cihana örnek bu savaş 254 bin canımızı aldı ama dimdik ayaktayız gururluyuz tarihimizle de övünüyoruz, Türkün ayranı kabarmasın bunu dünya böyle bilsin bu günümüzü de böyle yazsın. Böye bir cengaver ecdadın torunları halen ver ve yaşıyor ne AB ye ne de ABD ye ihtiyacıda yok ülkemizin tek ki barmaklarını çeksin ellerini çesinler onlar biz bize yeteriz de artarızda bu günkü terörü destekleyen köstekleyenler bunu bilinçli yapıp iç kargaşa yaratarak çeşitli isimler altında bizi bize kırdırmak istemekteler bilsinlerki bunda da başarılı olamayacaklar olamazlarda.

Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,

Şarkın en sevgili sultanını Salahaddin'i,

Kılıç Arslan gibi iclaline ettin hayran...

Sen ki, İslam'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,

O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın;

Sen ki, ruhunla beraber gezer ecramı adın;

Sen ki, a'sara gömülsen taşacaksın... Heyhat,

Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat...

Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,

Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber.

 
Şehitlerimizi minnet, şükran ve saygıyla anıyoruz. Ruhları şad olsun!

Mehmet ÖZKARAMAN

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.