BDP BİR ZAMANLAR OY İSTEDİĞİ VATANDAŞLARI BU KEZ "EĞİTİMSİZ VE CAHİL" OLMAKLA SUÇLUYOR
Referandumda kendi görüşlerini benimsetebilmek, "hayır" ya da "evet" oylarına bir tane bile fazladan ilave edebilmek için propaganda çalışmalarını yürüten tüm partilerin, bu uğurda halka yönelik maddi ve manevi desteklerini esirgemedikleri biliniyor. BDP'nin de bazı partiler gibi referandumun boykot edilmesi için mitingler düzenlemesi, yurdun çeşitli yerlerine geziler yapması ve halka hitap ederek fikirlerini empoze etmeye yönelmesi yaşananlar arasında yer alıyor. Ancak oylamayı müteakip beklediği sonucu elde edemeyen partinin, yakışık almayan, saygı sınırlarını aşan tavırları, bir zamanlar oy istediği vatandaşların tepkilerine neden oluyor.
Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinde BDP İlçe Başkanlığı'nın halk oylamasında 34 köydeki sandıkta usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla Cumhuriyet Savcılığı'na yaptığı suç duyurusuna tepki gösterildiği belirtiliyor. Viranşehir Adliyesi önünde toplanan, aralarında bazı sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve söz konusu köylerin sakinlerinin de bulunduğu bir grubun, usulsüzlük iddialarıyla ilgili basın açıklaması yaptığı, grup adına açıklamayı okuyan Büro Memur-Sen İlçe Temsilcisi Dinçer Sayan'ın, BDP tarafından yapılan suç duyurusunda köylülere "eğitimsiz ve cahil" denildiğini ifade ederek bu yaklaşımı kınadıklarını vurguladığı bildiriliyor. Referandumda çıkan sonuca herkesin saygı göstermesi gerektiğinin altını çizen Sayan, suç duyurusu nedeniyle 5 bin kişi hakkında 6 yıldan 10 yıla kadar hapis istemiyle soruşturma başlatıldığını, yapılan suç duyurusunun herhangi bir somut delile dayanmadığını, tamamen soyut ve mesnetsiz iddialarla dolu olduğunu belirtiyor. Seçim sonuçlarını önemsemediklerinden itiraz etmediklerini beyan eden BDP İlçe yönetiminin "evet" oyu verenlerin ekmeğiyle oynamak gibi bir niyetlerinin bulunduğuna dikkat çeken Sayan, suç duyurusu dilekçesinde, köylerde yaşayan insanların "eğitimsiz ve cahil" oldukları için geçerli oy kullanabilmelerinin imkansız olduğuna yer verildiğini kaydediyor. BDP'nin bu tavrını düpedüz hakaret olarak algılayan ve boş yere suçlanan şahıslar, haksız yere yapılan bu suç duyurusunun karşılığını önümüzdeki seçimlerde vereceklerini ifade ediyor.
Referandum bir kenara bırakılıp BDP Şanlıurfa İlçe Teşkilatı'nın suç duyurusunda bulunmasının arkasında yatan nedenler düşünüldüğünde, 1 Ekim tarihinde Şanlıurfa'da düzenlenen KCK operasyonunda gözaltına alınanlardan 8 tanesinin tutuklanarak cezaevine konulması ve PKK'nın Gençlik yapılanmasında aktif olarak faaliyet gösteren, eğitim almak üzere Kuzey Irak'taki kampa gönderilen 47 şahsın tekrar ŞanlıUrfa iline gelerek eylem arayışı içinde bulunmaları esnasında sınırı geçmeden yakalanarak ailelerine teslim edilmesi şeklinde gelişen olayların karşılığı olarak yapıldığı akla gelebilir. Ya da BDP'nin terör örgütü PKK ile olan kardeşlik bağının boyutunun görülmesi açısından bir fikir verebilir. Zaten ancak terörü destekleyip, kendi hatalarını kamufle etmek isteyen, oylamada istediği sonucu elde edemeyen BDP gibi bir yapının hıncını bu şekilde çıkarması beklenen bir durum teşkil edebilir.
Sonuç olarak PKK ile BDP'nin zihniyetinin aynı olduğu bir kez daha ortaya çıkmış oluyor. PKK'nın mensuplarını kullandıktan sonra paspas muamelesi yaparak bir kenara attığı, bir bahane bularak örgütün çizgisi dışında fikirlere sahip olanları ajan ya da işbirlikçi muamelesi yaparak katlettiği bilindiğinden, Şanlıurfa BDP Teşkilatı'nın suç duyurusunun aslında normal karşılanabileceği değerlendiriliyor.
Helin Demir
helindem@mynet.com
