SAYGI DEGER BASIN MENSUPLARI,
Bu mesajım'in ekinde, TIKA ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı destekli ve Sayın Devlet Bakanımız Faruk ÇELİK himayelerinde Bursa'da gerçekleşen Ahıska Türk Dernekleri Federasyonunca düzenlene "Yakın tarihimizde Türk ve Müslüman Soydaşlarımızın maruz kaldığı insan hakları ihlalleri sempozyumuna, Esma CANER ve dernek yardımcım olan Bayan Sevgi YILMAZ Hanimefendi, resmi davet edilme onurunu yaşadık.
Balkanlar'dan Asya'ya, Afrika'ya uzanan tüm Türki Cumhuriyetleri, akraba toplulukları ve Müslüman soydaşlarımızın birlikte hasret giderdiği duygu yüklü 2 gün süren sempozyumda yapmış olduğumuz konuşmayla Belçika'da yaşayan vatandaşlarımızı lâyiki ile temsil etmeye çalıştık.
Birlik ve beraberlik mesajlarının çıktığı, Divan Başkanlığı tarafından özellikle Belçika'ya yapılan teşekkürler ve gönderilen selamlar ayrı bir mutluluktu.
Sizlerin aracılığı ile Ahıska Türk Dernekleri Federasyonu Başkan ve genel Sekreterine, böyle önemli bir programa katılmamızı sağlayan davetiyelerinden dolayı sonsuz teşekkürlerimizi bir borç biliriz.
Esma CANER
Türk Kadınları Dernek Başkanı
YYVDK Belçika Türkleri Temsilcisi
Yakın Tarihimizde Türk ve Müslüman Soydaşlarımızın Maruz Kaldığı İnsan Hakları İhlalleri Sempozyumu Sonuç Bildirisi
Yakın Tarihimizde Türk ve Müslüman Soydaşlarımızın Maruz Kaldığı İnsan Hakları İhlalleri Sempozyumu, T.C. Devlet Bakanı Sayın Faruk Çelik'in himayesinde Bursa Büyük Şehir Belediyesi ve TİKA desteğinde, Ahıska Türk Dernekleri Federasyonu koordinatörlüğünde, Türk Dünyasında İnsan Hakları ile ilgili faaliyet gösteren kurum, kuruluş ve insan hakları aktivistlerinin katkılarıyla Bursa da gerçekleştirildi.
"İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi"nin kabulünün 61. yılında, konusu "İnsan Hakları İhlalleri" olan Sempozyum, Devlet Bakanı sayın Faruk Çelik'in de katılımıyla yapılan. Sempozyumda açılış konuşmalarının ardından, Ahıska Türk Dernekleri Federasyonu Genel Sekreteri Ertan Topçu'nun konuşmalarından sonra oturum Prof.Dr. Abdulhaluk Mehmet Çay'ın başkanlığında İHAF Kurucu Başkanı Abdullah Buksur'un konuşmaları ile iki tam gün bildiri sunumlarıyla süren Sempozyum, 22 ülkeden 30 katılımcı ve 400'e yakın izleyicinin katılımı olduğu görüldü.
Sempozyumda 22 ülkeden 32 bildiri sözlü olarak toplam 4 oturumda sunuldu. Ayrıca 2 poster bildirinin tanıtımı yapıldı. Bildirilerin temel felsefesini oluşturan Sürgün kitabı, Sempozyumun ilk günü cilt halinde basılmış olarak katılımcılara ücretsiz sunuldu.
Sempozyum katılımcılarına ilk gün akşam Ahıska Türklerinin yaşadığı sürgünü anlatan gösterim – tiyatro gösterisi – müzik dinletileri sunuldu. İkinci gün başlangıcında katılımcılara Bursa gezisi yaptırıldı.
Sempozyum sırasında katılımcı ve izleyiciler için işbirliği yapılan kuruluşlar tarafından açılan standlarda Hocalı soykırımı ile ilgili tanıtım yapıldı.
.
Sempozyumun açılış konuşmalarında, açılış panelinde ve oturumlarda konuşmacı ve katılımcıların özetle üzerinde durdukları konular ve öneriler şunlar oldu:
1.Ahıska Türklerinin vatanlarına dönüşle ilgili tanınan sürenin 31.12.2009 Tarihinde bittiği, bu nedenle geriye kalan bu kısa sürede Türkiye – Azerbaycan başta olmak üzere her türlü maddi, menevi katkının verilmesini, Ahıska Türklerine TOKİ tarafından bölgede toplu konut yapılması; Gürcistan devletinin şu ana kadar göstermiş olduğu olumlu tavrını devam ettirmesi konusunda teşvik edilerek, Ahıska Türklerinin geri dönüşünün Gürcistan yerel yönetimlerine, ulusal kalkınmasında olumlu katkı yapacağının anlatılması; Gürcistan devletinin yapılan geri dönüş baş vuruları ile ilgili olarak, kolaylaştırıcı ve etkili kamu hizmeti vermesi; Türkiye den Ahıska ya dönecekler için Hükümetçe, Valiliklerin gerekli maddi katkıyı yapması konusunda yerel yönetim birimlerinin de üstesinden gelebileceği uygun yetki, görev ve sorumluluklar verilmesi gerektiği;
2. Filistin de yaşanan insan hakları ihlallerinin en başında yer alan sivil katliamının İsrail tarafından bütün dünyanın gözü önünde gerçekleştiği, ama dünyanın buna sesiz kaldığı dile getirilerek, Türkiye'den yükselen sesi bütün dünyanın duyduğu, insanlık adına, kardeşlik adına Filistin halkının yok edilmesine göz yummayın çağrısı yinelenerek;
3. Doğu Türkistan da yaşananları dile getirmek için yapılan sunumlarda, yaşama hakkı başta olmak üzere, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği – din ve vicdan özgürlüğünün ortadan kaldırıldığı – yargısız idamların devam ettiği dile getirilerek, asimilasyona son verilmesi, Doğu Türkistan'ın Anası Rabia Kadir hanımefendiye yönelik, Çin devletinin her türlü platformda yürüttüğü linç politikasına son vermesi;
4. Kosova da yaşanan bağımsızlık ve demokrasi yönelimi desteklenmekle birlikte, yapılan yeni anayasada Türkçe'nin resmi dil olmaktan çıkarılması kınanmış ve bu durumun bir an önce düzeltilmesi talep edilerek;
5. Hocalı soykırımı tanınması ve 2010 yılının "Hocalı Soykırım" yılı ilan edilmesi ve Ermenistan işgali altındaki Azerbaycan toprakları hemen boşaltılması çağrısı, Azerbaycan dışında bulunan Azerbaycan Türklerine uygulanan her türlü insan hakları ihlalleri kınanmasına;
6. Irak'ta Saddam döneminde yaşanan her türlü işkence kötü muamele ve idamların hız kesmeden devam ettiği, sadece yapanların değiştiği dile getirilerek bölgede yaşananları gösteren fotoğraflar katılımcılarla paylaşılarak bu duruma son verilmesi istenerek, Iraklı Türkmenlerin ise Türkmen olmalarından dolayı bu acılardan iki kat etkilendiği dile getirilerek, barış ve insanca yaşama talepleri dile getirildi.
7. Bulgaristan'da insan hak ve özgürlüklerin her geçen gün kötüye gittiği dile getirilerek, Belene kamp sürecine doğru ürkütücü bir sürecin işlediği, AB üyesi bir Bulgaristan'ın bu yaptıklarına Türkiye başta olmak üzere bütün AB üyesi ülkelerin ses vermesi istendi. Bulgaristan Türklerinin kendisi olmaktan başka bir talebinin olmadığı ve şimdiye kadar hiçbir zaman şiddete başvurmadıklarını dile getirdiler ve insan hakları ve özgürlükler temelli bir demokrasi isteklerini tekrar ettiler.
8. İran da yaşanan insan hakları dile getirilerek, Güney Azerbaycan da yaşanan gözaltı ve tutuklamaların insan hakları ve özgürlükleri karşılamadığı dile getirilerek, Türklerin dışında bütün gurupların okulları, enstitülerinin olduğu dile getirilerek, adeta nüfus olarak hakim bir millet, mahkum millet haline dönüştüğü ifade edilmiş;
9. Yunanistan Batı Trakya Türk azınlığına karşı, her alanda Uluslar arası hukuku – AB hukukunu – kendi hukukunu bir kenara koyarak, Batı Trakya da, Türk Müslümanlara özel hukuk hükümleri uygulamakta. Türklere ait vakıfları kay yuma devretmekte, çeşmeleri yıkmakta, medya mensuplarının tartaklanmasına göz yummakta, Türkçe eğitimi engellemek için planlı sürekli faaliyetler yürütmekte, insanları hukuk dışı bir biçimde vatandaşlıktan çıkarmakta, bu durumun bütün platformlarda kınanmasına;
10. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde daha önce yaşanmış planlı etnik temizlik sürecinin unutulmadan görüşmelerin devam ettirilmesi gerektiği, Türk tarafının barıştan yana olduğunu gösteren referandum süreci ve ondan sonra ortaya konulan görüşme talepleri iyi anlatılırsa barışın inşa edilebileceği dile getirilerek;
11. Makedonya yaşananların iyi takip edilmesi gerektiği dile getirilerek, Türklerin eğitim başta olmak üzere yaşadığı problemler her zeminde takip edilmesi dile getirilmesi gerektiği;
12. Kırım Tatar Türklerinin Stalin tarafından yapılmış olan sürgünleri dile getirilerek yaşanan acılar dile getirildi ve bu gün Kırım Tatarlarının geri dönüşü ile ilgili yaşanan problemler dile getirildi. Kırım Tatarlarının Milli Meclis Başkanı Mustafa Abdülkerim Kırımlıoğlu'na olduğu gibi canlarına, mallarına ve Kırımda bulunan eserlerine yönelik bir saldırının olduğu dile getirilerek, siyaseten destekledikleri iktidardan, sorunlarının çözümlerine yönelik gerekli desteği görmedikleri tebliğcilerce ifade edilerek;
13. Afganistan da yaşanan şiddet temelli süreç, insanlığın insan hak ve özgürlükler konusunda adeta bir imtihanına dönüştüğü, bu durumun sona ermesi için bir an önce normalleşme sürecinin başlaması gerektiği anlatılmış ve acılar içinde olan Afganistan'da ki gençlerden her yıl 50 öğrencinin Kazakistan devleti tarafında burslu okutulması, 50 öğrencinin Azerbaycan devlet burslu okutulmasına 50 öğrencinin Türkiye Cumhuriyeti devleti tarafından okutulmasına yönelik girişimde bulunulmasına karar verilmiştir.
14. Kazan tatarları başta olmak üzere bölgede yaşayan halkların okullarının kapatılması ve nükleer atıkların bölgede depolanmasına yönelik sürecin durdurulması, Kazan Tatarları Milli Meclis Başkanı Fevziye Bayramova ile ilgili göz hapsinde tutulma ve soruşturma süreçlerinin durdurulması;
15. Gerekli önlemler alınmadığı takdirde, zenofobi ve islamofobi bir grip virüsü gibi bütün Avrupa ülkelerine yayılacaktır. Farklı kültürler, kültürlere zenginlik kattığı gibi, farklı mimarilerde şehirlerin mimarisine zenginlik katar. Avrupa'nın, üretilmesine, yaşanmasına ve geliştirilmesine büyük katkılar yaptığı çoğulculuk ve din özgürlüğü gibi insanlık değerlerine sahip çıkacağına inanıyoruz.
İnsan hakları ile ilgili olarak dile getirilen bütün bu sorun alanlarında gerekli sivil toplum işbirliğinin ortaya konulması gerekse çözüm önerilerinin ilgili platformlara sunulması açısından, Sempozyumun yaşanan insan hakları ihlallerinin duyurulmasında ve çözüm önerilerinin paylaşılması konusunda yararlı olduğu düşüncesiyle Türk ve Müslüman dünyası başta olmak üzere bütün insanlığa duyurulur.
Yakın Tarihimizde Türk ve Müslüman Soydaşlarımızın Maruz Kaldığı İnsan Hakları İhlalleri Sempozyumu DÜZENLEME KURULU