İnsana erdemli olmak yakışır. Doğru ve güzel nerden ve kimden gelirse gelsin, bizler her zaman bunu destekleriz. Bu bizim şiarımızdır. Sayın Başbakan'ın son çıkışı uzun zamandan beri bir devlet adamından beklediğimiz onurlu bir davranıştı.
Bu davranışa ilk olumlu tepkiyi, mecburen Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa verdi.
Katliamlar karşısında sessiz kalan hatta işbirliği içinde olmanın mahcubiyetiyle utanan Amr Musa, Arap Liderleri adına özür diler gibi formu terk eden Başbakan Erdoğanı ayağa kalkarak tebrik etti...
Yıllardır hep ezildik , hep horlandık. Siyonistler ne yaparsa yapsın dünya ve dünya liderleri üç maymunları oynamaya devam etti. Suçlu hep biz olduk. Umarım bundan sonra böyle gitmez. Sayın Başbakandan duyduğumuz bu hakikat sözleri Müslüman-Türk olarak bizleri memnun etti.
Burada üzerinde durmamız gereken asıl mesele şudur; bu sözlerin gerçekte bir anlamı olmalı ve bir sonuç vermeli. Bu gibi tepkiler ,sadece bir tepki olarak kalırsa içimize kurt düşer. (Vicdansızlık etmeyelim ama) Yaptırımı olmayan sert açıklamalar, iç politikaya yönelik gibi görülecektir. İnşallah böyle olmaz...
Umudumuz ve temennimiz odur ki; Sn Başbakan insanlığın vicdanını rahatlatan bu sözlerden sonra biraz daha kendine gelsin, özüne dönsün. Milletin tercumanı olsun. Asla geri adım atmasın.
Bizler bu sözlerden ve bu tavırdan sonra şunu bekliyoruz: D8 birliği canlandırılsın, komşu ülkeler AB uğruna ihmal edilmesin, katillere verilen ihaleler iptal edilsin, katillerin vermiş olduğu ödüller iade edilsin. Milletin isteği yerine gelsin. 70 milyon isteğini mitinglerle dile getirdi zaten...
Son yaşadığımız olaylar göstermiştir ki; artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak. Halk uyanmış, dostunu ve düşmanını tanır hale gelmiştir. Bu arada uluslararası kurumların gerçek yüzünüde görmüştür. (BM gibi)
Başbakanın bu davranışını herkes kendine göre yorumlayacaktır. Bu gibi milli meseleleri, milli duruşları kendi menfaatlerimiz için heder etmemeliyiz. Başbakan Erdoğan çok güzel yapmıştır, davranışı tam isabet etmiştir, izzetli ve şerefli davranış kimden gelirse gelsin bu bizim ortak paydamızdır, olması gerekende budur zaten. Bu hareketle Türkiye dünyada itibar kazanmıştır. Mazlumların sesi olmuştur.
Bu arada bazı diplomat eskileri ne kadar ciğersiz, ne kadar yüreksiz, ne kadar teslimiyetçi olduklarını göstermişlerdir. Bu millet izzetsizlikten uzaktır.
Burada son olarak bir iki sitemimiz de vardır. Sn Başbakan, onların ne olduğunu size yıllar yılı hocanız öğretmedi mi? O katiller karakterlerinin icabını yerine getiriyorlar. Onlar başka türlü davransalar, işte biz, o zaman şaşardık. Onların nasıl katlettiklerini sizinle beraber tüm insanlık biliyor ama bu durumu yüksek sesle katilin yüzüne karşı siz ifade ettiniz. Ve de doğruda söylediniz.
Bu ülkenin şanlı geçmişine dönmesini isteyen biri olarak, sizden D-8 hareketini faal hale getirecek cesaretli adımları atmanızı bekliyoruz... Bu birliği sağladığımız zaman biz Ortadoğu'nun ve İslam Alemi'nin lideri olacağız. Mazlumların ve kimsesizlerin sahibi olacağız. Dünya barışı ve huzuru ancak ve ancak bizim liderliğimizle olacaktır...
Millet olarak bu gibi dik duruşlara hasrettik, şimdi dik durmak ve D-8 zamanı, Katillerden gelen rızkımız -varsa- kesilsin.
Erkekliğin pişmanlığı olmazmış, pişman olmayacağız da....
Şeref KILIÇ -
serefkilic@gmail.com