Bugün 5 Eylül 2014 ve Ankara’da CHP Olağanüstü Kurultay’ı var.
Genel Başkan seçimli.
Adaylardan biri sağa kaymakla suçlanılan sayın Kemal Kılıçdaroğlu, diğeri de sayın CHP Yalova milletvekili, müstafi Grup Başkanvekili Muharrem İnce.
Doğduğumdan beri, kendimi bildiğim bileli, her anne-babanın oğluna güzel bir kız, kızına da yakışıklı bir damat aradığına tanık oldum.
CHP yönetim kadroları da partiyi kendi çocukları gibi görüyorlar.
Delegeler parti ve kurucu irade ile özgürlük ve idafe özgürlüğüne ihanet ile başbaşa…
Güzellik, yani revaçta olan fiziki özelliklerin ortalaması, genetik özelliklere, beslenmeye, yasam tarzına, vs... gibi konjonktürel sebeplere bağlıdırlar ve varken yok olabilir, yokken geliştirilebilir!
Moda denilen kavram reklam ve pazarlama teknikleriyle bunun sanayi şeklinde örgütlenmesinden ibarettir.
Herkes gibi olarak farklı ve orijinal olunamaz ve ne mutlu ki hepimiz farklıyız...
Kendilerini güzel hissetmeyenlerin saplanıp kaldıkları psikolojik veya psikosomatik hastalıklardan müthiş para kazanan uyanık hayal tacirleri vardır!
Kompleksiz, kendisiyle ve dünya ile barışık insan sayısı ise çok azdır ve genellikle bunlar yadırganırlar.
Kendilerine benzemeyen çoğunluklar tarafından dışlanırlar.
Halbuki dünyaya gelen insan ömrü boyunca mutlu olmak için çabalar.
Amaç güzel olup evde kalmak veya doğru düşünceyi savunup muhalefete abone olmak değil, mutlu bir yuva kurmak veya refah ve özgürlük düzeyi yüksek bir ülke inşa etmektir.
Ve bunu değişen dünya koşullarında başarmaktır.
Gördüğüm kadarıyla yuvalarda huzur olmadığından boşanmalar artmaktadır ; zira insanlar yuvada beklentilerine cevap bulamamaktadır.
Aynı şekilde dünyaya egemen sömürü sistemi nedeniyle heryerde savaş vardır ve ne yazıkki sömürenlerin ulaştığı düzey evrensel hukuk, insan hakları veya çağdaş uygarlık olarak gösterilmektedir.
Bu nedenle sürekli olarak iç veya dış göç yaşanmaktadır.
Mutluluk ise ne sadece maddi, ne de sadece manevidir.
Mutluluk denilen şey ömür içinde kişinin kendisini mutlu hissettiği anların toplamıdır, çizgisel degildir, 7/24 mutlu olunamaz!
Her insanda hem midenin, hem beynin, hem gönülün yeterince nasibini alıp insan belleğinde unutulmaz anılar saklanmalıdır.
Hayvanlarla ortak ihtiyaçlarımız giderildiği oranda toplumsallaşır ve uygarlaşırız, evrenselleşiriz, insanlaşırız.
Ancak ve ancak bağımsız olabilirsek ve bu çerçevede üretip hakça paylaşabilirsek…
Aksi takdirde olay döner dolaşır büyük şair Nazım Hikmet’in «Koyun Gibisin Kardeşim» sözlerini içeren şiirine döner…
Tüketim hastası, kurban edilmeyi bekleyen koyunlara döneriz.
Ya da kaliteyi yakalarız, herkes gibi değil, kendimiz oluruz.
Bunun için insanın kendisini sürekli olarak özeleştiriye tabi tutması, sorgulaması ve geliştirmesi şarttır.
Spor, sanat, gezi ve bilim ışığında inançlarını özgürce yaşayarak.
Sevgi, saygi ve samimiyet kavramlarını aynı anda canlı tutarak.
Biliyorum kolay değil, ama teslim olmamak ve mücadele etmek görevimiz.
Çünkü biz insanız!
Kurultay’da hangi aday kazanırsa kazansın ya özgür bireyler olacağız, ya da birilerinin adamı olarak umut hırsızlarının kölesi olmaya devam edeceğiz.
Tercih bizlerin…
Yakup Yurt ©
Umurbey-Gemlik, 05-09-2014