Kaybolan gıdalarımız denilince,onların hangi gıdalar olduğu düşünülebilir.
Önceden domates yetiştirmek için olgun domatesin çekirdeği alınır, kurutulur, seneye tekrar domates ekmek için bu tohumlar kullanılırdı ve sonucunda da aynı lezzette domates yetişirdi.
Şimdi ekilen domateslerin çekirdeklerinden tekrar domates ekemiyorsunuz. Çünkü tek ekimlik domates fidesi satılıyor.
Yani tarladan yetişen domates tekrar tarlaya dönmüyor.
Peki bu eski sebze ve meyvelerin lezzetleri nasıl kayboldular?
Toplum olarak üretimi sağlayanların azalması, tüketici kitlenin çoğalmasıdır aslında temelindeki neden.
Bununla bir ilgisi olmadığını düşünebilirsiniz.
Hemen açıklayayım;
Tüketici toplum çoğalınca üretenin daha çok üretmesi gerekir. Bu da sebze ve meyvelerin daha hızlı büyütülmesi gerektiğini düşündürüp, kullanılan ilaçlarla gıdaların öz kokusunu kaybetmesine neden olunmuştur. Çünkü normal sürede büyümesi gereken gıdalar daha kısa sürede büyüdüğü için,gıdalar özelliklerini kaybetmiştir.
Burada artık gıdalarımızın DNA'sıyla oynanmıştır.
Teknolojik tarım derken,gıdalarımızn ana özelliklerini kaybettik.
Şimdi doğal yetişen tarım ürünlerini bile bulamıyoruz.
Paramız olsa bile alamıyoruz..
Çünkü eski sebzelerin ve meyvelerin lezzetlerini unuttuk ,onun benzerleri organik tarım diye satılıyor..
Meyve ve sebzelerin özü bozulduğu zaman,aslını bulmak çok zor…
Biz aşcılar olarak yıllardır yemek yapıyoruz
Gerçekten o lezzetleri arıyoruz.
Eskiden sebze ve meyveler mutfağa girmeden önce kokuları girerdi.
Şimdi onları doğradıktan sonra bile güzel sebze ve meyve kokularını alamıyoruz.Kullandığımız sebze ve meyveler kötü olduğu için değil tabii ki.
Sadece değinmek istediğim eski lezzetlerinin olmayışıdır.
Bir mutfak şefi olarak, bu ve buna benzer konuları sizlerle paylaşmaktan memnunum.
BİLGİ PAYLAŞTIKCA GÜZELDİR
Saygılarımla
Ramazan Kır
www.ramazankir.com
chef@ramazankir.com