Haberin yayım tarihi
2008-01-07
Haberin bulunduğu kategoriler

Türkiye'de Sigara Sömürüsü…

Tütünün ne zamandan beri kullanıldığı bilinmiyor…

1492 yılında Amerika Kıtası'nın kesfi ile birlikte, kıta yerlilerinin kullandığı sifalı bitkiler
sömürgecilerin ilgisini çekmis ve bunları Avrupa'ya tasımıslar.

Bu bitkilerin baslıcası olan tütün, Avrupa'da ilgi uyandırmıs ve büyük bir hızla da
yayılmıs...

17. yüzyılın baslarında Venedik, Đngiliz ve Đspanyol gemicileri aracılığı ile Osmanlı
topraklarına giren tütün, burada çok hızla yayılmaya baslamıs.

Tüm dünyanın tanıdığı bir alıskanlık halini alan tütünün, zararları ise, 19. yüzyılda fark
edilmeye baslamıs…
●●●
Osmanlı topraklarında büyük bir hızla yayılan tütüne ilk tepki yasaklamak oldu.

Ancak IV. Murat Döneminin baskıları tütün kullanılmasını önlemeye yetmedi ve tüketim
hızla arttı…

Öyle yaygın hale geldi ki, Avrupalılar arasında 'Türk gibi tütün içmek' deyimi bile
kullanılmaya basladı…

Çöküs döneminde, Batılılar alacaklarını Düyun-u Umumiye Đdaresi ile garanti altına
aldıktan sonra, Tütün tarımını düzenleyip vergilendirmek için Osmanlı'ya yeni bir
sirketin kurulması kararını aldırttılar.

Osmanlı Devleti, Duyun Đdaresi ve üç banka grubu arasındaki görüsmeler sonucunda 1883'te, kısa adı REJĐ (Societe de la Regie cointerese des de I'empire Otoman - Memalik-i Sahane Duhanları müsterekü'l Menfaa Reji Sirketi) olan sirket kuruldu.

Reji Sirketi, Cumhuriyet'in kurulusuna kadar tütün tarımı yapan çiftçiyi ve Osmanlı
Devleti'ni sömürdü…

1925 yılında Đzmir Đktisat Kongresi'nde Reji'nin imtiyazının kaldırılması kararlastırıldı ve
çıkartılan bir yasa ile 4 milyon TL ödenerek hisseler satın alındı…
●●●

2. Dünya savasından sonra dev sigara sirketleri yoğun faaliyetlere basladılar…

ABD uçaklarından atılan yardım malzemeleri ile dağıtılmaya baslayan sigara dünyada yeniden tanınmaya ve yoğun bir sekilde kullanılmaya basladı.

70 li yıllara kadar Türkiye hariç pek çok ülkenin pazarları ABD li sigara sirketleri
tarafından isgal edildi.

Türkiye sürece direnmisti.

Bu dirençte 70 li yılların toplumsal muhalefetinin belirleyici rolü olduğu gibi, Reji döneminin derin izleri de etkili olmustu kuskusuz…

70 li yılların ikinci yarısından sonra Türkiye'ye kaçak olarak sokulan yabancı sigaralar, her
köse basında satılmaya baslandı.

Bu, dev sigara sirketlerinin ülke pazarlarını ele geçirmek için uyguladıkları çok klasik
bir taktikti… Çok uluslu sigara sirketleri Amerikan hükümetlerinin de desteği ile, dünyanın sigara pazarını ele geçirmek için çok asamalı bir eylem planı olusturmustu.

Bu plana göre;
-Komsu ülkelere sigara fabrikası kurulacak,
-Kaçakçılık tesvik edilecek,
-Artan kaçakçılık nedeni ile hedef ülke yöneticileri ikna edilecek ve sigara fabrikaları kurulacak,
-Halk yeni sigara tatlarına alıstırılacak,
-Saldırgan reklâm politikaları izlenecek,
-Siyaset kurumu ve bürokrasi ile yakın iliski kurulacak (devlet gücü paylasılacak) ve istenilen yasal değisiklikler ( tütün yetistirme, pazarlama vs.) yaptırılacak,
-Bilgileri çarpıtacak ve sağlıklı verileri sansürleyecek medya iliskileri tesis edilecek.
-Tekel'e ortak olunacak,
-Tekel alınacak…
-Üretilen sigaraların içine, denetimsiz katkı maddeleri konacak ve bağımlılık daha
da arttırılacak…
-İşte sürüp gidecek sömürü düzeninin kodları bunlar…

●●●

Bugün dünya tütününün % 73 ünü gelismekte olan ülkeler yetistirir, ancak yine bu
ülkelerin % 63 ü tütün ithal etmek için daha fazla para harcar…

Yine aynı politikaların sonucu, dünya marketinde ABD'nin Pazar payı ( geçtiğimiz yıllarda % 10 iken ), % 25 e çıkmıstır. Türkiye nin payı ise ( geçtiğimiz yıllarda % 8 iken ), % 2.5 a gerilemistir…

Peki, Türkiye'de mekanizma nasıl çalısıyor?
Komsu ülkelere sigara fabrikaları kuruldu. Kuzey Irak'ta Barzani'nin iki sigara fabrikası var. Bunların makine ekipmanları dahi Habur sınır kapısından geçti. Halen yerli sigaraların taklitleri yapılarak Türkiye'ye kaçak yollardan sokuluyor. Mısır, Çin, Bulgaristan ve Romaya'daki fabrikalardan da aynı yollarla kaçak-taklit sigaralar Türkiye'ye giriyor. Halen Türkiye piyasasında satılan Tekel'in yerli sigaralarınin % 3 20 si kaçak yollardan girmis taklit sigaralar. Güneydoğu Anadolu bölgemizde bu rakam % 60 ların üzerinde.

Kaçakçılık ( bunların büyük çoğunluğu yabancı markalardı ve ucuz yolla girerek cazibe olusturuyordu ) 80 li yılların basından itibaren dramatik bir seklide arttı.

Zamanın basbakanı Özal, kaçak sigaraları bahane ederek sigara ithalatını serbest bıraktı. İşte o kararın ardından, Türkiye'de sigara tüketimi ve bunun içindeki yabancı payı süratle arttı. Halk yeni ve bağımlılık yapan sigara tatları ile tanıstırılmıstı. ( Türkiye'nin sigara ithalatı 1984 te 1800 ton iken, 1991 de, 12 400 tona çıktı. Türk tütününü ihraç eden firmaların sayısı 1970 yılında 59 iken, bu sayı 1996 da 14 e düstü. 14 firmanın yarısını da yabancılar satın aldı. Türkiye'de üretilen sigara miktarı içinde ithal tütün payı 1989 da % 6.7 iken, 1999 da bu rakam % 40 a ulastı. )

Halk 80 li yılların sonlarına doğru yeni ve bağımlılık oranı yüksek sigara tatlarına alıstırıldı. Çok uluslu sirketler kendi ülkelerinde sattıkları sigara ile ihraç ettikleri sigaraları farklı üretmeye basladılar. ( Đngiliz Gıda ve Kimyasal Toksikoloji Dergisi tütünlerin içine bağımlılığı arttırıcı çesitli tatlandırıcılar konduğunu açıkladı. Bu tatlandırıcılar tütünün kötü tadını bastırarak sigarayı daha çekici hale getiriyor.

Aynı zamanda bu tatlandırıcılar, akciğer alveollerini açarak daha fazla dumanın ve dolayısı ile nikotinin derinlere nüfuz etmesini sağlıyor. Dünyanın en saygın eğitim kurumlarından olan Harvard Üniversitesi'nin Halk Sağlığı Enstitüsü, bağımsız olarak gerçeklestirdiği bir arastırmada büyük tütün firmalarının, sigaralardaki nikotin miktarını 1997-2005 yılları arasında gizli ve sürekli olarak artırdığını ortaya çıkardı.

Aralarında Marlboro, Camel, Parliament, Winston ve Salem'in de bulunduğu 17 marka üzerinde yapılan incelemelerde, sigaradaki bağımlılık yapan nikotin maddesinin ortalama olarak her yıl yüzde 1.6 oranında arttığı ve bunun da toplamda yüzde 11'lik bir nikotin artısına esit olduğu belirlendi. ) Bu arada nikotin manipülasyonları basladı. Kana geçecek nikotin miktarını ve hızını arttırıcı islemler ve içe çekmeyi kolaylastıran değisik uyarıcılar sigaraların içine katıldı.

Bunların hiçbirisi Türkiye'de denetlenmedi. Bugüne kadar ithal sigaraların içinde ne olduğu, ne zarar verdiği konusunda hiçbir bilimsel çalısma-denetim yapılmadı. Sigara sömürücüsü sirketler bununla da kalmadılar.

İthal sigaraları sattıkları ve ithal tütünle yerli sigara ürettirdikleri yetmiyormus gibi, sigaranın içine katılan sosları da göndermeye basladılar. Đçinde ne olduğu bilinmeyen bu soslar (Sağlık Bakanlığı yetkililerine sorduğumda hiç bilgilerinin olmadığını söylediler. ) yerli sigaralarda kullanılmaya baslandı. Đncelemesi yapılsa eminim bunların içinde de
nikotin emilimini ve bağımlılığı arttıran maddeler bulunacaktır.

1980 den itibaren gelen her hükümetin sağladığı çok önemli katkılarla, çok uluslu sigara sirketlerinin istediği değisiklikler teker teker hayata geçirildi ve yerli üretim yok edilerek yabancıların esareti altına girildi. Bugün Türkiye'de 23 milyon sigara içen yurttasımız var. Đçilen sigara için harcanan yıllık para ise 10 milyar dolar civarında. Buna 2 milyar dolarlık sağlık maliyetini de eklersek çok vahim bir tablonun varlığı ortaya çıkar. Türkiye dünya piyasalarında en büyük 7. pazar. Gelismis ülkeler, sivil toplum örgütleri aracılığı ile, yoğun sigara karsıtı kampanyalar, katı yasal düzenlemeler yaparken, tütün ihracatını agresif bir sekilde körüklüyorlar. ( Türkiye'de son 10 yılda, tüketim % 5 artıs gösterirken, ABD de
% 5 azalma gösterdi. )

Artan sigara tüketimine rağmen, yıllar içinde Tekel'in karı giderek düstü. Ard arda yapılan hatalar, ihanete varan aymazlık ve yanlıslar nedeni ile, zararlar ortaya çıkmaya basladı. ( 10 milyar dolar cironun olduğu bir sektörde, zararın açıklaması nasıl yapılabilir? 2006 yılında Tekel açıklarını kapatmak için sessiz sedasız Halk 4 Bankası'ndan 700 milyon YTL kredi aldı. Artık sona yaklasıldı ve Tekel'in haraç mezat elden çıkartılmasına sıra geldi. )

Peki Tekel'in özellesmesi hangi sonuçları doğuracak?
Muhtemelen 1.5 milyar dolar civarında bir bedelle Tekel elden çıkartılacak. Yani, Türkiye'nin 10 günlük faiz borcunun karsılığında. Ya da, 10 günlük dıs ticaret açığımızın bedeli karsılı_y_a_p_a_c_ağında. 10 milyar dolarlık bir pazarın yabancılara peskes çekilmesinin karsılığı bu…

Bunun ekonomik sonuçlarının bu kadar dramatik olmasının yanında bir de uzun vadeli
sonuçları var…

Artık, 10 milyar dolarlık bu sektör devletin tamamıyla kontrolü dısına çıkacak.

Kontrolsüz bu alanda hâkimiyeti eline geçiren dev sirketler, sigaranın daha fazla bağımlılık yapması için her türlü derin planı uygulayacak ve devlet bunların denetim ve kontrolünde etkin olamayacak. Ardından agresif satıs politikaları ile pazar süratle büyüyecek. Ve yıllar içinde sömürü giderek artacak…

Peki…
Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanun, iktidar ve muhalefet açıkça desteklerken, neden 2 yıl önce komisyona geldi ve bugüne kadar bekletildi?

Bu kanun, neden Tekel'in satısının hemen öncesinde çıkartıldı?

Bu kanunun asıl uygulama maddeleri, neden 18 aylık bir süreden sonra hayata geçirilecek?

Bunların nedenlerini tarih yazacak…

Bana göre neden şu…

-Bu kanunun çıkartılmasını 2 yıldır dev sigara sirketleri ( o ya da bu yöntemlerle) engelledi. Çünkü uygulanması halinde alınacak mesafe ile pazar payları önemli ölçüde azalacaktı.

-Simdi çıkartıldı, çünkü bu kanunu gerekçe göstererek Tekel'e daha ucuz fiyat verecekler.

-18 ay sonra uygulamaya geçecek, çünkü bu dönemde agresif satıs ve pazarlama politikaları ile zaten yeterince bağımlı olusturacaklar ve kanunun uygulanmasında büyük aksaklıklar yasanacak…

●●●

Türkiye tanksız, tüfeksiz işgal ediliyor…

Ne yazık ki bu işgal, hissettirmeden yapılan ve nesiller boyu sürecek bir işgal…

Bu ülkeyi kim nasıl uyandıracak?

 
Op. Dr. Turhan Çömez
Genel Cerrahi Uzmanı
22. Dönem Balıkesir Milletvekili
turhancomez@yahoo.com
 0 505 777 10 01
 

Son Haberler

Hits: [srs_total_pageViews] Visitors: [srs_total_visitors]
Copyright © GUNDEM.be
Site içeriği ve dizaynın tüm hakları GÜNDEM.be websitesine aittir.
Kopyalamak ve izinsiz kullanmak kesinlikle yasaktır.