Türk Tarihinin şanlı yapraklarından sadece birtanesi 30 Ağustos…
 
 Zafer koşarken ilk emri 1915 de Mustafa Kemal Çanakkale de verdi ben size savaşmayı değil ölmeyi emrediyorum dedi, mesajı alan Türk Ulusu ölümüne savaşıp destanı destan üstüne yazarak Tarihin derinliklerinde kendine öyle bir yer verdiki atsan atılmaz yutsan yutulmaz hele hele asla silinmez bir yere koydu, kadınıyla kızıyla yaşlısıyla genciyle top yökün vargücüyle şavaştı ve İlk Zafere kavuştu 94 yıl önce.
 
86 Yıl evvel, Büyük Taarruz Başkomutanlık Meydan Muharebesinde işgal kuvvetlerine son darbenin vurulduğu, Türk'ün istiklali uğruna son nefesini gözünü kırpmadan vereceğini bir kez daha ıspat ettiği, "Bir Hilal uğruna ya Rab, ne güneşler batıyor!" mısralarının tekrar vücut bulduğu gün bugün. O büyük kahramanlar ki, karınlarını kuru ekmek belki bir çorba bile bulamadan direndiler bize bu özgürlüğümüzü bahşettiler, kalplerini iman ve vatan sevgisiyle doldurdular, ve asla geri dönmeyi düşünmediler. Gazi Mustafa Kemal komutasında 'çok ve büyük' işler yaptılar.
 
En  Duygulu Olaylardan Biri de 57 Alay Komutanı Miralayı Reşat bey...

Kurtuluş Savaşı'nın son darbesi olan Büyük Taarruz'un nasıl kazanıldığını gösteren, en duygulu olaylardan biri Miralay Reşat Bey'in Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya verdiği sözü yerine getiremediği için intihar etmesi. Kocatepe'den verilen emirle Büyük Taarruzu başlatan Türk askerleri, taarruzun ilk ve ikinci gününde tüm tepeleri ele geçirmeye başladı. Çiğiltepelerinde bulunan Yunan askerlerine karşı direnen 57. Tümen Komutanı Miralay Reşat Bey ile Mustafa Kemal Paşa arasında şu telefon konuşması geçer: " Niçin hedefinizi alamadınız?  Yarım saat sonra bu hedefi alacağım paşam." Geçen yarım saat süre içinde Çiğiltepe'yi düşman askerinden alamayan Miralay Reşat Bey, " Verdiğim sözü yerine getiremediğim için yaşayamam" diyerek beylik tabancasıyla intihar etti.

Gazi Mustafa Kemal Paşa Çiğiltepe sırtlarında çarpışan 57. Tümen Komutanlığı'nı tekrar telefonla aradığında Miralay Reşat Bey'in intihar ettiğini öğrenir ve kendisine vedanamesi okunur. " Yarım saat zarfında o mevkiyi almaya size söz verdiğim halde, sözümü yapamamış olduğumdan dolayı yaşayamam" ifadelerinin yer aldığı Miralay Reşat Bey'in vedanamesinin ardından geçen 15 dakika sonra Çiğiltepe düşman askerlerinden kurtarılır.
 
Komutanından aldığı emri yerine getiremediğini düşünen tümen komutanı beylik tabancasıyla intihar ederken komutanının Çanakkale de  size ölmeyi emrediyorum sözlerinin aynen uygulandığı görülmüştür, bu hassasiyet ve de bu bağımlılık ve bu disipline çizilen Misak' i Milli sınırları çizilip kanlarla sulanıp kançiçeklerini hasıl olduğu bu topraklar bizim kökümüzün ne kadar derinde olduğunu kanutlamaya yeterde artar bile.  
 
KIBRIS ; DENKTAŞ NEREDE İSE BİZ ORADAYIZ
 
Kıbrıs'a Dikkat Ediniz , Kıbrıs Bizim İçin Gereklidir ! Mustafa Kemal ATATÜRK
Bu ilkeyi savunan ve Kıbrıs'ı vatan olarak bilip ve kökünün nekadar derinde olduğunu bilen ve kanlarla sulanmış olab bu vatan parçasını sonuna kadar savunan Atatürk ün izinde yürüyen Şehitlik ve de gaziliğin hangi uğurda kazanıldığını bilen bir komutan daha var,Rauf Denktaş yıllardır vatanı ve vatandaşı için ömrünü bu yola adayan bu şerefli insana kime yanlışsın diyemez diyenin de kanından şüphe ederim, kimi der yanlışsın diye Sayın DENTAŞ 'a Rum der eğer içimizde Rum yoksa kimse DENKTAŞ' a yanlış diyemez  hakkıyla büyük bir şahsiyet olup, onun küçültülmesi, istense bile,  mümkün olamaz... [zpicc:08252]
 
Eşek çamura bir defa düşer Bu memlekette 5 bin kişi çıkıp biz ermeniyiz diyorsa biz 5 bin kişide Rum vardiye hesap ederiz ama ! bu ülkede 70 bin kişi var adamı tükrüğüyle boğar unutulmasın bu, Ruma yaltaklık yapan yönetim ve yandaşları da tarihe hesap verecekler bunu biliyorlar sanırım. Eşek bile çamura bir defa düşer diye bi rata sözümüz var şimi şu an hiç bire eşek çamura düşüremezsin çünkü yıllar önce ataları bir defa düşmüş onun için ve bunuda kandileri ders çıkarmalarına yetmiştir  şu anki yönetim sanırım bu güzel gözlü haynanın düşüncesi kadar akıl ve de düşünce yoktur sanırım.
 
Kıbrıs ta yazılan tarih ve de Alınan Zafer de bizim Zaferimiz unutulmasın ki Kıbrıs ın Kahramanları halen aramız da yaşamaktalar bunu iyi anlayıp iyi dinlemek lazım zulme uğrayanlar halen yaşamkta, ama farklı hesabı olanlar mahsum halkı kandırarak evelki denenmiş olan ortaklık hükümetten yedikleri kazığı ve de katliyamı hiç hatırlamıyor sanırım veya bu ortak hükümet meselesini savunanlar 1960 hükümetinde ve daha öncesinde sanırım hiç zarar görmemişe benzerler. Komşumuz Irak ta Vatanına ihanet edip kefere ile işbirliği yapanlar bağımsızlık ve de özgürlük adına gelen keferenin ayakları altında liç oluyorlar bunu iyi görülmesi gerek ve de iyi düşünülmesi gerek.
 
milletçe kaçıncı isyanımız...kaçıncı kahroluşumuz...
yukarıda belirttiğim gibi Tarihimiz Zaferlerle dolu iken ihanet ve de delalet için de vatanına ve de milletine zarar vermeye devam edenler halen var bu satılmış insanlar kendi öz ecdadının kanlarıyla suladığı bu toprakları bölüp parçalamak istemekteler.  
 
365 beş günün hergünü bir ülke gözgöre göre evlatlarını toprağa gönderirmi?
 
Bingöl'de karakola hain saldırı: 4 şehit ! en son ihanet Bingöl'ün Yedisu İlçesi'ndeki Jandarma karakolunun nöbet noktalarına saldıran PKK'lı teröristlerin ateşle 4 asker şehit oldu, 4 asker yaralandı. 31 Ağustos 2008 Askerlerin karşılık vermesi sonucu çıkan çatışmada, PKK'lı 2 terörist ölü ele geçirildi. Yedisu İlçesi'ndeki Jandarma Karakolu çevresindeki nöbet noktalarına saat 01.00 sıralarında bir terörist uzun namlulu silahlarla ateş açtı. Açılan ilk ateşle 4 asker şehit olurken, 4 asker yaralandı. Karakoldaki askerlerin karşılık vermesi üzerine çıkan çatışmada 2 terörist öldürüldü. Çatışmada yaralanan 4 asker helikopterle Elazığ Asker Hastanesi'ne kaldırıldı.
 
Hastaneye getirilen şehitlerin, jandarma komando onbaşı Yaşar Kaya ile jandarma komando erler Salim Güneş, Bülent Bayram ve Serkan Özbakır olduğu belirlendi. Yaralı 4 askerin hayati tehlikesi bulunmadığı öğrenildi. Karakol'a saldırmaya kalkan ve askerin karşılık vermesi sonucu gece karanlığında kaçan PKK'lı teröristlerin etkisiz hale getirilmesi için bölgede hava destekli operasyon başlatıldı, buyrun bakalım Zaferimizi kutladığımız şu günlerde çekemeyenler de var kimi bunlar kime karşı Zafer kazandıksa onların uşakları tabi.
 
DTP Genel Başkan Yardımcısı Emine Ayna, "PKK muhatap alınsın" dediği için tepki çektiğini, ancak bildiği doğruları söylemeye devam edeceğini söylemiş. Ayna, bombalama eylemlerini de "savaşın parçaları" olarak değerlendirmiş, (hangi savaşsa bu kime karşı yapılıyorsa bunada iyi bir açıklama yapsında bu kadın anlayalım bari)
 
'KAN DAVASINA DÖNÜŞTÜ' demiş, Yaptığı açıklamalar kamuoyunda ve DTP içinde tartışma konusu olan Ayna, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin PKK'ya karşı mücadelesinin kan davasına dönüştüğünü savunmış.   

Ayna, askerin terörle mücadelede daha fazla yetki istemesini ise şöyle eleştirdi: "Askeri mantıktır, militarist bir zihniyettir. Demokrasi karşıtlığından başka bir şey değildir."
Bu büyük gerçek hergün birkez daha kanıtlanıyordu.Bunu yaşamak herkese yıkılmaz bir özgüven veriyordu. Bundan sonra bir dış kuvvetten,ancak Çanakkaleyi yaşamayanlar,Milli Tartihi okuyup kavramayanlar ile onursuzlar ve satılıklar korkacaktı"
 
Türkiye Cumhuriyeti nin meclisinde oturan bir gurup PKK yı teröris olarak değilde bir özel kurtarıcı timi olarak değerlendiren vekil saçmalamış ve zırvalamış tır açıp tarihe baksalar bu satılmışlıklarını fark eder söylediğinden de utanır çünkü Türk Kürt Laz Çerkez Çanak kalede Afyonkarahisarda omuz omuza Zafer ulaşmış ve de koyun koyuna yatan şehitlerimiz den de utanmadan kendi zaferini gölgelemeye çalışıyor hiç bir ülkede hiç bir milletin yapmadığı yapamadığını demokrasi adına yaparak ülkemizi küçük düşürmüştür bu vekili kınıyoruz ve de ayıp etti diyoruz, bu resmen ülkeyi bölüp parçalamak isteyenlerin safında durmaktadır, zamanında bir kadın vekil meclise baş örtüsüyle girdiğinde bu kadına haddini bildirin diye çığırtkanlık yapanlar nasıl oluyorda susuyorlar bunu anlamış değilim, tabi ki böyle küçük hesaplar peşinde koşarsak birileri de çıkar terörü destekler ve diğerleri de susar, bu demekdirki açık destek meclis içindeki ayrılıkçı guruptan geliyor teröre, bu demektirki üniversitelerimiz kazan gibi kaynayacak kaynatılacak yine gençlerimizin başlarını yakacaklar yetmedimi 40 bin genci bu uğurda verdiğimiz yetmedimi ülkenin ekonomisinin büyük bir kısmını bu uğurda harcadığımız Zaferlerimizi içimize sindirip bir ortak payda bulup o Zaferleri nasıl kazandılar bunun la övüne bilsek yetmezmi bu Bayrağn gölgesine sığınsak bu bayrağın gölgesinde herkese yer var herkes sığar.
 
Kimi kimden ayırtacaklar, bakın benim amcam oğlunun eşi kürt ve bizde Türk üz bunların doğan çocuklarını nasıl paylaşacağız yoksa bunları yokmu sayacağız bu yüz yıllardır böyle anası kürt babası Türk olan binlerce insanımız olurken Babası kürt anası Türk olan binlerce vatandaşımız var et ve tırnak olmışur kan kana karışıp toprağın derinliklerine inmiş Ay ve Yıldızı kan gölümüzün üstüne doğdurup Al bayrak yapmadıkmı biz toprağın derinliklerindeki kanımızı ve Albayrağa karışan kanlarımızı kim nasıl ayırtır nasıl siler nasıl yok sayar bu işler olacak şey değil, geri dönün adalete teslim olun daha çok gencimizi kanlı kefenle toprağa sarmayalım çünkü hiç bir devlet bu mantıksız davranışı destekleyemez bu işe olur diyemez, Biz bir büyük ulusuz ve savaşçı bir milletiz kimseye teslim olmaz kimsedende korkmayız.
 
30 Ağustos Zafer Bayramını idrak ve komuta kadememizin görev değişimlerinin ardından taze bir ruh ve inançla göreve atanan tüm komutanlarımıza birlik ve beraberlik ruhu içinde, aziz şehitlerimizin ruhlarını şâd edercesine , yeni ve kutsal görevlerinde bihakkin üstün başarılar diliyoruz
 
"Bu kıymet korundukça, teşkilatımızı talim ve terbiyemizi, sevk ve idaremizi  bu hedef ve gayeye yürüttükçe, Türkiye'nin her türlü taarruzdan, tecavüzden korunmuş olacağına ve korunacağına kimsenin şüphesi kalmaz!.."1924
 
"Millet ve kahraman çocuklarından meydana gelen ordu, o derece birbiriyle birleşmiştir ki, dünyada ve tarihte bunun örneği  pek seyrektir. Bu milli görünüş ile daima övünebiliriz..1931" Mustafa Kemal ATATÜRK
 
Mehmet ÖZKARAMAN