Binfikir gazetesi aralık 2006 sayısında; Mehmet Köksal adlı bir Türk genci ile yapılan söyleşi çok dikkatimi çekti.
Gazeteci, ULB(Brüksel Serbest Üniversite) iletişim bölümü mezunu, Belçika'da doğma büyüme genç, güzel, akıllı dopdolu bir delikanlı. Kısaca çalışkan bir gazeteci olduğu görülüyor.
Bu gazeteci ben artık vatanım Belçika için çalışıyorum diyor. Mehmet Köksal ayrıca Türkiye'ye karşıda tepkilerini koyuyor.
Mehmet Köksal vatan konusunda düşüncesini açıkladığı temel noktaları şöyle sıralamış: Türkiye bana ne verdi, benden ne isteyebilir diyor.!Neden askerlik yapacakmışım ?....Neden 5000 euro ödeyecekmişim. Benim vatanım Belçika, çalışacaksam Belçika için, mücadele edeceksem Belçika için ederim.. diyor.
Çok doğru diyor. Haklı..Gerçek bu...Acıda olsa gerçek...! Çık çıkabilirsen işin içinden..
Ne yazık ki, Mehmet Köksal'a bazı sevgilerin karşılıksız olduğunu öğretmemişler..Bunları Allah sevgisi, vatan sevgisi, millet sevgisi gibi sıralayabiliriz..Bunlar "Kutsal" değerlerdir..
Bazı şeylerde karşılıksız verilir. Milli ve Manevi değerler için verilen can gibi....
Ama bu duyguların yetişip yeşereceği, yaşayacağı körpe yürekler tozlanmışsa (bu duruma sebep olanların eğer vicdanları varsa) tozlandıranlar utansın...!
Amerika başkanlarından biri; yeni mezun olan üniversiteli Amerikalı gençlere hitap ederken "Amerika bizim için ne yapacak diye değil; biz Amerika için ne yapabiliriz
diye düşünmelisiniz " diye tavsiyelerde bulunuyor.
Mehmet'im kimsin, nesin, seni tanımam. Ama seni medeni cesaretinden dolayı tebrik ederim.. Düşüncelerinden dolayı sana söz söylemeye hakkım yok ama; gel sen yine de Türkiye'mizi de sev. Bağrına bas. Zarar görmezsin.
Ne yapalım. Seni başıboş bırakıp sahip çıkmayanlara yazıklar olsun.
Kalın sağlıcakla........